'En az yüzde 51,1. turda iş biter'

Genar Araştırma Şirketi Başkanı İhsan Aktaş: Cumhurbaşkanlığı seçiminde 51 küsur bir oyu vardı Erdoğan’ın. Referandum 50’nin üzerinde bir bantta bitti. İlk cumhurbaşkanlığı seçiminde aldığı oy alt baremdir. 1. turda iş biter. Seçmen terörü, ekonomiyi, uluslararası ilişikleri, eğitimin, sağlığın kalitesini sorgular. Bu problemi ‘kim çözer’ diye sorar. Karar haftasında iktidar tarafının şansı artar.

1

PINAR IŞIK ARDOR

24 Haziran seçimlerine son 6 gün. Ciddi anlamda nefesler tutuldu, Türkiye çok önemli bir seçime gidiyor. Anket firmaları araştırmalarını hızlandırdı. Ne olacak sorusunu GENAR araştırma şirketi Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Aktaş’a sordum. Aktaş Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oyunun 50 üzerinde rahatlıkla olacağını ve 1. turda işin biteceğini savunanlardan. Aktaş’a göre Muharrem İnce’nin oyu 25-26 bandında, HDP kritik eşikte barajı aşabilir ama vekil sayısı azalacak. İP’yse oy oranı HDP altında. Aktaş bu seçimin en belirsiz partisinin MHP olduğunu söyledi. Meclis aritmetiğindeyse HDP barajı geçse bile AK Parti tek başına iktidar gözüküyor.

Evet, son haftaya girdik nefesler tutuldu. Sizinle anket bilgilerini kapatacağım. Son durum nedir? Cumhurbaşkanı seçiminde kim ne kadar oy alır?

“CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN  % 50 VE ÜZERİ OY ALIR, 1.TURDA İŞ BİTER”

Geçtiğimiz dönemlerde kritik birkaç seçim atlattık. Cumhurbaşkanlığı seçiminde 51 küsur bir oy vardı Erdoğan’ın almış olduğu ve o seçimi kazandı. Referandumda da 50 üzerinde bir bantta bitti. Referandum zor bir meseleydi. Bir ülkenin 100 yıllık alışkanlığını değiştiriyorsunuz. AK Parti bunu başardı. Şimdi Cumhurbaşkanı oyu düşse nereye kadar düşer. Bir önceki cumhurbaşkanlığı seçiminde aldığı oy alt baremdir. Bu anlamda birinci turda iş biter. Araştırmacılar olarak kesin hüküm verme şansımız yok.

“ MUHAKEME HAFTASINDA İKTİDAR ŞANSI ARTAR”

 Onlarca araştırmaya, rakiplerin performansına bakıp bir analiz yapıyoruz. Muhalefet partileri ortaya çıktığı anda bir heyecan oluşturdular, seçmen de etkilenir bundan. Son günlere yaklaştıkça muhasebe başlıyor vatandaşın zihninde. Benim bir problemim var. Terörle, ekonomiyle, ülke yönetimiyle ilgili daha kaliteli bir eğitim, sağlık gibi. Bu problemi kim çözer diye bir soru soruyor zihninde ve birbiriyle mukayese ediyor. Erdoğan mı İnce mi, Erdoğan ile Akşener ya da diğer adayla. Burada bir karara varıyor. Ben muhakeme haftasına girdikten sonra iktidar tarafının şansını artacağını düşünüyorum.

Seçmen ‘nasılsa biliyorum ne yapabilir ne yapamaz mı’ diyor? Bilmediğinden mi korkuyor?

“ AK PARTİ 7 HAZİRAN’DA ÖZELEŞTİRİSİNİ YAPTI”

Evet, iktidarın reflekslerini, bugüne kadar ne yaptığını biliyor.  Türkiye’nin üzerinden 7 Haziran deneyimi geçti. 7 Haziran seçimlerinde AK Parti’ye halk yüzde 40 oy vermekle beraber muhalefet partilerine ülkeyi yönetme şansı verdi. Buradan yönetim çıkmadı daha çok kaos çıktı ve tekrar millet AK Parti’yi iktidara getirdi.

