Namazda sureyi mealiyle okumak caiz değildir

Kuran evrenseldir. Ancak tercümesiyle manası arasında dilden dile farklılıklar oluşur. Özellikle namaz surelerin Türkçe okunması konusunda Diyanet, ‘caiz değildir’ açıklamasında bulunmuştur. 

Kuran'an-ı Kerim'de  “Kur’an’dan kolayınıza geleni okuyun.” (Müzzemmil, 73/20) buyrulduğu gibi, Hz. Peygamber (s.a.s.) de bütün namazlarda Kur’an-ı Kerim okumuş ve namaz kılmayı iyi bilmeyen bir sahabiye namaz kılmayı tarif ederken “... sonra Kur’an’dan hafızanda bulunanlardan kolayına geleni oku.” (Müslim, Salât, 45) buyurmuştur. Bu itibarla namazda kıraat yani Kur’an okumak, Kitap, Sünnet ve İcma ile sabit bir farzdır. Kur’an, Cenab-ı Hakk’ın Hz. Muhammed’e (s.a.s.) Cebrail aracılığıyla indirdiği manaya delalet eden elfâzın ismidir. Sadece mana olarak değil, Resûlullah’ın (s.a.s.) kalbine lafızları (sözleri) ile indirilmiştir. Bu itibarla bu lafızlardan anlaşılan ve başka lafızlarla ifade edilen mana Kur’an değildir. Çünkü indirildiği elfâzın dışında, hatta Arapça bile olsa, başka sözlerle ifade edilen mana Cenab-ı Hakk’ın kelamı değil, mütercimin ondan anladığı yorum-dur. Bilindiği üzere tercüme, bir sözün anlamını başka bir dilde dengi bir sözle aynen ifade etmek demektir. Oysa her dilin, başka dillerde bulunma-yan (kendine ait) ifade, üslup ve anlatım özellikleri vardır. Bu yüzden, edebî ve hissî yönü bulunmayan bazı kuru ifadeler dışında, hiçbir tercüme aslının yerini tutamaz ve hiçbir tercümede her bakımdan aslına tam bir uygunluk sağlanamaz. O hâlde, Kur’an-ı Kerim gibi, ilahî belağat ve i’cazı hâiz bir kitabın aslı ile tercümesi arasındaki fark, yaratan ile yaratılan arasındaki fark kadar büyüktür.

ARAPÇA OKUNMASI UYGUNDUR

Mealler Kur’an resmidir. Kuran evrenseldir. Kur’an’la meal arasında çok fark vardır. Hele tercüme, “hiç mümkün değildir” denilecek kadar zor bir işi yüklenmedir. Kur’an’ı kendi di-linden yani Arapça okunması daha uygundur. Zira Kur’an da bir insan kadar insanı anlar, dinler ve insanla konuşur gibi özellikleri vardır. Hele namazda hiç meal veya tercüme okunmaz. Herkesçe bilinen meşhur iki hadis-i şerifte, Rasülullah (s.a.v); “Fâtiha’sız namaz olmaz” ve “Namazı benden gördüğünüz gibi kılınız!” buyurmuştur. Namazın kendine göre kuralları vardır. Bunlara uyulmazsa namaz, namaz olmaz.

SARAYBOSNA’NIN RAMAZAN GELENEĞİ

Bosna Hersek’in asırlardır süren geleneklerinden kadınlar mukabelesi, Bosna’daki savaşın ardından 12 yıldır Saraybosna’daki tarihi Hacı Camisi’nde devam ediyor. Saraybosnalı 10 kadın hafız tarafından okunan mukabele, her Ramazan olduğu gibi bu yıl da onlarca kadını buluşturuyor. Kadın hafızlardan Ehlimana Godinjak, “Kadınlar mukabelesi geleneğinde bu cami bir başlangıç noktası oldu. Kadın hafızlar daha sonra bunu diğer şehirlerde de yapmaya başladı” diye konuştu.

"Allah’ın evi"nde itikafla nefisler terbiye ediliyor ,Ramazan'ın son 10 gününde Allah’ın rızasını kazanmak için camide ibadetle meşgul olmak anlamına gelen “itikaf”, modern hayatın yoğunluğunda nefis terbiyesinin ayrılmaz bir parçası oluyor.

BİR mescitte ibadet niyetiyle belli kurallara uyup dış dünyayla ilişkileri asgari düzeye indirerek kişinin kendisiyle baş başa kaldığı “itikaf”, modern hayatın yoğunluğu içinde nefis terbiyesi ve ibadetine yeteri kadar zaman ayıramayan Müslümanlar için Ramazan'ın ayrılmaz parçası oluyor. Allah’ın rızasını kazanmak için belli bir adab içinde camide kalmak ve ibadetle meşgul olmak anlamına gelen “itikaf”, Ramazan'ın son 10 gününde gerçekleştiriliyor.

11 BİN 216 CAMİDE EDA EDİLİYOR

Ramazan'ın manevi ikliminden yararlanmak ve Kadir Gecesi’ni tam olarak idrak edebilmek adına da önem taşıyan itikaf, bu yıl Ramazan'da 11 bin 216 camide ifa ediliyor.  Bu kapsamda Ankara genelinde 344 caminin kapıları, önceki gün itikaf için açıldı. İtikafa girmek için Başkentin önemli sembollerinden Kocatepe Camisi’ne gelen gencinden yaşlısına birçok Müslüman, nafile ibadetler yapıp ardından Kur’an-ı Kerim okuyarak Allah’ı tefekkür ve zikir ediyor. Camide uyuyabilmek için yastık ve battaniyelerini evlerinden getiren vatandaşlar, Türkiye Diyanet Vakfınca avluda kurulan iftar çadırından yemek, caminin abdesthanesinden ise duş ihtiyacını gideriyor.