Vefalı insan olmak imanın gereğidir

Kadir kıymet bilmek, sözünde durmak, emaneti korumak insani vazife olduğu kadar imanın da gereğidir. Dinimiz, vefalı bir insan olmayı ve yetiştirmeyi emreder. 

Hazırlayan: Dr. Arif Arslan -  e-mail: arifhoca@hotmail.com 

Vefalı olmalı insan; nankör olmamalı; kadir kıymet bilmeli; sözünde durmalı. 

Emin olmalı ve korumalı emanet edileni. Her şeye ayrı bir değer vermeli, sahip çıkmalı. Kullandığı eşyalara isim vermeli, çatalına, kaşığına, tasına, tarağına… Kedisine, köpeğine, öküzüne, ineğine; hayatı kolaylaştıran aracına, bineğine… Yitirince aramalı, üzülüp ağlamalı; şükretmeli birlikte geçirdiği günlere… 

Ziyaret edin, hatırlayın

Canlıysa dua etmeli, cansızsa razı olmalı, kırılınca ya gömmeli bir yere ya saklamalı...

Ara sıra ziyaret etmeli, hatırlamalı; “Çok hayrını gördüm senin” demeli. Evet demeli… Öyle demişti çünkü “Uhud bizi sever, biz de Uhud’u severiz” demişti. Böyle yapmıştı O, ins-ü cin Peygamberi. Kusva adını vermişti devesine; isim vermişti okuna, yayına, asasına… 
Vefalı olmalı insan; ekmeğe, aşa, suya; menzile götüren yola, rehbere; yolcuya vefalı olmalı bakıp gören, anlayan gözüne, dinleyip duyan, değerlendiren kulağına vücudunu taşıyan gideceği yere götüren ayağına; durmadan dinlenmeden hizmetini gören iki eline, dua Rabbine yalvaran diline, dudağına… 

Her varlığa değer verin

Mezar yapmalı tenha bir yeri saçına, tırnağına. Vefalı olmalı insan seven kalbine; Sevmeyi, sevilmeyi öğreten; hayatı veren ve devam ettiren Rabbine… Vefalı olmalı insan dinine, kitabına; hatta tesbihine, seccadesine, mabedine… Vatanına, toprağına, bağına, bayrağına; dağına, taşına şehit düşene toprağın bağrına…

***

Hatta vefalı olmalı insan; her varlığa. Hele sevip sayana, hatır sayana; bu yakışır insan olana; görmese de vefa. Hele eşine, arkadaşına, yoldaşına; bir kahvenin kırk yıl hatırı sayılmalı. Gözünün üstünde kaşın var dememeli; pür kusur olsa yine görmemeli; iyi gün dostu olmamalı sadece, zor günlerde terk etmemeli. Vefalı olmalı ve hayra yormalı; her şeyde, her şerde bir hayır aramalı. İnsan gibi insan olmalı, vefalı olmalı hocasına. Unutmamalı ille de vefalı olmalı, tek başına kalsa da vefa alıp vermeli; En zor anlarda bile ayrılmamalı; sıratta, mizanda bile insan hep vefa demeli; vefa solumalı; soluklamalı… 

İlmihal köşesi  

Zekât sadece ramazan ayında mı verilir? 

Hayır, böyle bir kayıt ve kural yok. Nisap miktarı para veya altın ve benzeri mal mülk gibi şeylerin üstünden bir yıl geçtikten sonra zekâtları hangi aya denk gelirse verilir. İlle de ramazanı beklemek gerekmez. Fakat ramazanda her şeyin değeri yükseldiği için zekâttan beklenen sevap miktarı da yüksek olur ve bir alışkanlık olarak zekât verme işi hayırlı işlere ve sevaplara bire bin kazandıran ramazanda vermek adet haline gelmiştir. Ancak böyle bir şart yok. 

Rüya tabirleri 

Rüyada cehennemi görmek 

Bir kimse rüyada kendisini cehennemde görse, büyük günah işler. Cehennemden kötü ve kerih bir şey kendisine erişmeden çıktığını görse, dünyanın üzüntülerine düşer. 

Cehennemin kendisine yaklaştığını gören kimse, çare bulamayacağı bir minnet ve meşakkate girer ve kendisine diyet ve fazlaca ziyan erişir. Bu rüya, bulunduğu halden dönmesi, tövbe ve istiğfar etmesi için rüya sahibine uyarıdır. Cehenneme girip sonra çıktığını gören kimse İnşallah cennete girer. Yahut bir günah işler de sonra bundan tövbekâr olur ve istiğfar eder. Azalarından birinin kendisine konuştuğunu görmek, yaptığı günah ve masiyetten kendisini men etmeye, ahiret için uyanık olmaya delalet eder. 