“ERDOĞAN KAZANMIYOR İHTİMALİ OLSA OY YÜKSELİR”

AK Parti’de o dönem özeleştirisini yaptı. Burnumuz büyüdü vatandaştan uzaklaştık ve yeni bir çalışmayla 1 Kasım’da iktidarı geri aldı. Milletin hem muhalefeti deneme deneyimi hem de AK Parti’ye tekrar dönme deneyimi var. AK Partili seçmen ya da Sn. Erdoğan taraftarlarında biz kazanırız rahatlığı var. Yani Erdoğan kazanmıyor ihtimali ortaya çıksa oyu birkaç puan tekrar yükselir.

Meclis aritmetiğini nasıl bekliyorsunuz? Tek tek açalım. Cumhur İttifakı- Millet ittifakı ve ittifak dışı HDP oyları nasıl olur?

“HDP BARAJ SINIRINDA ANCAK VEKİL SAYISI AZALACAK’

İttifak yapan partilerin yapmayanlara göre bir avantajı var. Yani 50’nin üzerinde herhangi bir oy rakamı zaten hem MHP’ye hem AK Parti’ye artı avantaj getiriyor çünkü 50 üzerinden alınan oylar toplanıyor. Diğerlerinin ki 35-37 üzerinden toplandığını varsayalım. HDP’nin şöyle küçük parti kalmasına rağmen bölgesel avantajı var. Dolayısıyla onun vekil kaybı olmayacak gibi gözüküyor. Baraj sınırında olacak HDP. Hiçbir firma HDP’yi barajın altında diyemez ama ittifak avantajlarından dolayı bir önceki dönem aldığı kadar vekil de alamaz. Cumhur ve millet ittifakının ittifak avantajı olacak. İkisinin de avantajı olduğuna göre bu HDP için dezavantaj oluşturabilir.

Siz cumhur ittifakını 50’nin üzerinde görüyorsunuz.

“HDP BARAJI GEÇSE DE AK PARTİ TEK BAŞINA İKTİDAR OLUR”

Ellinin üzerinde bir oyu var ve yapılan araştırmalarda 50’nin üzerinde değer alıyor. Bu da normal almış oldukları vekile göre en az 20-30 avantaj demek.  Meclis aritmetiği AK Parti’nin tek başına iktidar olacağı bir aritmetik ortaya çıkarır bugünkü elimizdeki veriler bunu gösteriyor. HDP barajı geçse bile tek başına alacaktır.

HDP’nin durumunu açmak istiyorum tutuklu bir cumhurbaşkanı adayı var bu mağduriyetten kaynaklanan oy yükselişi olabilir mi?

“ HALK HDP’YE TÜRKİYE SİYASETİNE DÖN ÇAĞRISI YAPIYOR”

