Ramazan, bir yıllık maddi ve manevi kirlerden temizleneceğimiz, insanî duyguların coştuğu, tövbe edip Allah'a yönelme şuurunun geliştiği terbiye ayıdır. Oruç, Allah'ın samed sıfatını hiç olmazsa bir gün olsun giyinmek, Allah'ın ihtiyaçsızlık, muhtaçsızlık sıfatını kendi nefsinde denemeye çalışmak demektir. Ramazan ayı ibadet, iman, inanç, Allah'a hizmet ve Allah'tan dolayı da bütün yaratılmışlara hizmet ayı anlamına gelir. Zira bu ayın içinde çok önemli şeyler vardır. Farklı din ve kültürlerde ibadet ve perhiz tarzı bilinen oruç, Hz. Peygamber'in Mekke'den Medine'ye hicretinin ikinci senesinden itibaren düzenli olarak bu ay içinde tutulmaya başlamıştır. Bundan sonra Ramazan, Müslümanlar için bambaşka bir anlam kazanarak zamanın merkezine yerleşmiştir.
KALBİMİZİ ARINDIRALIM
Oruç tutmak dini bir vazifeyi yaparak Allah'ın emrini yerine getirmektir. Orucumuzun kâmil anlamda bir oruç olması için gözümüzü Allah'ın yasakladığı şeylerden, dilimizi yalan, gıybet gibi kötülüklerden korumalı ve kavgadan kendimizi korumalıyız.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, herkesin ramazan aynın rahmet ikliminden azami derecede istifade etmesi gerektiğini belirterek, "Ramazan'ın maneviyatını, evlerde aile bireylerimizle birlikte yaşamaya özen gösterelim. Bu hassas süreçte üzerimize düşeni yapalım" çağrısında bulundu.
ERBAŞ: ÖZE DÖNÜŞ
Erbaş, hayatın yeniden gözden geçirilmesi, aile bağlarının güçlendirilmesi ve çocuklara İslam ahlakının öğretilmesi noktasında Ramazan'ın fırsata dönüştürülmesi gerektiğini vurguladı.
Ramazan ayında Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevi'de teravih namazları 20 rekat yerine 10 rekat kılınacak. Umre ziyaretinde ise maske takmak zorunlu olacak. Ayrıca Kabe, günde 10 kez dezenfekte edilecek.