Yeni yöntemleri, ATM’leri değil, hırsızları patlattı

Patlama ihbarı polisi bir anda hareketlendirmişti. “Eyvah bomba!” diyerek hızla olay yerine yöneldiler. Ama bu patlama bir terör örgütünün saldırısı değildi. Peki, ATM nasıl patlatılmıştı? Dedektifler iz sürmeye başladı.

Şansımıza ne çıkarsa...

Fikret, Mustafa ve Mehmet üç yakın arkadaştı. Hayatlarını hırsızlık yaparak kazanıyorlardı. Polis onları yakalamaktan, onlar polisten kaçmaktan bıkmıştı artık. Bu defa işi büyütme kararı aldılar. “Şansımıza ne çıkarsa” diye girdikleri evde hırsızlığı bırakma kararı aldılar. Fikret, hayata geçirecekleri yeni eylemlerini internetten inceledi. “Patlatacağız çocuklar” deyip yeni eylemlerini anlattı.

ATM’LERİ HAVAYA UÇURACAĞIZ

Mustafa ve Mehmet heyecanla Fikret’i dinlediler. “Özel bir solisyon buldum. Bunlarla ATM’leri havaya uçurarak paraları alacağız. Öyle kırmak için boğuşmayacağız artık” diyerek nasıl yapacaklarını anlattı. Mustafa, “Biz de havaya uçmayalım abi” deyince soyguncuları gülme tuttu. Fikret, “Oğlum sanki yaptığımız hayır işi mi? Zaten biz doğuştan patlamışız” diye espri yaptı. Bu akşam ilk işlerini çıkacaklardı. Fikret ekibini motive etmişti.

BUGÜN YILBAŞI İSTANBUL EĞLENİYOR

İstanbul yeni yılı karşılamaya hazırlanıyordu. Hava soğuk ama Taksim Meydanı cıvıl cıvıldı. İstanbul polisi için gece mesaisi başlamıştı. Artık hava kararmıştı. Gece ekipleri görevi devralmıştı. İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü Hırsızlık Bürosu’nda görevli polis memuru Levent kendisine bir çay aldıktan sonra odasına geçti. Dosyalarını incelemeye başladı. Bu gecenin hareketli geçeceğinden habersizdi. Hırsızlar yola çıkmıştı bile.

PATLADI AMA KASA AÇILMAdı

Fikret, Mustafa ve Mehmet kiraladıkları otomobille Bayrampaşa’daki ATM’nin önüne geldiler. Ellerindeki levyeyle vurarak bankamatiği deldiler. Daha sonra ise otomobilin bagajındaki hortumla, ATM’nin içine özel bir solüsyon enjekte ettiler. Soyguncular banka çevresinden uzaklaşırken ATM’de patlama meydana geldi. Fikret hızla para kasasına baktı. Kasa açılmamıştı. Kırmaya çalıştılar ama başaramadılar. Mehmet deliye dönmüştü. “Şimdi polis gelecek, kaçın!” diye bağırmaya başladı. Üç hırsız hızla olay yerinden elleri boş olarak kaçtı.

Çete deliye döndü

Çete deliye dönmüştü. Nerdeyse Fikret’i öldüreceklerdi. “Bu mu senin yeni planın?” diye bağırmaya başladılar birbirlerine. Fikret şaşkındı. Çok emindi kasaların patlayacağından. Yeni yıl hırsızlar için kötü başlamıştı. İhbar üzerine polis memuru Levent, hızla olay yerine geçti. Polis patlama sesini duyunca terör saldırısı sanmıştı. Olayın hırsızlık girişimi olduğu anlaşılınca derin bir nefes aldılar. Levent ATM’yi inceledikten sonra şubeye gerdi döndü. Bakalım parmak izleri hangi hırsızlara tutacaktı.

BU DEFA DUVARI DELDİLER

Başarısız soygun girişiminin ardından 21 gün geçmişti. Yeni bir soygun zamanı gelmişti. Paraları tükenmişti. 23 Ocak akşamı Bahçelievler’de bulunan ATM’ye saldırıya geçtiler. Mustafa banka duvarını deldi. Fikret ve Mehmet içeriye girdi. Yanlarındaki, özel makineyle bankamatiğin arka kasa zırhını kesen soyguncular, para haznesindeki 367 bin lirayı alarak kaçtılar. Bu soygun üç hırsızın barışmasını sağladı. Benzer bir soygun da 15 Şubat’ta meydana geldi. Şüpheliler bir PTT şubesine girerek, içerideki 15 bin lira ve 2 tabancayı alarak kaçtı.

Parmak izleri ele verdi

Levent dikkatlice kamera kayıtlarını inceledi. “Yılbaşı gecesindeki hırsızlar bunlar” dedi. Üç olayı da aynı isimler yapmıştı. Parmak izleri de tutuyordu. Arşivine göz gezdirdi. Daha önceden kayıtları olan isimlerdi bunlar. Levent daha önce de yakalamıştı Fikret’i. Zaaflarını çok iyi biliyordu. “Kız arkadaşı Ebru’yu görmeden duramaz bu” diyerek kızı izlemeye başladılar.

Adım adım takip

Ebru bir tekstil firmasında çalışıyordu. Pazar günleri izinliydi ve o gün günlerden pazardı. Buluşma ihtimalleri olabilirdi. Levent ve Kenan kızın adım adım peşindeydi. Yanılmadılar. Ebru bir AVM’deki restorana oturmuştu. Beklemedeydi. Levent’te hemen arka masasına oturdu. 10 dakika sonda beklenen kişi geldi. Fikret’in mutluluğu yüzünden okunuyordu.

Ebru’ya sarıldı. Rahat görünüyordu.

Üçü de adalete teslİm edildi

Kenan gülerek, "Bırak otursunlar 10 dakika. Birazdan bozarız beyfendinin keyfini" dedi. 4 polis daha takviye olarak gelmişti. İstanbul polisi işini şansa bırakmazdı. “Haydi bakalım” dedi Levent ve Kenan, Fikret’in masasına geldiler. Kimliklerini göstererek, “Fikret bizimle geliyorsun” diyerek koluna girdiler. Ebru şoke olmuştu. Ne olduğunu anlamamıştı. Aynı gün içinde Mustafa ve Mehmet de yakalanarak adalete teslim edildiler.