Demirtaş HDP’den daha avantajlı gözükmüyor bizim araştırmalarda. HDP’ nin oyu ne kadarsa Demirtaş’ın oyu da o bantta. HDP mağduriyetten beslenen bir parti. Siyasi tartışmalarda bugüne ait bir meseleyi konuşurken dara düştüklerinde hemen 20 yıl öncesi mağduriyetlere atıf yapıyorlar. Bu hendek siyasetinden sonra o şehirlerde evleri işgal etmeleri gariban çocukları ölüme sürüklemeleri ve o evdeki mahremiyete el uzatmalarından sonra bölge halkı aslıda HDP’ye, PKK’ya bir tavır aldı. Bu dünya siyasi tarihinde rastlanmamış bir şey. PKK’nın hiç bir eylemine katılmıyor, HDP mitingine katılmıyor bir kalabalık oluşturmuyor. Hiçbir çağrısına cevap vermiyor ama oyunu onlar için saklı tutuyor. Şöyle iyi niyetli yorum yapabiliriz. Halk diyor ki sen şehirlerimize çukur kazmayı, terörle kol kola gezmeyi bırak tekrar Türkiye siyasetine dön zaten bizim yüzde 9 oyumuz sizin arkanızda duruyor.  O kadar derin bir şuurla refleks gösteriyor halk. PKK her eylemine HDP her çağrısına cevap alırdı.  Çözüm süreciyle alakalı yapılan mitingde Diyarbakır’da 1 milyon insan toplandı. Demek ki bu bir milyon insan barışa karşılık veriyor, katkıda bulunmak istiyor fakat senin bu çukur siyasetin bir de Kürtlerin bütün müktesebatını toplayıp götürüp Suriye’deki uluslararası güçlerde teslim etmesine vatandaşın mesafesi var. Erdoğan, AK Parti aleyhtarlığından kitlelerini muhafaza edebiliyorlar ama çok uzun ömürlü olacağını düşünmüyorum. Siyaset üretmiyor, Türkiye’yle ilgili bir cümle kurmuyorlar. Kürt meselesiyle ilgili teklifleri bile yok Meclis’te.

Özerklik istiyorlar.

“19 KİŞİYLE ÖZ YÖNETİMİ SEN NE YAPACAKSIN”

Öz yönetim dediler de Diyarbakır Bismil’de 19 kişiyle ilan ettiler öz yönetimi. Sen halka rağmen mi öz yönetim ilan ediyorsun. 19 kişiyle ne öz yönetimi yapacaksınız. Yapmış oldukları hataların vatandaş farkında ama bu vatandaşı HDP’den koparmadı hala onlarla gönül bağları var. Bence onların rotasını Türkiye’ye döndürmek istiyor vatandaş. İkincisi de Suriye’de ABD ve Rusya ile ilgili girdiği ilişkilerde kazanımı ne olacak vatandaşın. Kürt meselesi artık Suriye meselesi gibi olmaya başladı. ABD’nin çıkarı için koşan Kürtler var ortada başka bir şey yok.

Muharrem İnce’yi konuşmak istiyorum. İnce’nin oyunda bir yükselme söz konusu mu?

“ İNCE’NİN OYU YÜZDE 26 SEVİYELERİNDE, CHP’NİN 1,5 PUAN ALTINDA OLABİLİR”

CHP’de nasıl bir aday olsun tartışmaları olduğu zaman CHP’nin CHP’li bir adayla sahaya çıkmasını düşünenlerdendim. Yaklaşık yüzde 4-4,5 oy Akşener’e gitmişti. İnce aday olduğunda CHP’nin oylarını geri kazandı. CHP bugün doğal sosyolojik sınırına geldi yani 21’lerden 25’lere geldi. Asıl buradan ne kadar yukarı esnetecek o önemli bir puan mı yarım puan mı çünkü o sosyolojik sınırı zorlamak oldukça önemli. AK Parti kendi oyunu muhafaza etmek istiyor MHP aynı şekilde İP oy artırmak istiyor. CHP bu sosyolojik sınırı ne kadar zorlayacak. O sosyolojik sınırın bir puan üstüne çıkar gibi bir öngörüm var. CHP’nin oyu ondan belki bir bir buçuk puan aşağıda olabilir. İnce’nin oyunu yüzde otuzlarda göstermek çok doğru değil. Ama şunu başardı yirmilerde olan CHP oylarını kısa zamanda sosyolojik sınıra taşımaya başladı. Afrin olaylarında politikalarını beğenmeyen ve milliyetçi partilere yönelen seçmeni tekrar CHP’ye kazandı bu az bir kazanım değil yani. Yüzde 4’lü bir oy iki iki buçuk milyon insan eder, kıymetlidir.

İP ve Meral Akşener nasıl performans sergiledi?

