KURTULUŞ TAYİZ
Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım’la yoğun programı arasında konuşma fırsatı buldum. Kendisini takip ederken temposuna yetişmekte hayli zorlandım. 4-5 saatlik uykuyla çalışan Binali Bey’in günlük selfie ortalamasının bin 500 olduğunu söylersek temas ettiği insan sayısı da az çok anlaşılır. Erdoğan’dan sonra seçmen tarafından en yoğun ilgi gören isimlerden biri Binali Bey. 'Büyük projeleri' değil de daha sıradan ve merak edilen konuları konuşmak istedim. Ama konu dönüp dolaşıp siyasetin ortak konularına geldi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım ile yaptığımız soru cevaplı söyleşi şöyle:
Hızınıza yetişemiyoruz efendim; Bakan, Başbakan ve Meclis Başkanlığı’ndan sonra şimdi de “Sayın Belediye Başkanımız” mı desek?
Daha seçilmedik. Allah hakkımızda hayırlısını versin. Sefer bizden zafer Rabbimizden. İstanbulluların desteğinden.
İstanbul için kolları sıvarken burada bir intibak sorunu yaşadınız mı?
İcraatçı birisiyim. İstanbul da icraat yapılacak bir yer. 1967’den beri İstanbul’dayım. Ortaokul, lise ve üniversiteyi burada okudum. Burdan milletvekili oldum. Bakan, başbakan, Meclis başkanı… Hiç ayrı kalmadım.
İstanbul’da nasıl bir Binali Yıldırım farkı olacak?
Bir günde, üç beş ayda İstanbul’da büyük değişiklikler olması mümkün değil. Gerçekçi, zaman içinde hayat bulacak ve İstanbul’un sorunlarını çözecek projelere odaklanmış durumdayız. Mesela trafik sorunu; beş yıllık bir planlamamız var. Her yıl biraz görülmeye başlayacak iyileşme. Toplu ulaşımda katlanılabilir, sürdürülebilir, akıcılığı sağlanmış bir trafik çözümünü ortaya çıkarmış olacacağız. Projelerimizin ayrıntılarına bakarsanız yeni çalışmaya başlayan banliyo hatlarını, metro planlamalarımızı görürsünüz. İstanbul gibi dünyanın en büyük şehirlerinde trafiğe yüzde yüz çözmek mümkün değil ama biz beş yıl içinde büyük oranda bu sorunu ortadan kaldıracağız. Yeşil alanlarla ilgili, otoparklarla ilgili peyder pey rahatlama olacak. Kadınlara, gençlere yönelik projelerimiz var. Turizme dönük projelerimiz var.
Yazın yüzmek için bin kilometre gidiyoruz. Bunun için çalışmanız var mı?
Çok haklısınız, eskiden İstanbul’un çok güzel plajları vardı. İstanbul’a önümüzdeki 5 yıl içinde mavi bayraklı 23 plaj kazandıracağız. Peki bunu nasıl yapacağız? Kesintisiz sahile erişimi sağlayacağız. İkinci olarak da ileri biyolojik arıtma yapacağız. Şu anda yüzde 45 oranında yapılıyor. İleri arıtmada artık dejarjı denize vermek de gerekmiyor. Sahillerin tamamı plaja dönebilecek. Yaz aylarında buralarda yüzülebilecek.
‘Erdoğan’la yakın çalışmaya devam’
Cumhurbaşkanımızla uzun süre birlikte bir mesainiz var. Belediye Başkanlığı’na gelirseniz nasıl olacak? Daha mı az, daha mı çok?
Tabii ki daha fazla artacak. Hükümet Ankara’da. Hükümet ile İstanbul birlikte çalışması lazım. Yakın çalışması lazım. İstanbul bir şehirden öte bir şehir, bir memleket gibi. Sorunları da çok, imkanları da çok. İstanbul’un iyi olması Türkiye’nin de iyi olması anlamına gelir. Allah nasip eder seçilirsek Cumhurbaşkanımızla yakın çalışmaya devam edeceğim.
Bekamıza tehdidi darbede gördük
“Bekamıza dönük tehdidin boyutlarını 15 Temmuz’da gördük. PKK, FETÖ, DEAŞ, DHKP-C. Lanetlediğimiz 4 terör örgütünün adları bunlar. Peki bu terör örgütleri nerede, bir başka kıtada mı? Hayır. Bir kısmı ülkenizin içinde, kılık değiştirmiş kahpece saldırmak için fırsat kolluyor. 4 terör örgütünün hedefindeyken güvenliğimizle ilgili hiçbir tehdit yok diyebilir misiniz? Maalesef Kuzey Avrupa ülkelerinden birinde siyaset yaptığını düşünen bir ana muhalefet partisi genel başkanımız var."
HERKES GELECEĞi iÇiN OY VERECEK
"Herkes eline kalem kağıt almış oy pazarlaması yapıyor. Kimin oyu kimin cebinde belli değil. Böyle bir nezaketsizlik olur mu? İstanbul’da yaşayan kim olursa olsun Türk olsun, Arap olsun, Kürt olsun, Laz olsun… Herkes geleceği için oy verecek. Böyle o insanların iradelerini yok saymak, oylarını açık arttırmaya çıkarmak nezaketsizliktir. Kimin kime oy vereceğine irade sahibi olan tek tek insanlar karar verecek. İstanbullular herkesi dinleyecek ve kendi geleceği için bir karar verecek."
KÜRTLER HDP'DEN iBARET DEĞİL
"HDP’ye oy veren kardeşlerimiz kendilerini herhangi bir adaya, yönlendirmeye mahkum değiller. Kürtleri HDP’den ibaret görmek yanlış. Etnik kimliği o insanın şerefidir, onurudur. Devletimizin birliği, vatanımız bizi birleştiren noktadır. 15 yıllık görev sürem içinde Doğu ve Güneydoğu'ya Batı’ya göre dört buçuk kat daha fazla yatırım yaptık. İnsanı birbirinden mezhebine, etnik kimliğine göre ayırmadık. Kürt vatandaşlarımızın bu seçimde partimize daha fazla ilgi göstereceğine inanıyorum."