Taksim'de sabahlamak hiç bu kadar sessiz olmamıştı

UYGAR TAYLAN

uygartaylan@gmail.com

Artık gençler Taksim’e sadece eğlenmek için değil ders çalışmak için de gidiyor. Üniversiteye hazırlananlar, finallere çalışanlar, yüksek lisans öğrencileri, tez yazanlar, gazeteciler, avukatlar... Kimi sınavlara hazırlanıyor kimi sadece bir bardak sıcak çay içip kitap okuyor. Hepsinin ortak amacı Taksim’in en sessiz yeri Atatürk Kütüphanesi’nde sayfalar arasında gezinmek... Şehir dışından gelip de otel parası vermemek için kütüphanede sabahlayanlar bile var. İşte 7/24 açık olan Atatürk Kütüphanesi’nin ve gece sakinlerinin hikâyeleri…

Atatürk Kitaplığı 2014 Eylül ayından beri okurlara 7/24 hizmet veriyor. Hal böyle olunca kütüphanenin önünde gece gündüz kuyruklar oluşuyor. Nüfus cüzdanı veya ehliyetle herkesin içeri girebilmesi mümkün. Güvenlikten verilen giriş kartındaki numarayla içeride oturacağınız masa önceden belirleniyor. İki katlı kütüphanenin nefis Boğaz manzarasına bakan üst katı genelde oldukça kalabalık… Yuvarlak masalar ve masanın üzerinde oturacak kişi sayısı kadar priz ve kablosuz internet bulunuyor. İçerinin popülasyonu sınav dönemine göre değişse de genelini YGS’ye hazırlanan liseliler oluşturuyor. Alt kattaysa uzun masaların yanı sıra eski gazetelerde araştırma yapanlar için piramit şeklinde rahleler bulunuyor. Altıgen yapıya sahip kütüphanenin mimarıysa dönemin Frank Llyod Wright’ı olarak gösterilen Türk Mimar Sedad Hakkı Eldem. Cumhuriyetin 50. yılı anısına Koç Vakfı tarafından yaptırılan kitaplık 1981 yılında Belediye tarafından hizmete açılmış. Osman Nuri Ergin, Muallim Cevdet, Fahrettin Kerim Gökay, İsmail Habib Sevük, Kemal Salih Sel ve Muhsin Ertuğrul gibi hayırseverlerin bağışlarının bulunduğu zengin koleksiyona sahip kütüphane bugün yaklaşık 250 bin kitaplık zengin bir arşive sahip. Kütüphanenin en büyük özelliğiyse sabaha kadar açık olması. Biz de Atatürk Kitaplığında bir gece geçirdik ve hem Kütüphane Müdürü Ramazan Minder’le hem de kütüphanenin gece 

sakinleriyle konuştuk. 

KÜTÜPHANE MÜDÜRÜ RAMAZAN MİNDER: 

Kütüphanemiz özellikle Osmanlıca süreli yayınlar, gazete ve dergi açısından oldukça zengin. El yazmaları, Sal Nağmeler, haritalar, Osmanlıca matbu kitaplar ve yabancı kitaplar olmak üzere çok çeşitli kaynaklarımız var. Araştırmacılar en çok Osmanlıca gazete ve dergilerden yararlanıyor. Arşivimizi sürekli zenginleştirip “nadir eser” alımı da yapıyoruz. Sahaflardan, koleksiyonerlerden ve müzayedelerden, el yazması kitaplar, haritalar, kartpostallar, Osmanlıca Matbu kitaplar, yabancı nadir kitaplar, İstanbul’la ilgili gravürler, albümler gibi nitelikli eserler alıp kütüphane koleksiyonumuza katıyoruz. Dolayısıyla nitelik olarak da Türkiye’deki kütüphanelerden çok öne geçen koleksiyon çeşitliliğine sahibiz. Koleksiyonlarımızı aynı zamanda dijital ortama aktarıp internet ortamında da okuyucuların hizmetine sunuyoruz.  

7/24 UYGULAMASI 

Atatürk kitaplığı konum olarak İstanbul’un çok merkezi bir yerinde bulunuyor. Taksim zaten günün 24 saati çok canlı, ulaşım açısından çok elverişli bir nokta. Okuyucularımızdan gelen talep üzerine radikal bir karar alarak kütüphanemizi 24 saat açmaya karar verdik. Resmi ve dini tatiller haricinde kütüphanemiz 7/24 açık. Halk kütüphanesi olarak bu anlamda bir ilki başlattık. Ayrıca okuyucularımızın güvenliği nedeniyle saat 00.00-06.00 saatleri arası dışarıdan ziyaretçi almıyoruz. 