“ AKŞENER’İN PERFORMANSI ÇOK KÖTÜ”

İP, İnce ortaya çıkıncaya kadar performans sergiledi, CHP’den aldığı oyla keyiflendi o da yaklaşık belli bir banda gelip orada durdu. Hatta İP’nin gerileyeceğine dair kanaatim var.  Oyu elde tutacak olan örgüttür. Yani sizin teşkilatınız varsa üyeniz varsa mahallede adamınız varsa sizin oyunuzu tutar. Genel Başkan performansı çok kötü. Yani MHP içerisinde Meral Hanım’ı tanıyanlar böyle olmadığını söylüyorlar daha başarılı daha bilgiliydi daha diyalektiği güçlüydü diyorlar. TV konuşmalarına baktığımız zaman kızgın, öfkeli. Türk siyasetinin ekonomiden sosyal hayata ve uluslararası ilişkilere kadar bir diyalektik geliştiremeyen bir fikir ortaya koyamayan lider profili ortaya çıktı.

“ İP 7-8 BANDINDA VE HDP’NİN ALTINDA”

‘Bu zihin yapısı bu liderlik yapısı benim büyük problemlerimi çözecek kapasitede mi’ diye vatandaş soru sorar. Bir de büyük iddialarda bulunanlar var. Onlarca ilde araştırma yapıyorum.  Bir partinin yüzde 20 oy alabilmesi için en az 20-30 ilde yüzde 20’nin üzerinde oy alması lazım. İP, 8-9 bandında bir parti şu an İYİ Parti HDP’nin altında

MHP’yi soracağım oradan giden kişi ve oylar var MHP’nin oyunu nasıl bekliyorsunuz?

“BU SEÇİM OYU BELİRSİZ PARTİ MHP”

Kimin oyu belirsiz derseniz bence MHP’nin oyları daha esnek, aşağıya ya da yukarıya doğru. İP kurulduğunda MHP’den bir oy aldı bu da doğaldır. Çünkü MHP’nin içinden çıkmış bir parti. Hatta İP’ye oy vermiş bir parti olarak MHP sahneye yeni çıktı. İP’nin dağınıklığından istifade ederek geriye oy devşirebilir. Aynı sosyolojiden besleniyorlar kanaat önderleri aynı.

Sn. Bahçeli af dedi Sn. Erdoğan son noktayı koydu. AK Parti’yle MHP arasında bazı isimler sert eleştiriler yaptı. Tüm bunlar ışığında cumhur ittifak yara alır mı?

Nihayetinde ittifaklar ayrı ayrı partilerden oluşuyor. Ebette ki siyasi partilerin müttefik olduğu alanlar vardır. AK Parti ile MHP’nin ittifak ettiği alanlar beka meselesi, ülkenin uluslararası alanda ve terörde vermiş olduğu mücadele. Cumhur ittifakı homojen bir yapı yani milliyetçik ve muhafazakarlık etrafında bileşmiş ki birbirini tabanına çok yakın. Zaman zaman böyle pürüzler olur o normaldir. Millet ittifakına bakalım görünür ortaklar CHP, SP ve İP ama ikinci tura kalma ihtimali olduğu zaman HDP’yi doğal ortak olarak görüyorlar. Şimdi mesela iki tane soru soralım. İP MHP’nin milliyetçiliğini beğenmeyerek kurulmuş parti biz daha iyi milliyetçiyiz dediler, yarın öbür gün HDP’nin desteğini alma için bir aday kurguladıklarında terörle alakalı nasıl perspektif ortaya koyacaklar. Ya da SP’nin dindarlığına CHP’nin sekülerliğine bakacak olursak din ve vicdan hürriyeti alanında nasıl bir perspektif koyacaklar. Ya da uluslararası ilişkilerde CHP ile İP nasıl tutum alacak. 

Oy geçişi olur mu AK Parti ve MHP arasında?

