Ayshe, “Ben bile şok” adlı single’ıyla kısa bir aradan sonra harika bir çıkış yaptı. Kıpır kıpır aşk dolu şarkısıyla yine müzik listelerini alt üst edecek gibi görünüyor. Güzel şarkıcıyla bir araya geldik. Hem yeni single’ını hem oyunculuğunu hem de aşk hayatını konuştuk.
‘Kim ne derse desin’ adlı şarkıyla harika bir çıkış yaptın ve bir anda ortadan kayboldunuz. Neden?
Açıkçası o zamanlar şarkının bu kadar başarılı olacağını tahmin etmedim ve bir anda piyasanın ortasında buldum kendimi. Tam o dönem bir dizide oynuyordum. Zaten Belçika’dan yeni gelmiştim ve adaptasyon sorunları yaşıyordum. Kendimi eğitip doldurmak için ara verdim. Bir yıl şan dersleri ve oyunculuk üzerine eğitim aldım. Kişisel gelişim kitapları okudum. Diksiyonumla ilgili sorunlarım vardı, kendimi ifade edemiyordum onun biraz üzerine gittim. Yani
bir buçuk yıl benim için boş geçmedi. Tam tersi alt yapımı doldurdum, hala devam ediyorum.
Bu süreçte yeni single çıkarmaya nasıl karar verdin?
Doğru şarkıyı bulmak için çok çabaladım. Esin İris’le oturduk bir senaryo yazdık. Atarlı tutarlı bir şarkı olmasın, çok pozitif, kıpır kıpır, tatlı bir şarkı olsun istedim. Buna istinaden Esin şarkıyı yazdı. Çok beğendim, içime sindi ve okumaya karar verdim. Yeni single’ınla ‘Ben bile şok’ diyorsun. Kendin yaşadın mı bir şok?
Hayır ama aslında şarkıda biraz kendimi anlatıyorum. Feminist bir yapım var, böyle bir şarkıyla ucundan vurgulamak istedim.Bu şarkın da ‘Kim ne derse desin’ gibi tutar mı?
Şarkı çıkalı iki buçuk hafta oluyor, daha çok yeni. Bir şey söylemem için çok erken. Çünkü bir şarkının tutup yol alması ister istemez iki, üç ayı buluyor. Bu arada bir buçuk aya kadar ikinci single’ımı çıkarıyorum. Şu an onun hazırlığındayım. Slov bir şarkı mı olacak?
Değil ama onu da yapmak istiyorum (gülüyor). İkinci şarkım için şöyle bir tüyo verebilirim. Tamamen dans odaklı, arkamda 30 kişilik dev bir dans kadrosuyla ve inanılmaz bir koreografiyle şarkıyı söylemeyi düşünüyorum. Sonra ki çalışmam belki slov olabilir, akustik tarzında. Yapmak istediğim çok şey var, çok projem var. Güzel dans ediyorsun.Eğitim aldı mı?
Teşekkür ederim. Hayır, almadım ama dans etmeyi biliyorum. Bazı insanların içinde doğuştan vardır ya… Tabii bu konuda da kendimi geliştirip eğitmek istiyorum. MODEL OLMAK AKLIMDA YOKTU
Yola çıkarken hedefin şarkıcı mı, oyuncu mu yoksa model mi olmaktı?
Model olmak aklımda yoktu. Belçika’da güzellik yarışmasına katılmıştım ama çevremin baskısından dolayı… Maceracı bir tipim ve değişik şeyler yapmayı seviyorum. Bu yüzden yarışmaya katıldım. Küçüklüğümden beri içimde şarkı söylemek ve oyuncu olma isteği hep vardı. Kamera karşısında olmayı istiyordum ama bunu dışarı yansıtamıyordum, korkuyordum. Üzerimde baskı hissettiğim için “Önce okulumu bitirip diplomamı alayım” diyordum. Nasıl kırdın bu algını?
Reşit olunca kırdım. 18 yaşıma geldiğimde “Hayatta ne yapmak istiyorum, sevdiğim iş ne” diye sorguladım kendimi ve o an karar verdim. İstediğim işi yapacaktım. Tıp okumak nerden çıktı?
