1
AKŞAM-PINAR IŞIK ARDOR
Türkiye’nin Suriye’de yaptığı Afrin ‘Zeytin Dalı operasyonu ’nu, ABD, AB ve diğer ülkelerle ilişkiler bazında nasıl değerlendiriyorsunuz?
“DÜNYAYA ÖRNEK TEŞKİL EDECEK BİR OPERASYON YÜRÜTÜYORUZ”
Türkiye uzun yıllardır terörle mücadele ediyor. Özellikle 15 Temmuz’dan sonra Türkiye, terörle mücadeleye farklı bir konsept getirdi ve o günden bugüne büyük başarılara imza atıldı. Terörü kırsalda ve şehirde hareket edemez konuma getirdik. Tabii bu terör örgütlerinin yurt dışında da uzantıları var ve sınırlarımızın hemen yanı başında YPG/PYD terör örgütü bir terör koridoru oluşturmaya çalışıyor. Türkiye’de buna müsaade etmeyeceğini açıkça ifade etti. Netice itibarıyla biz sınırlarımızın hemen yanı başındaki teröre karşı operasyon düzenledik ve bu başarılı bir şekilde devam ediyor. Bizim Suriye’nin bir karış toprağında gözümüz yok. Bu ne orada yaşayan kimlikler üzerine ne Suriye vatandaşına ne Suriyeli Kürtlere karşı yapılan bir operasyon değil tamamen teröre odaklanmış. Dünyaya örnek teşkil edecek şekilde kılı kırk yarar gibi bu operasyonları yürütüyoruz. Çok hızlı ilerleyeceğimiz bir operasyonda siviller zarar görmesin diye çok titiz ve yavaş ilerliyoruz. Biz bunu hatırlarsanız Sur’da, Nusaybin’de, Cizre’de yaptık ve orada da aylarca iğneyle kuyu kazar gibi operasyon yapıldı. Sivillere zarar gelmesin diye.
Örnekleri var. İsrail ve ABD’nin daha önce yaptıklarına bakarsak gerçekten Türkiye parmakla gösterilir.
“TERÖR TEHLİKESİ OLMAYAN BÖLGELERE YATIRIM GÜVENLE GİDER”
ABD’de orada operasyon yapıyor ama hassasiyetin ne kadar olduğunu kamuoyu vicdanına sunmak lazım. Genelkurmay Başkanımız da ‘siz emir verseniz sivilleri gözetmeden gidin deseniz bile Türk ordusu bu hassasiyeti gösterecek kültüre ve geleneğe sahip’ dedi. Biz oraya insani yardımla, doktorumuzla, yiyecek giyeceklerinin karşılanmasıyla gidiyoruz. Biz bunu El Bab’ta da Cerablus’ta da yaptık. Şu anda oraların alt yapısının tamamını Türkiye karşılıyor. Operasyon bittiğinde biz orayı Afrinlilere bırakıp geri döneceğiz. Sınır güvenliğimizi aldığımızda sınıra komşu olan iller noktasında olumlu yansımalar yaşanacak. Çünkü terör tehlikesi olmayan bölgelere yatırım güvenle gider. Yatırımcı istikrarı, huzuru, güveni sever. Dolayısıyla o sınırdaş illere de katkısı olacağına inanıyorum.
Sınır dediniz oradan devam edelim. Sınır güvenliğimiz çok önemli. PKK/PYD ve DEAŞ teröristlerinin silah ve mühimmat geçişleri, terörist geçişleri için önlemler nedir?
“DEAŞ’LILAR IRAK PASAPORTUYLA GİRMEYE ÇALIŞIYOR”
Biz sınırlarımızın güvenliğini almak için sınıra duvar örüyoruz ve güney sınırlılarımızdaki duvarlar da büyük oranda bitmek üzere. Sınır güvenliğimiz arttıkça gümrük kapılarındaki güvenlik de önem arz etmeye başladı. Daha önce sınırlardan girebilen terörize grupların ya da kaçakçıların gümrük kapılarından şu veya bu şekilde girme teşebbüsleri olabiliyor. Özellikle Afrin operasyonu başladıktan sonra kapılarda tedbirlerimizi artırdık. Personel sayısı, araç- gereç bakımından ve eğitimli köpeklerimizle çalışıyoruz. Nasıl girmeye çalışıyorların analizini yaptığımızda daha çok DEAŞ’tan ayrılan veya DEAŞ’ın o bölgede çökmesiyle beraber bir takım
DEAŞ’lıların Irak pasaportu veya göçmen kimlikleriyle mülteci olarak sıradan sivil vatandaş gibi girmeye çalıştıklarını görüyoruz. Yine çatışmalarda yaralananlar muhalif gibi girmeye çalışıyor. Biz de buna göre gerek emniyet birimlerimizle irtibata geçerek gerekse gümrük muhafazadaki arkadaşlarımızın dikkati sayesinde tedbir alıyoruz. Ayrıca mühimmat, patlayıcı ve uyuşturucu geçişlerini detektör köpeklerimiz vasıtasıyla önlüyoruz.
“HABUR’U UYUŞTURUCU GEÇİŞLERİ İÇİN DENEMEYE BAŞLADILAR”
Suriye’de başıboşluktan dolayı özellikle sentetik uyuşturucuların imalathaneleri vardı. Bu uyuşturucuların ülkemize girişi bakımından ciddi anlamda tedbir alıyoruz ve yapılanmalar yapıyoruz. Habur üzerinden uyuşturucu girişleri olmuyordu ama geçen gün eroin yakalandı 20 kilo civarında. Habur’da uzun süreden beri ilk yakalanan uyuşturucu olması bakımından yeni bir rota olarak deneme yapmaya başladılar diye düşünülebilir ama fırsat vermeyeceğiz.
Ülkeye yasadışı girişlerin önlenmesi amacıyla kurulan yüz tanıma sistemi aktif çalışıyor sanırım. Bu sistem işimize yarıyor mu?
Biz kapılarda gerek plaka tanıma sistemi gerekse yüz tanıma sistemiyle özellikle tanımlanan teröristlerin ülkemize girişlerini engelleme noktasında önemli bir görev ifa ediyoruz. Bunun iki türlü teröristlerin girişini engelleme noktasında bir kazanımı var.
Yüz tanıma sistemi aranan isimler üzerinde etkili sanırım.
Arananlar için bu işe yarıyor ama arama kaydı noktası olmayanlar için de ı ülkemize girdiklerini anlıyoruz. Girişleri güvenlik birimlerimizle, polisimiz, jandarmamızla paylaşıyoruz. Bu noktada acaba ülkemizde girişler var mı diye analizlerden de takip noktasında faydalanıyoruz.