Tuba Kalçık
Türkiye’nin sevilen ekran yüzlerinden Ece Erken, televizyon kariyerinden ülke gündemine kadar merak edilen tüm soruları AKŞAM’dan Tuba Kalçık’a cevapladı.
Radyoda başladığınız sunuculuk kariyerine televizyonda devam ettiniz. Kaç yıldır ekranlardasınız?
Radyoya çok küçükken,12 yaşımda başladım. 17 yaşımda ise Kral TV’ye geçtim ve oradan da sırayla Numberone TV ve Star TV‘de programlar sundum. Ancak Show TV’de ‘Klip 98’ programı ile tanınmaya başladım. 5 yıl boyunca programım en çok izlenenlerin arasına girdi. Kanalda yönetim değişince Show TV’den ayrılmak zorunda kaldım. Faruk Bayhan’ın önerisi ile Star TV’ye geçtim ve sevilen yarışma programları sundum. Daha sonra da Kanal D’ye geçtim. 20 yıllık kariyerim boyunca evlilik programları hariç her türlü program sundum. ‘Aşk ve Gurur’, ‘Lise Defteri’ gibi dizilerde oynadım.
GİDİŞATLARI HİÇ HOŞ DEĞİL!
Evlilik programı sunmanız için teklif geldi mi?
Teklifler geliyor ama ben kabul etmedim. Evlilik programlarının gidişhatı hiç hoş değil. Bu konuyla ilgili yapılan açıklamalardan da görüyoruz ki, bu programlarda yer alanların yüzde sekseni kast. Bu tarz programları sunanlara saygı duyuyorum ama burada yaşananlar gerçek değil.
EGOM HİÇ OLMADI
Ekranların ilgiyle izlenen isimlerindensiniz. Seyirciyle aranızda farklı bir bağ var. Bunu neye bağlıyorsunuz?
Samimiyetime bağlıyorum. Hata yaptığımız zaman bunu söyleyen, egosu ve hırsı olmayan bir insanım. Her yerde görünme çabam olmadı hiçbir zaman. 20 yıldır çizgimi bozmadan ilerledim. Seyirci de bunu görüyor. Şimdi de devletimizin kanalında program sunmaktan çok mutluyum. TRT’de olmak sunucuya ayrı bir sorumluluk yüklüyor. Bir kere herkesin RTÜK gibi dikkatle izlediği bir kanal bu yüzden çok daha özenli davranıyorum.
GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE İÇİN 'EVET'
Referandumda ‘Evet’ oyu vereceğinizi açıkladınız.
Daha güçlü ve istikrarlı bir Türkiye için referandumda ‘Evet’ oyu vereceğim. Cumhurbaşkanlığı sistemi ile refah seviyemiz artacak.
15 TEMMUZ’DA YAŞANANLAR ONURUMA DOKUNDU
Asker bir babanın kızı olarak, terörle mücadelede devletimize her zaman destek olan bir isimsiniz. Sık sık asker ve polislerimize moral ziyaretlerinde bulunuyorsunuz değil mi?
Ne zaman isteseler gidiyorum. Ben bir asker kızı olarak onları en iyi anlayanlardanım. En son şehit aileleriyle birlikte Beşiktaş maçını izledik. Çok buruk bir ortam vardı tabii… Babalarını, eşini kaybetmiş ailelerle bir araya geldim. Şehit eşlerinin her şeye rağmen dik durmaları ve güçlü olmaları da beni çok etkiledi. Asker kızı olarak 15 Temmuz’da da ilk tepki veren isimlerden biri-
yim. Hatta sosyal medyada bana tepki verdiğim için tehdit savuranlar bile oldu. Ama ben bu zibidilere pabuç bırakacak değilim. Şerefiyle görevini yapmış emekli bir subayın kızı olarak 15 Temmuz’da yaşananlar benim onuruma dokundu. Darbe kalkışmasında bulunan şerefsizler ordumuzun adını asla kirletemez. Halkımız birlik ve beraberlik içinde görevini şerefiyle yerine getiren asker ve polislerimizin yanında yer aldı ve onlara sahip çıktı. Böylece ülkemizi karıştırmak isteyenlerin de oyunları bozuldu. İnşallah ülke olarak bir daha böyle kötü bir olay yaşamayız.
ŞÖHRETİ AKILLICA KULLANAMADIM
Kariyeriniz açısından sizin için kırılma noktası olan program hangisi?
Kesinlikle ‘Klip 98’. Sunduğum dönemde ana haber başta olmak üzere magazinde, reklamlarda yani her yerde ben vardım. Ama ilk parladığım dönemde şöhretimi akıllıca kullanamadım. Yeni nesil bu açıdan çok şanslı, daha bilinçli davranıyor. Bizim zamanımızda bu kadar akıl veren yoktu, derin düşünebilecek insanlar azdı. Dizi açısından da, ‘Lise Defteri’ ve ‘Nilgün’ kariyerim açısından önemli projelerdi.
CANLI YAYININ TADI BİR BAŞKA
Oyunculuğa neden ara verdiniz?