Hazırlık okuyordum. Az önce söylediğim gibi diplomam olması için mecbur hissettim kendimi. Zoru başarmayı seviyorum. En zor bölüm tıp olduğu için, hedefim o oldu. Lisede de Latince en zor bölümdü. 14 yıl Latince okudum. Neyime yaradı, tabii ki hiçbir işime yaramadı. Diğer üç dilin ne, nasıl öğrendin?
Fransızca, Felemenkçe ve İngilizce biliyorum. Belçika’da okulda Felemenkçe öğrendim. Annem zaten Fransız olduğu için onunla Fransızca konuşuyordum. İngilizceyi de otomatik olarak okulda öğrendim. SEVDİĞİM İŞİ YAPIYORUM
Seçtiğin kariyer seni yoruyor mu?
Tabii ki yorucu, hiç bir iş kolay değil. Zoru başarmayısevdiğim için yoruluyorum evet ama fazlasıyla değiyor.
Çok keyif alıyorum, sevdiğim işi yapıyorum en önemlisi bu. Seni neden seksi buluyorlar?
Ah ben bir bilsem, seksi görünmemek için elimden geleni yapıyorum. Gündelik hayatımda çok sıradanım, oldukça doğal ve salaş olmaya çalışıyorum ama vücudum da kıvrımlar olduğu için ister istemez ne giysem vamp duruyor. Güzelliğin dezavantaj olduğunu düşündün mü hiç?
Bence kadın olmak hayatta bir dezavantaj ben öyle düşünüyorum. İnsanların gözü üzerindeyken, dışarı karşı ne kadar doğal olabiliyorsun?
Beni tanıyan herkesin ilk söylediği “İnanılmaz samimi ve doğalsın” oluyor. Olduğum gibiyim yani değişeceğimi de sanmıyorum. Oturup seninle on yıllık arkadaşımmış gibi konuşabilirim.
ÇOCUK DA YAPARIM KARİYER DE
Kafanda evlilik planları var mı?
Evcimen bir tarafım var. Her şeyin hayırlısı, kariyer yapacağım evlenmem gibi bir düşüncede değilim. Çocuk da yaparım, kariyerde. Doğru bir insan çıkarsa karşıma neden olmasın? Seni bir erkekte ne etkiler?
Karşımdaki erkeğin vizyonu benim içir çok önemli. Duygulu ve donanımla olmalı, boş konuşmalardan nefret ediyorum.
Yanıma bile gelmesinler. Doğal ve olduğu gibi görünmesi benim için önemli. Türkiye’ye gelmeye nasıl karar verdin?
Reşit olduktan sonra hayatımla ilgili kararları kendim verdim. Ailen “Küçüksün olmaz” demedi mi?
Ailem istemiyordu zaten. Sonuçta İstanbul kocaman bir şehir tek başıma çıktım geldim. Gerçekten cesaret işi yaptığın…
Zoru seviyorum, deliyim, çok cesaretliyim ve gözü karayım. Bence hayatta gerçekten bir şeyi çok istiyorsanız pozitif
düşünmek gerekiyor. Ben çok inanarak geldim ve Allah’a şükürler olsun, doğruinsanlarla karşılaştım.
ERMENİ BİR KIZI CANLANDIRDIM
‘Kervan 1995’ adlı filmde rol aldınız. Ne zaman giriyor vizyona?
Çıkış tarihimiz ertelendi, Nisan’da vizyona girecek sanırım. Ermeni kafilesinin göç hikâyesini anlatıyor. Ben de Ermeni bir kızı canlandırıyorum. Kadroya nasıl dâhil oldun?
Filmin yönetmeni aynı zamanda yapımcısı İsmail Güneş, ‘Beyaz Show’a çıktığımda beni keşfetmiş. Birkaç dil de konuştuğumu görünce aradı beni. Filmde Ermenice konuşuyorum. Dört dil konuştuğum için aksanım ister istemez kayıyor. Benim için çok iyi bir tecrübeydi. Üç ay sürdü, büyük emek verildi. 7 farklı şehir gezildi. İlk sinema filmim ve ilk başrolüm. O yüzden bambaşka bir deneyimdi benim için. Yeni sezon için dizi projelerin var mı?
Teklifler geliyor ama şu ana kadar “Budur” diyeceğim bir karakter olmadı. İçime sinen ve gerçekten değecek, rolün hakkını vere vere oynayacağım bir şey istiyorum.