Yeğenini kaçırıp ağabeyinden fidye istedi

Suriye’deki Esad zulmünden kaçarak Türkiye’ye sığınmışlardı. İstanbul’da kendilerine yeni bir hayat kurmuşlardı. Ailenin en küçüğü olan 4 yaşındaki A.Bdiwi'nin en büyük isteği bir bisikletti.

Bdiwi ailesi Suriye’deki iç savaşta birçok yakınını kaybetmişti. Esad zulmü aralıksız sürüyordu. Yaşamak için onlara kucak açan tek ülke Türkiye’ydi. Ahmad Bdiwi 2013 yılında eşini ve çocuklarını alarak Türkiye’ye geldi. Bir süre kampta kaldıktan sonra İstanbul Sultangazi’ye yerleştiler. Artık, 'her an ölebiliriz' korkusu yaşamıyorlardı.

TÜRKİYE ONLARIN YENİ VATANI

Ahmad Bdiwi bir tekstil atölyesinde eşi ve diğer çocuğu da başka bir işyerinde çalışıyordu. Ayda 3 bin TL gelirle yaşamlarını sürdürüyorlardı. Mutlulardı. Türkiye onların yeni vatanıydı. 4 yaşındaki A. BdiwiAilenin neşe kaynağıydı. Amca Safyan ise zaman zaman gelerek küçük yeğenini seviyordu. Ama mutlu giden hayatları bir anda yerini korkuya bırakacaktı. 
AĞABEY BİN TL VERSENE
Safyan B. ağabeyi Ahmad Bdiwi’den bin TL borç para istedi. “Bende yok Safyan nerden bulurum o kadar parayı” deyince ortalık gerilmişti. Safyan ısrar etti. İki kardeş arası biranda bozulmuştu. “Sende para var bana vermiyorsun” diye bağırdı Safyan. Sinirle evi terk etti. Ahmad, “Bıktım artık bundan” diyerek kardeşinin bu hareketine üzüldü. 
YEĞENİ İÇİN GECEKONDU KİRALADI
Safyan B. deliye dönmüştü. “Görürsün bak o parayı nasıl vereceksin” diye geçirdi içinden. Kahvede oyun oynadığı arkadaşlarına hain planını anlattı. “Yeğenimi kaçıracağız. Bana yardım ederseniz size 2 bin TL vereceğim” dedi. Kabul etmişlerdi. Safyan hemen Sultangazi’nin en ücra köşesindeki bir mahallede gecekondu kiraladı. Plan başlamıştı. 
GEL BİSİKLET ALALIM
A.Bdiwi kapının önünde top oynuyordu. Küçük çocuğun mutluydu. Birazdan annesi çağıracak ve yemeğini yiyecekti. Amcası Safyan yanına gelerek seslendi:” Gel sana bisiklet alacağım. Hadi gidelim” dedi. A. amcasını çok seviyordu. Koşarak kucağına atladı. Ne de olsa en çok istediği şeye yani bisiklete kavuşacaktı. Annesi dışarı baktığında çocuğu ortalarda yoktu. Bdiwi ailesi küçük çocuklarını aramaya başladı. 
25 BİN TL VERMEZSEN ÇOCUK ÖLÜR 
Ahmad Bdiwi’nin telefonu çaldı. Heyecanla açtı. Arayan kişi, “Çocuğun elimizde. 25 bin TL getirmezsen öldürürüz” dedikten sonra telefonu kapattı. Hemen en yakın karakola giderek olayı bildirdiler. Bu karakol polisinin çözeceği bir konu değildi. Hemen  Asayiş Şube Müdürlüğü Gasp Büro polislerine haber verildi. Talihsiz çocuğu bulma görevi Gasp Büro'ya bağlı Rehine Kurtarma ve Müzakere Timi’ne verilmişti. 
AMCAYLA KAMERADA
Komiser Cemalettin Demirci hemen bir ekibini çevredeki kameraları toplamaya yolladı. Bayrama 3 gün var. Polis çocuğu bularak aileye bayram hediyesi vermeye kararlıydı. Polisler çevredeki kameraları incelemeye başlamıştı bile. Polis 