“ CHP’DEN SP’YE YÜZDE 1, AK PARTİ’DEN BİNDE İKİ GEÇİŞ VAR”

Bütün partilerin birbirinden oy geçişi var. CHP ile AK Parti her zaman eşit oranda birbirlerine oy verirler. Bugün CHP’den AK Parti’ye geçen oy %3,  AK Parti’den CHP’ye geçen oy oranı % 1,5 ama bu oran olarak baktığınız zaman birebir aynı oluyor. HDP’den AK Parti’ye. MHP’den HDP’ye yani her partiden her partiye her zaman geçiş olur. Burada ilginç bir şey var. CHP’den SP’ye 1, AK Partiden binde iki. Beklenti neydi SP AK Parti’den oy alacak. CHP’liler sürekli SP’yi övdükleri için seçmenin de hoşuna gitmiş demek ki öyle bir oy geçişi var.

Hangi partinin kampanyasını daha olumlu ve ılımlı buluyorsunuz?

“ ERDOĞAN VE İNCE’NİN KAMPANYASI BAŞARILI”

Erdoğan’la İnce’nin kampanyası lider başarısı açısından başarılı. Meral Akşener’in doğrusu tam böyle bir nasıl kampanya yürüttüğüne dair bir fikir edinemedim. Reklamlar konusunda her iki partinin de var vay be dedirtecek bir şeyini görmedik. Hatırlayın 2011 seçimlerinde daha sonra cumhurbaşkanlığı seçiminde Erol Olçok’un yaptığı reklam kampanyaları olağanüstüydü.

Türkiye’de seçmen hangi vaadi önemsiyor, kaale alıyor?

“SİYASİ PARTİLER VATANDAŞIN KÜÇÜK DÜNYASINA YÖNELMELİ”

Eskiden memleketin teknik noksanlıkları önemliydi. Mesela hastanesi yok, yolu,  suyu yok bunlar çok önemliydi. Vatandaşın hastanesi, yolu var içme suyuyla ilgili problemi yok, barajı yapılmış. Artık vatandaş Avrupa ülkelerindeki gibi günlük hayata yönelir. Maaşım, sigortam nasıl olacak ülke ekonomisi nasıl gidiyor yani kendi ihtiyacı olan ekonomi ve günlük yaşamına dönüyor ve küçük dünyasına dönüyor. Siyasi partilerin de burada artık vatandaşın küçük dünyasına hitap edecek projeler geliştirmesi lazım. Hatta şu bile olabilir ben sanayi yatırımı yapacağım şu kadar kişi istihdam edeceğim şu kadar ihracat yapacağım memleketim zengin olacak. Türkiye’de Türk siyasetinde artık insanların günlük hayatı birinci dereceye oturması normaldir çünkü büyük oranda hizmetler tamamlandı.

Siyasi partiler bu söylediğiniz gidişatı yakalayabildi mi?

“CUMHURBAŞKANI YANINDA İNŞAATÇI DEĞİL FABRİKATÖRLER, YAZILIMCILAR GÖTÜRMELİ”

Muhalefet zaten vaat veriyor.  Gelir kademeleriyle değil harcama kademeleriyle ilgili. AK Parti daha dikkatli kazancı da harcamayı da dengeli bir şekilde ortaya koyuyor. Bence yavaş yavaş siyaset buna evriliyor. AK Parti önceden bu kadar maaştı zamdı emekliydi konuşmazdı bunu görmüş oldular.  Artık üretim ekonomisinin fabrikanın fabrikatörlerin gündem olması lazım. Cumhurbaşkanımdın yanında da uluslararası ziyarette artık inşaat firmalarından ziyade üretim yapacak fabrikatörlerin yazılımcıların bilim ve teknoloji isimlerinin olması lazım. Ülke bir makas değiştiriyor bugüne kadar bunun öncülüğünü AK Parti yaptı bundan sonra da yapması lazım. Aslında Bilim Sanayi Bakanlığının olağanüstü derecede hazırlığı ve uygulamaları var.  AK Parti bu tarafını çok ön plana çıkarmadı. Kolay değil kurumsal bir birikim var o da ağırlıklı olarak yatırımlar üzerinden oluştu ama bu makas değişimine artık ülkenin ihtiyacı var.

