TUĞBA KALÇIK
Türk halkı sizi müziğin yanı sıra sinemada da yalnız bırakmadı. Örneğin ‘Çeşme’ filminize o günün koşullarında 12 milyon bilet kesilmiş. Müzikte ve sinemada halkın bu yoğun ilgisini siz neye bağlıyorsunuz?
Müzikte meşhur olanlar o dönemde filmlerde de rol alıyordu ama iyi oynayamıyorlardı. Bir tek Zeki Müren ile ben iyi oynuyorduk. Bu konuda iddialıyım. Halkta bunun farkında olduğu için filmlerim çok ilgi gördü. Yakışıklı olmam da bu kadar popüler olmamda etkili oldu. Halk da hem iyi şarkı söylediğim hem de fiziksel olarak iyi göründüğüm için filmlerimi çok beğendi. 13 kopya ile 12 milyon gişe yaptık. Bu o günün zorlu koşullarında rekordu. Yokluk içinde film çekiyorduk. Şimdiki oyuncular gibi karavanlarımız falan yoktu. Halk da bizim bu fedakârlığımızı, heyecanımızı gördüğü için
ERDOĞAN ASLINDA TEK BAŞINA
Bu durum siyasette de böyle değil mi? Halk, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı kendinden biri olarak gördüğü için bu kadar destekliyor ve seviyor…
FETULLAH GÜLEN, ABD’NİN AJANI
15 Temmuz’da Türkiye’yi bölmek istediler ama başaramadılar. Darbe girişimi tüm açıklığıyla ortadayken FETÖ’nün lideri Gülen’i Amerika hâlâ iade etmiyor…
Oyunları tutmadı
Emperyalist güçler tarih boyunca böyle yaptı. 15 Temmuz birliğimizi bozmak için emperyalist ülkelerin bir oyunuydu. Ama birlikten kuvvet doğdu ve onların oyunu tutmadı. Emperyalist güçlerin hem Osmanlı’ya karşı besledikleri kin hem de Atatürk ve arkadaşlarının milli mücadelesine karşı yenildiklerinden dolayı duydukları öfke var.
Eğer biz kendi içimizde ayrışırsak emperyalist güçler bizi lime lime etmeye çalışır. Biz ülke olarak emperyalistlere karşı dimdik ve birlik içinde olmalıyız. Atatürk önderliğindeki milli mücadelemizle dünyaya örnek olmuş bir milletiz. Bu ruhu kaybetmemeliyiz. Bakın yanı başımızdaki ülkelere ne haldeler.
Kargaşanın tek nedeni petrol!
Bölgede yaşananları siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
Emperyalist güçlerin petrol mücadelesinden dolayı bölge bu hale geldi. Ortadoğu’da yaşanan tüm bu kargaşanın tek nedeni petrol. Yaşananları görünce iyi ki de bizde petrol yok diyorum. Bizim petrolden çok daha değerli zenginliklerimiz var. Petrolü olan ülkeleri parçalamak için her türlü oyunu oynuyor emperyalist güçler.
Herkes şöhret olur ama asla star olamaz!
Albümleri milyonlar satmış, filmleri izlenme rekorları kırmış bir sanatçısınız. Müzikle geçen yıllarınızı nasıl özetlersiniz?
Bu kadar başarılı olacağımı beklemiyordum açıkçası. Çocukluğumda bütün hayalim sinema sanatçı olmaktı çünkü o dönemlerde Zeki Müren’in filmlerini çok seviyordum. Filmlerinde hem şarkı söyleyip hem oynaması beni çok etkilemişti. Fakir çocuğuydum, hayat mücadelesi veriyordum. Yeteneğim vardı, sesim de güzeldi.