memuru Levent’in gözüne bir görüntü takıldı. A.Bdiwi amcası Safyan B. ile yürüyordu. Bu çocuğun son görüntüsüydü. Kaçıran amcaydı. Komiser Cemalettin bu bilginin aileyle paylaşılmaması talimatını verdi. 
PARAYI ALIRLARSA ÇOCUĞU ÖLDÜREBİLİRLER
Fidyeciler yine arayacaklarını söylemişlerdi acılı babaya. 4 saatte bir arayıp parayı ne yaptığını soruyorlardı. Parayı alırlarsa çocuğu öldürebilirlerdi. Cemalettin ve ekibi “parayı kesinlikle bırakmayın” diyerek aileyi uyardı. Etrafta 
8 ankesörlü telefon tespit etmişti deneyimli polisler. Her birinde 3 polisin bulunduğu 8 ekip ankesörlü telefonların etrafını sardı. Fidyeci amca ve adamları mutlaka geleceklerdi. Polisler bunu daha önce tecrübe etmişlerdi. 
15 BİN TL’YE DÜŞTÜK
Polisler Salih ve Ercan da babanın yanında gelecek telefonu bekliyorlardı. 2 gün olmuştu A. kaybolalı. Bilinmeyen bir numara babayı arıyordu. Heyecanla açtı Ahmad. Fidyeciler 25 bin TL’den 15 bin TL’ye kadar düşmüştü. 7.nolu ankesörde bulunan polis Aydın komiser Cemalettin’i arayarak amcanın geldiğini söyledi. İşte şimdi operasyon başlıyordu. “Alın onları gözaltına” dedi.
KALDIRIN ELLERİ POLİS
Muhammet R. telefonda beklerken amca Safyan B. ise dışarıda sigara içiyordu. Polisler silahını çekerek, “Kaldırın elleri polis” diye bağırdılar. Fidyeciler şok olmuştu. Polis hızlı davranmalıydı. Çocuğu bir şey yapabilirlerdi. Yeğeninin yanında birinin beklediğini söyleyerek evin adresini verdi. 
SAĞ SALİM KUCAĞIMA ALMAK İSTİYORUM
Cemalettin ve ekibi Gayrettepe’den hızla Sultangazi’ye doğru yola çıktılar. 40 saat olmuştu çocuk kaybolalı. Bayrama 2 gün kala kötü bir olay karşılaşmaktan korkuyorlardı. Akıllarına hep Beratcan geliyordu. Gasp Büro Amiri Hüseyin de “O aileye bayram hediye verin arkadaşlar” diyerek ekibini motive etti. Cemalettin yol boyunca düşünceliydi. Direnirler mi diye düşünüyordu. Tek derdi A.Bdiwi sağ salim kucağına almaktı. 
BABA AMCAM NEREDE?
Ekipler siren çalarak yarım saat içinde verilen adrese geldiler. Bir başka ekipte babayı olay yerine getirdi. “Aç polis” diyerek içere girdiler. Hemen Mustafa Mahfuz isimli kişi gözaltın alındı. A. içeride uslu uslu oturuyordu. Babasını karşısında görünce "amcam bana bisiklet alacaktı. Amcam nerede?" diye sordu. Polisler gülmeye başladı. 
BİR İŞİMİZ DAHA VAR
Rehine Kurtarma ve Müzakere Timi polislerinin mutluluğu gözlerinden okunuyordu. Bir çocuğun daha hayatını kurtarmışlardı. Ama geriye yapacakları bir şey daha kalmıştı. O da küçük çocuğu bir bisiklet hediye etmek. Hemen emniyete gelerek aralarında para topladılar. 
BU BİSİKLET SENİN
Bdiwi ailesini ertesi sabah emniyete davet ettiler. Başına neler geldiğinden habersiz  polislere gülücük dağıtıyordu. Cemalettin küçük çocuğu sarılarak “Bak bu senin” diyerek bisikleti verdi. A.Bdiwi sevinç çığlıkları attı... Polisler hatıra olsun diye A. ile fotoğraf çektirdiler. Kurtardıkları çocukları listesine bir yenisi daha eklenmişti. Cemalettin ve ekibi artık gönül rahatlığıyla bayram iznine çıkabilirdi.