Ömer Faruk Sorak, Mustafa Altıoklar, Çağan Irmak gibi çok değerli isimlerle çalıştım ama oyunculuk beni hiçbir zaman çok çekmedi. Yine rol almam gerekirse oynarım. Ama dizilerde yer almak hem zor hem de yorucu. Canlı yayında aldığım tadı oyunculukta alamıyorum.
Tiyatro yapmayı düşünüyor musunuz?
Tiyatroda oynamam için yeni teklif geldi ama yoğunluktan kabul edemedim.
OĞLUM HER ŞEYİN ÖNÜNDE
Yoğun çalışma temposu içinde oğlunuza vakit ayırabiliyor musunuz?
Benim için önce oğlum. Onu her şeyin önüne koyuyorum. İş sonra geliyor. Programdan kalan tüm zamanımı onunla geçiriyorum.
SOSYAL MEDYADA LiNÇ ETMEYE KALKTILAR
Evet oyu vereceğini açıklayanlar, sosyal medyada hakaretlere maruz kalıyor. Siz böyle bir durumla karşılaştınız mı?
Alişan ‘Evet’ oyunu vereceğim videoyu yayınladıktan sonra büyük bir linç girişiminde bulunuldu. Özgür düşünce diye Gezi’de ağaç için sokağa çıkanlar, şimdi beni ‘Evet’ dediğim için linç ediyorlar. Kimse kusura bakmasın fikir özgürlüğü varsa insanların düşüncelerine saygı göstermek zorundayız. Ben nasıl ‘Hayır’ diyenlere saygı gösteriyorsam onlar da bana aynı şekilde saygı gösterecek. Cumhurbaşkanımızı çok seviyorum ve davetlerine katılıyorum. Sırf bu nedenle bana bir sürü hakaret ediyorlar.
CUMHURBAŞKANIMIZ DAHA DA GÜÇLENDİ
15 Temmuz sonrasında Cumhurbaşkanımızı ziyaret ettiniz değil mi?
Evet ziyarete gittim. Sayın Cumhurbaşkanımız 15 Temmuz’da çok dik bir duruş sergiledi. Halkımız her zaman onun yanında. Gittiğimde onu daha yorgun görürüm diye düşünüyordum ama çok dinç ve güçlü buldum. Ama yaşananlardan dolayı ne kadar üzgün olduğunu gözlerinde gördüm. 15 Temmuz’dan sonra Cumhurbaşkanımızın halkımızın sevgi ve duasıyla daha da güçlendiğine inanıyorum. Böyle güçlü bir Cumhurbaşkanına sahip olduğumuz için de ülke olarak çok şanslıyız.
HEPİMİZE SAHİP ÇIKIYOR, ŞANSLIYIZ
Cumhurbaşkanımız sanatçılarla sık sık bir araya geliyor. Nasıl buluyorsunuz?
Cumhurbaşkanımız halktan biri, ona herkes rahatlıkla ulaşabiliyor. Bayramlarda, kandillerde kutlamak için arıyorum ve her aradığımda da ona ulaşabiliyorum. Bu da beni çok mutlu ediyor. Her zaman sanat ve sanatçının yanında. Onlarla bir araya geliyor ve dertlerini dinliyor, sorunlarına çözümler getiriyor. Bir de çok korumacı. Sanata ve sanatçıya sahip çıkıyor. Bu da onu geçmişteki Cumhurbaşkanlarından ayıran bir özellik. Bir sanatçı olarak, Cumhurbaşkanımızı ve değerli eşini çok seviyorum… Yerleri bende çok ayrı. Bu konuda çok şanslıyız.
İŞİMİZDE SAMİMİYET ÖNEMLİ
Sunuculuğa başlarken örnek aldığınız isimler oldu mu?
Berna Laçin, Çiğdem Tunç, Halit Kıvanç ve kendisinden diksiyon dersi de aldığım Can Gürzap… Radyoda olduğum zamanda almıştım ama bilinçli olarak diksiyon dersini şöhret olduktan sonra tekrar aldım. Ne kadar düzgün konuşursan konuş, doğal olmak şart. Çünkü halk samimiyet istiyor.
NO NAME İSİMLER REVAÇTA
Şöhret olmak şimdi daha mı zor?
Tam tersi daha kolay. Yapımcılar artık ‘no name’ isimlerle çalışmak istiyor. Dizilerde bile yenilere yer veriyorlar. Proje tuttuğu zaman da popüler olabiliyorlar. Bizim zamanımızda şöhret olmak için başarılı işler yapmak şarttı.
TRT HEP KALİTE ÜRETİYOR
Bu sezon TRT’de ‘İyi Fikir’ adlı kadın programı sunuyorsunuz. Bahseder misiniz?
‘İyi Fikir’ alanında uzman isimlerin yer aldığı, halkı bilinçlendirmeye yönelik bir program. Alternatif, reyting kaygısı gütmeden, tamamen halkımıza bilgi vermeye yönelik bir program. TRT yöneticileri, tamamen düzgün ve kaliteli projeler ortaya koymak için gayret gösteriyor.