OHAL’in kaldırılma ihtimali ve bedelli askerlik ne derece etki edecek seçmene?

“OHAL’İ MUHALEFETİN AĞZINA SAKIZ GİBİ VERMEYE GEREK YOK”

Ülke bir badire atlattı.  Darbeyle karşı karşıya kaldı. Devlet kendine bir görev verdi terörle mücadele etti. Cumhurbaşkanı ve siyaset bunu kaldırılabilir olduğunu düşündüğüne göre risk azaldı. Çok uzatmadan da kaldırılması lazım. AK Parti’nin beyannamesinde şunu gördüm. Bir yaptıklarını öne koymuş iki gelecekte yapacaklarını anlatmış üçüncüsü de adalet insan hakları ihlalleri vs. konularda vatandaşın eleştirisini ve homurdanmasını almış görmüş ve onu da beyannameye koymuş ve kendisini de onunla bağlamış. Bence OHAL meselesini çok uzatmadan devlet riski atlattıysa, terörle mücadelede başarılı olacaksak bunu muhalefetin eline sakız gibi vermenin anlamı yoktur. Hatta şunu bile diyebilir seçimden hemen sonra kaldıracağız.

“2 AY ÖNCE BEDELLİ KONUŞMAK AKILLICA DEĞİLDİ”

 Bedelli askerlikte hükümetin bunu böyle apar topar cevaplandırmayıp sonraya bırakması doğru oldu. Bugün biraz daha normalleştik iki ay önce bedelli konuşmak çok akıllı değildi. PKK’nın 30-40 yıllık kalesi sayılan Kandil’e bir operasyon var. Ha dersiniz ki terörle mücadelemizi bir dengeye oturttuk.

“GELEN PARA ASKERE MAAŞ OLABİLİR”

Onu da şöyle yapılabilir elde edilen paralar savunma sanayine hatta devamında askerliğini normal yapan insanlara küçük harçlık maaş gibi de bir şey düşünülebilir. Oradan alınan geliri faydalı taraflara yönlendirirseniz o da milletin gözüne batmaz. Siyaset bütün bu ince dengeleri düşünme sanatıdır.

Kandil operasyonu ve üzerindeki tartışmalar. Zamanlaması muhalefeti rahatsız etti.

“TÜRKİYE DEAŞ’I İLK YENEN DEVLETTİR.”

Terörle mücadele bir süreç ve bu süreçte tek başına Kandil’in yerle yeksan edilmesi çok mühim değil ama Türkiye konsept değişikliğine gitti. Terörle mücadeleyi artık terörün var olduğu dış topraklarda karşılamayı bir konsept olarak geliştirdi. Türkiye DEAŞ’ı ilk yenen devlettir. Afrin başarısı ABD ile PKK arasında güvensizlik oluşturdu. Ha demek ki bunlar kolay yenilebiliyorlarmış büyük yatırım yapmıştı ABD. arkasından Menbiç’teki uzlaşı geldi. Afrin’de savaşarak kazandı Membiç’te de barışla. Şu an konjonktür üç ülkenin yani Türkiye-İran-Irak’ın PKK’yı Kandil’den çıkarması noktasına geldi. Türkiye bunu değerlendiriyor ben sembolik kısmını çok önemsemiyorum. Kandil’e gidip bayrak dikme değil. Türkiye terörü içeride yendi ve sınır dışında da terör örgütlerini kovalamaya devam ediyor. Orada bir teröristin gelip bir askerimizi şehit etme potansiyelini düşürmesi bile çok önemlidir.

Katılımı nasıl bekliyorsunuz?

“KATILIM YÜZDE 80 ÜZERİNDE OLUR”

Katılım bizde her zaman millet yüzde 10 altında olur 80-85 civarı bir katılım olur.  Temmuz-Ağustos olsa daha da düşerdi katılım. 80’in üzerinde bir katılım olur diye düşünüyorum.