Esmaü’l-Hüsna

 El-Hâlık (731) 

El-Hâlık: Her şeyi yoktan var eden, yaratan. Her şeyin varlığını ve yaşadığı sürece görüp geçireceği halleri, olayları önceden tespit edip ona göre ortaya çıkaran, meydana getiren demektir. 
- “El-Hâlık” isminin ebcet değeri (731); zikir saati Güneş, Pazar’dır. 

- Pazar günü güneş saati demek, sabah güneş doğarken ilk bir saat ve yaklaşık ikindi namazı sonrası bir saat demektir. 7 gün arka arkaya 100 defa “Yâ Hâlık” ismini okuyan kimse, gelecek bela ve musibetlere karşı korunur. Bu mübarek isim, daha çok sanatkârlara ait bir zikirdir. Yani daha çok sanatkârların ve sanatkâr ruhlu insanların bu ismi okumaları gerekir. Ancak sadece onlara mahsus değildir. Bu ismi vird edinenler işlerinde ve özellikle sanatlarında başarılı olurlar; kalpleri nurlanır ve basiretleri açılır, hikmet sahibi olurlar. 

- Çözülmeyen bir işi olan kimse, temiz bir vaziyette ve abdestli olarak kıbleye karşı tenha bir yerde bu ismi 5115 (beş bin yüz on beş) defa zikreder ve halini Allah’a arz edip dua ederse, isteği yerine getirilir ve işi kolayca çözülür. 

Günün hadis-i şerifi

Muâz bin Cebel (r.a)’den rivayete göre Rasülullah (s.a.v), şöyle buyurmuştur: “Anasına-babasına vefalı olan, ne yaparsa yapsın asla Cehenneme girmez. Anasına babasına asi olan da, ne yaparsa yapsın Cennete giremez.” 
(Râmûzü’l-Ehâdis, s. 367/1.) 

ESMA ZİKRİ KÖŞESİ

Bu köşede her gün bir harften 10 ismin ebcedini ve esmasını vereceğiz. A harfinden başlayarak 29 gün 29 harften 290 ismin esmasını vermiş olacağız. Daha fazlasını merak edenler “Esma Zikri” kitabımıza bakabilirler. İlk 10 isim ebcedi ve esması şunlar: 

Hacer: 208..........................................Yâ Muksit: 209 
Halis: 721...............................................Yâ Hâlık: 731 
Halise: 736............................................Yâ Hâlık: 731 
Halit:  636.....................................Yâ Müntekim: 630 
Halûk: 736..........................Yâ Hâlık; Yâ Hallâk: 731 
Hamdi: 62................................................Yâ Bâtın: 62 
Hamza: 60................................................Yâ Batın: 62 
Handan: 113............................................Yâ Bâki: 113 
Hande: 68..............................................Yâ Hamid: 68 
Havvâ: 20...............................Yâ Hâdi, Yâ Vedûd: 20 
Hayati: 429.........................................Yâ Tevvâb: 409 
Hilmiye: 93................................................Yâ Aziz: 94 
Huri: 224................................................Yâ Kebîr: 232 
Huriye: 229............................................Yâ Kebîr: 232 
Hümeyra: 259......................................Yâ Rahîm: 258 
Hürkan: 309.......................................Yâ Rezzâk: 308  
Hürrem: 248.............................................Yâ Nûr: 256

Günün Ayeti

“Asıl iyilik, Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitap ve peygamberlere iman edenlerin; mala olan sevgilerine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, (ihtiyacından dolayı) isteyene ve (özgürlükleri için) kölelere verenlerin; namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren, antlaşma yaptıklarında sözlerini yerine getirenlerin ve zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda (direnip) sabredenlerin tutum ve davranışlarıdır. İşte bunlar, doğru olanlardır. İşte bunlar, Allah’a karşı gelmekten sakınanların ta kendileridir.” (Bakara, 2/177)

Dualar ve niyazlar

DUA İLE TEDAVİ

Ubâde İbnu’s-Sâmit (r.a) anlatıyor: “Rasülullah (s.a.v), şiddetli bir hummaya yakalanmıştı da Cebrail (a.s) gelmişti. Efendimizi tedavi için şu duayı okudu: “Bismillâhi erkîke min külli şey’in yü’zîke min hasedi hâsidin ve min külli aynin. Allah u yeşfîke: Sana Allah adıyla okuyor, sana eza veren her şeyden, hasetçinin hasedinden ve her bir (kem) gözden şifa diliyorum. Allah sana şifa versin.)”