Hammad bir zamanlar Bağdat’ın en zenginlerindendi. Bir gün kapısını çalarlar. Tam sonra geliriz diye ayrılmak üzereydiler ki elinde yiyeceklerle gelir. Yemek esnasında içeriye yabancı biri gelir bir şey söylemeden Hammad’a 30 altın uzatır. Hammad almaz. Yabancı adam o kadar ısrar eder ki, Hammad almayacağı konusunda herkesin duyacağı şekilde yemin eder.
BAŞÖRTÜMÜ SATTI
O anda bir kadın seslenir: Bu yediklerinizi alabilmek için, başörtümü aldı, pazarda sattı, yiyecek aldı. Şimdi de verilen parayı o kadar ısrara karşın kabul etmiyor. Sessizlik sonunda içlerinden biri sorar: Hem böyle bir ihtiyaç içindesin, hem de sana verilen otuz altını kabul etmiyorsun neden? Hanımımın başörtüsünü pazara götürüp satmak için dolaşırken bir ses duydum “Bu işi bizim için yapıyorsun. Karşılığı sana tez ulaşır.” Eve dönüp o adamın bana otuz altını getirdiğini görünce, anladım ki, karşılığı geliyor. Onun için kabul etmedim. Bir iş yaptın da karşılık bekleme. Karşılık beklemek bir yana, karşılık ister gibi de durma…
Türk Kızılayı, Kovid-19 önlemleri kapsamında sokağa çıkmaları kısıtlanan 65 yaş üstü vatandaşlara, bayram öncesinde Kadıköy'de lokum dağıttı.