Sevgiden hiç şımarmadım
Başka çarem de yoktu, aileme bakmak zorundaydım. Çevremdekilerin de teşvikiyle sesimi kullanıp sinemaya girmeye karar verdim. Halktan çok büyük ilgi ve sevgi gördüm. Beklemiyordum bu kadar ilgi göreceğimi. Ama ben halkın bu sevgi karşısında hiç şımarmadım. Şarkılarımın çok dinlendiği zamanlarda bile ortalık da pek görünmezdim. Kenar mahallede yetiştim, çocuk yaşta baba kaybı, acılar yaşadım. Bunlar da benim hayattaki duruşumu çok etkiledi. Star olmak bunu taşıyabilmek ayrı bir şey. Herkes şöhret olur ama star olamaz. Allah’a şükürler olsun ki sanatta bu noktalara geldim.
Mücadele etmekten başka çarem yoktu. Kardeşime ve anneme bakmak zorundaydım.
Tarlam olsaydı belki müzik yapmazdım
Müziğe adım attığınız yıllarda çıkardığınız plaklar beklenen başarıyı göstermemesine rağmen siz hiç pes etmemişsiniz. Neydi sizi bu kadar mücadeleci kılan?
Babamdan kalan bir tarla olsaydı belki müzik bile yapmazdım. Akıllı davranmam gerekiyordu. En yetenekli olduğum alanda yılmadan mücadele ettim. Mükemmeliyetçi de bir yapım var. İşimi en iyi şekilde yapmaya çalışırım. Örneğin, ‘Huzurum Kalmadı’ şarkımı 1971’de çıkardığımda istediğim gibi ses getirmedi. Aç gezdim o dönem mesela. ’Çeşme’ şarkımla birlikte çok büyük bir başarı yakaladım. Ardından film teklifleri gelmeye başladı.
Yeni kitabımı yakın zamanda çıkarmayı düşünmüyorum.
Yeni romanımın ismi ‘ve bitti’
Son romanınız ‘Paraşütteki Çocuk’ çok ilgi gördü. Yeni kitabınız ne zaman?
Kitabımın yazım aşaması bitti. ‘Ve Bitti’ ismini verdiğim bu romanı 2018’de yayınlamayı düşünüyorum. Okuyucuların karşısına yine çok ilginç ve sürükleyici bir hikayeyle çıkacağım.
Sanatıma çok güveniyorum
Müzik rekabetin en yoğun yaşandığı alanlardan biri. Müzikte aktif olduğunuz yıllarda siz de bunu yakından hissetiniz mi?
Ben hep kendimle yarıştım. Sanatıma, sesime, bestelerime çok güvenen biriyim. Ben başkaydım, Orhan abi başka, Müslüm Gürses de bambaşka şarkılar söylüyordu. Halk zaten sizi bir yerlere getiriyor. Bu işler ısmarlamayla olmaz. Bizim dönemimizde Orhan abi de Müslüm Gürses de ben de çok başarılı, çok satan albümler yaptık.
Zamanın değerinişimdi anladım
Geçirdiğiniz rahatsızlık sizin yaşamınızı nasıl değiştirdi?
İstanbul’da yaşamak beni çok fazla strese sokuyor. Daha tam olarak İstanbul’dan taşınmadım ama bir süredir Marmaris’te yaşıyorum. Çok huzurlu ve mutluyum. Yürüyüş yapıyorum, bol bol kitap okuyorum, sessiz sakin bir hayat sürüyorum. Denizle, doğayla iç içe yaşıyorum. Yaşadıklarımdan sonra zamanın ne kadar kıymetli olduğunu bir kez daha anladım. Herkes iyi, kaliteli vakit geçirmeye gayret etmeli. Hayatta en önemli şey sağlık ve huzur. Sağlığımızın kıymetini bilerek yaşamalıyız.
Ustalardan bir tane daha yok!
Sizin kuşaktaki müzisyenler çok üretkendi. Günümüz müzisyenlerde benzer üretkenliği görüyor musunuz?
Yeni kuşaktaki arabesk sanatçılarının ne sözleri ne de müziği bizim gibi. Tavırlarını da beğenmiyorum. Bir daha ne bir Orhan Gencebay ne Müslüm Gürses ne İbrahim Tatlıses ne de Ferdi Tayfur gelir. Bizim müziğimiz de sesimiz de başkaydı. Şimdikiler bizim yaptığımız müziği yapamazlar.