neslihandolar@gmail.com
Sayın Dr. Neslihan Dolar
CİLDİM SARKIYOR, SAÇLARIM DÖKÜLÜYOR, TIRNAKLARIM KIRILIYOR
45 yaşındayım. Özellikle 40 yaşını geçtikten sonra daha da hızla cildimde sarkmalar başladı. Tırnaklarım kırılıyor ve saçlarım seyreldi ve daha yavaş uzuyor. Aynaya baktığımda yorgun bir yüz görüyorum. Çoğu zaman aynaya bakmak bile istemiyorum. Cilt sarkmalarının kolajen eksikliği ile ilgili olduğunu okumuştum. Son günlerde sıklıkla duyduğumuz içilebilir kolajen bir işe yarar mı?
Sevgili Handan Hanım,
30 YAŞINDAN SONRA VÜCUTTA KOLAJEN ÜRETİMİ AZALIR
Kolajen, insan vücudunda en çok bulunan proteindir. Vücudun yapısal bütünlüğünü, cildin görünümünü ve yapısını etkileyen ana bileşenlerdendir. Temel görev olarak cildimizin sıkılığı ve elastikiyetinden sorumludur. Dolayısıyla da eksikliğinde ilk olarak cilt etkilenir. Başta derimiz, bağ dokumuz, tendon, eklem, tırnak, diş, saç ve kemiklerimiz olmak üzere göz dahil hemen her organın yapısında kolajen mevcuttur. Temel özelliği ise dokulara destek sağlamak, doku ya da organların canlı ve esnek kalmasına yardımcı olmaktır. Vücudumuzdaki kolajen ne yazık ki birçok temel yapı taşımız gibi yaş ile beraber azalmaktadır. Bu azalma 30 yaş sonrası yılda yüzde 2 gibi hızlı bir orandadır. Bu kayıp bazı dönemlerde çok daha hızlıdır. Yüzümüzde beliren ve geçmeyen bir yorgunluk görüntüsü, cilt sarkmaları, saç dökülmeleri, eklem ağrıları ve tırnakların kolay kırılması kolajen eksikliğimizi en kolay anlayabileceğimiz durumlardır.
Menopoz döneminde kolajen kaybı artar
Menopoz dönemi azalmanın en hızlı olduğu zamandır. Menopozun ilk 5 yılında kadınlar cilt kolajeninin yüzde 30 kadarını kaybederler. Bu dönemde kişinin başta kendi dikkatini çekecek şekilde artan hızlı yaşlanmanın ilk sebebi kolajen eksikliğidir. Kolajen, vücut tarafından sentezlenir yani endojen olarak üretilir. En az 16 çeşit kolajen vardır, ancak vücuttaki kolajenin yüzde 80-90’ı tip I, II ve III’ den oluşur. Tip I kolajen fibriller, çelikten daha güçlüdür. Kolajen kelimesi tutkal anlamına gelen Yunanca “kolla”dan türemiştir. Kolajen deriye kuvvet ve yapı verir ve ölü cilt hücrelerinin değiştirilmesinde rol oynar.
Güneş ışığı, sigara ve yüksek şeker tüketimi kolajen sentezini azaltır
Kolajen üretimi, iç yaşlanmanın bir parçası olarak yaşla birlikte azalır. Ayrıca ultraviyole ışınlara ve diğer çevresel faktörlere maruz kalma gibi dışsal yaşlanma ile de üretiminde azalma oluşur. Kolajen üretimine zarar veren kontrol edilebilir faktörler arasında güneşışığı, sigara ve yüksek şeker tüketimi bulunur. Birçok sağlık probleminin oluşmasında vücuttaki doğal kolajenin parçalanması ve tükenmesi önemli rol oynarkenkolajen aynı zamanda genç ve pürüzsüz bir cilde sahip olmamıza da yardımcı olur. Bu nedenle, ilave kolajen medikal ve kozmetik amaçlarla, vücudun dokularının iyileşmesi ve onarılmasına yardımcı olmak için giderek daha fazla kullanılmaktadır. Kolajen molekülleri ciltten emilemeyecek kadar büyük olduğu için sürülebilir değil içilebilir kolajenler tercih edlir. İçilebilir kolajenlerle yapılan bazı çalışmalar kırışıklıkları yüzde 50 azalttığı cilt elastikiyetin yüzde 30 artırdığı cilt nemini yüzde 10 artırdığı yönündedir. Yine kişideki kolajen miktarını yüzde 65 oranında artırmaktadır. Selülit görüntüsünün azalmasında, tırnak kırılmaları ve soyulmalarında da etkili bulunan içilebilir kolajen tırnakların daha çabuk uzamasını da kolaylaştırmaktadır. İçilebilir kolajenler bazı antioksidanlarla desteklenir. İçeriğinde akdeniz yosunu ve c vitamini içeren içilebilir kolajenler lifting etkisiyle cilt sarkmalarını önlerken hyaluronik asit ile desteklenen formları ilave nem kazandırma ve antaging özelliği bir arada barındırır. Yapılan klinik çalışmalar sonucu kolajen hidrolizatının; eklemleri hasardan koruduğu, eklemleri güçlendirdiği, romatizma gibi hastalıklarda ağrıyı azalttığı, kemik yoğunluğunu arttırdığı, saç kökü hücrelerinin keratin oluşturmasını sağlayarak daha sağlıklı saç yapısı sağladığını da göstermiştir.
Sorularınızı instagram/drneslihandolar ve neslihandolar@gmail.com hesabına gönderebilirsiniz.