Tedavide başarının şartı hijyen

Yrd. Doç. Dr. Mehmet Emin Güneş

memgunes@hotmail.com

Sevgili okurlarım,

Bu hafta sizlerle anal bölgenin sevimsiz hastalıklarından olan “perianal fistül” hakkında bilgi vermek istiyorum. İlk önce fistül ne demek onu açıklayalım. İki vücut bölgesi arasında normalde olmaması gereken bir bağlantının (tünelin ve ya kanalın) oluşmasına fistül denir. Makat içindeki bağırsak bölümüyle deri arasında normal dışı bir bağlantının oluşmasına ise “makat fistülü” veya tıbbi deyimi ile ‘’perianal fistül’’, “anorektal fistül” veya “anal fistül” adı verilir. Neredeyse olguların tümünde, geçmişte olan bir apse sonucunda oluşan makat fistülü, apsenin geliştiği salgı beziyle apsenin boşaldığı cildi birbirine bağlayan tünel gibi küçük bir kanaldır.

Ne sıklıkta görülür?

Makat fistülü her 10 bin kişiden birinde görülür. Erkeklerde kadınlara oranla 2 ila 7 kat daha sık görülür. Makat fistülü 20-60 yaş aralığında ve ortalama 40 yaş civarında görülür.

Nasıl oluşur?

Mide ve bağırsak sisteminin en son bölümünü oluşturan makat bölgesinin etrafında iki adet kas tabakası yer alır. Dış kas tabakası, dışkıyı tutma işlevini sağlayan çizgili veya istemli kas liflerinden oluşur. İç kas tabakasıysa, düz veya istemsiz kas liflerinden oluşur ve kişi bu lifleri kontrol edemez. Her iki kas lifinin gaz ve dışkı tutma üzerinde ciddi etkileri vardır. Makat kanalının deriyle birleştiği yerdeyse kıl ve ter bezleri mevcuttur. Bu bezlerin görevi, makatın kayganlığını sağlamak ve dışkılama işlevini kolaylaştırmaktır. Bu bezlerin iltihaplanması sonrasında bağırsakla cilt arasında bir tünel gelişir ki buna “makat fistülü” adı verilir. Olguların yüzde 80’i bu nedenle oluşmaktadır.

Hangi hastalıklar makat fistülüne neden olur?

- Makat apsesi,

- Makat çatlağı,

- Crohn hastalığı,

- AİDS gibi bazı enfeksiyonlar,

- Makat kanseri,

- Makat kanseri ve ya prostat kanseri tedavi sonrası Işın tedavisine (radyoterapi).

- Belirtileri nelerdir?

- Tekrarlayan makat apseleri,

- Makatta şişlik,

- Bağırsak hareketleri ve gaz çıkartmanın ağrılı olması,

- Makattan kan gelmesi,

- Makattan sarı renkli ve bazen kanlı ve kötü kokulu akıntı gelmesi,

- Makat etrafında pişik şeklinde egzama gelişmesi,

- Ateş, titreme ve halsizlik gibi enfeksiyon belirtileri olması.

Tanı ve tedavisi neden sorunludur?

Makat fistülü hastalığının tedavi başarısı bakım ve hijyen kurallarına bağlıdır. Ameliyat sonrası nüks (yüzde 10 oranında) oranlarının yüksek olmasında ameliyat sonrasında temizliğe iyi riayet edilmemesinin rolü büyüktür. Bunun yanı sıra ameliyat sırasında dış makat kası adı verilen dışkı tutma kasının yaralanma olasılığı da bu ameliyatın dikkat gerektiren en önemli bölümüdür. Öyle ki bu durum dışkı tutamama (yüzde 10 oranında) ile sonuçlanır ve düzeltilebilmesi çok güç bir durumdur.

Makat fistülü’nün tanısı nasıl konulur?

1. Manyetik rezonans görüntüleme (MRG),

2. Endoskopik ultrasonografi, 

3. İlaçlı fistül grafisi,

4. Endoskopi.

Makat fistülünün tedavisinde ana prensipler nelerdir?

Tedavideki ana ilke bağırsakla deri arasında gelişmiş olan tüneli(fistül) ortadan kaldırmaktır.  Ameliyatsız teknikler de mevcuttur ancak cerrahide başarı şansı yüksektir. Genellikle fistülün iç ve dış ağızlarını birleştiren bir kesiyle cerrahi yöntem uygulanır. Sonrasında temizlik ve bakıma azami dikkat edilir.

Makat fistülü tedavi edilmezse ne olur?

1. Vücutta sürekli bir enfeksiyon odağı barındırarak diğer organların enfeksiyon riski taşımasına yol açar. Dönem dönem halsizlik, terleme, eklem ağrıları vb. yakınmalara neden olabilir.

2. Basit bir makat fistülü tedavi edilmediğinde makat kaslarını ve leğen kemiği (pelvik taban) kaslarını tutarak, hem tedavisi çok daha güç bir duruma gelir, hem de tedaviye rağmen nüks oranı çok artar.

3. Makat fistülü hastalığı 8-10 yıldan uzun süre devam ederse, fistül olan bölgede oluşan tahribat sonucu nadiren makat kanseri gelişebilir.

Ve unutmayalım ki, bazen zaman hiçbir şeyin farkında olmadan o kadar hızlı akar ki, geçmişe, sevdiklerinize özlem duyarsınız. Ne yaşamı ne yaşamak istediklerinizi ertelemeyin. Geçmişe gözyaşı akıtmak istemiyorsanız, özlemek değil özlenen olmak istiyorsanız, içinizdeki suskunluğa son verin ve hayallerinizin peşinden koşun. Koşun ki, arkanızda keşkeler bırakmayın. Yüreğinize söz geçiremiyor musunuz? Varsın geçmesin… Akıl sizi engellese de kimi zaman da yüreğinizin götürdüğü yere gidin. Pişman olmayacaksınız. Çünkü gönül asla yalan söylemez. Sağlıkla kalın...