Yusuf  Altınok (27)

Bir araştırma şirketinde  istatistikçi olarak çalışıyorum. Aynı zamanda Marmara Üniversitesi’nde de İstatistik Yüksek Lisansı’na devam ediyorum. Kütüphaneyi sıkça kullanıyorum. Son zamanlarda kütüphanenin sabaha kadar açık olmasıyla ilgili afişler de asıldı, daha çok biliniyor şimdi. 24 saat açık bir kütüphane mükemmel bir imkân! Çalışma ortamımız olduğu için ve zamanımız burada geçtiği için haliyle aramızda duygusal bir bağ oluşuyor kütüphaneyle... 24 saat açık olması açısından çok fazla bir alternatifi yok. O anlamda burası önemli bir ihtiyacı karşılıyor. Merkezi ve ulaşımın kolay olması burayı cazip kılıyor. Çalışmak için tasarlanmış bir ortam insanın işini kolaylaştırıyor. Onun dışında kütüphanede olmak insanı çalışmaya teşvik ediyor. Evde dağılmak kolay. Final dönemlerinde biraz daha kalabalık oluyor. Ders çalışmak için insanlar kuyruğa giriyor. 7/24 uygulaması büyük şehirde yaşayan insanlar için önemli bir ihtiyaç. Bu tip kültürel etkinliklerin “sabah 8, akşam 5” gibi mesai saatleri arasına sıkıştırılması verimli değil. 

Ayrıca kütüphanedeki arkadaşların hoşlandığını düşündüğüm başka bir şey var burada. Belediyenin gece vakti çorba ikramı oluyor. Bunlar güzel şeyler...

Deniz Yılmaz (18)

YGS’ye hazırlanıyorum. Kütüphane dershaneme yakın. Ataköy’de oturuyorum. Dershaneden çıktıktan sonra bir de trafikte kalınca eve gittiğimde çok yorgun oluyorum. O yüzden doğrudan buraya gelince daha verimli çalışıyorum. Ev dışı ortamda çalışmak daha verimli oluyor. Ev rahatlığında 

çalışmak verimsiz bence. 

ÇAY VAR, TUVALET VAR, HEM DE SICAK...

Sabahattin Korkut (71)

Emekliyim, boş durmaktansa kitap okumak benim için daha faydalı. Ama tabii şunu da söylemem gerekir, ben İzmir’de yaşıyorum. Burada misafirim. Bu saatten sonra otel parası vermektense burada hem kütüphaneden faydalanıyorum hem de zaman geçiriyorum. Çayı var, tuvaleti var, sıcak... Bu şehirde misafir olduğum için gece geç vakitlere kadar geziyorum. O saatten sonra da otellerde gürültüden rahatsız oluyorum. Bu saatten sonra otele gitmenin bir anlamı yok. Ben kitap ayrımı yapmıyorum, herhangi bir şey alıyorum, ilgimi çekerse devam ediyorum. Mesela Tolstoy’un Anna Karennina’sı, Karamazov Kardeşler, Savaş ve Barış… Bu tip kitaplar okuyorum genelde. Bu kütüphaneden çok güzel faydalanıyorum. İnsanlara mesajım,  sokaklarda gezeceklerine gelsinler ve onlar da faydalansınlar. Burada bir şeyler öğrenmek çok güzel. Ne demişler “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum.’’

Feyza Keser(18)

Medipol Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nde okuyorum. Burada arkadaşımla kurul sınavıma çalışıyorum. Kütüphanenin 7/24 açık olması ve merkezi olmasından dolayı tercih ediyorum. Metroyla her yere de yakın. Atmosferi de güzel. Çünkü ders çalışırken sıkılabiliyor insan. Taksim çok güvenilir değildir aslında ama burası çok güvenli. Bugün ilk kez geldim, sabaha kadar çalışmayı düşünüyoruz. Yalnız otomatlardaki fiyatlar biraz daha düşük olabilir. Sonuçta biz öğrenciyiz, fiyatlar bence biraz fazla.