kenan.karci@aksam.com.tr
RIOT Games Türkiye Ülke Müdürü Bora Koçyiğit, e-sporun ülkemizdeki resmi konumunu şöyle özetledi: Türkiye olarak dünyadaki ilk e-spor federasyonuna sahip ülkeler arasına girdik. Avrupa’da ise ilkiz. Türkiye’nin Gençlik ve Spor Bakanlığı nezdinde böyle bir adım atması çok önemli. Bu adımın çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu adım, yeni neslin sporu, e-sporu çok daha ileri taşıyacaktır. Bakanlığımızın bu konudaki hassasiyeti bizleri çok memnun etti.
E Spor her geçen gün milyonlarca insanı etkisine alan bir manyetik dalga. Hepimizin hem aşina hem de yabancı olduğu bir konu. Elektronik oyunların profesyonel oyuncular tarafından belli organizasyonlar dahilinde, belli disiplin ve kurallara göre oynanması. Ülkemizde daha yeni yeni tanınıyor. Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş gibi kulüplerimizin oyuna dahil oldukları bir saha… Biz de bu sahada olup bitenleri 1907 Fenerbahçe E Spor takımının kaptanı Berke Demir’le konuştuk. Bir ummana daldık, bir kaç damla aldık. İlgi duyanların keyifle okuyacağı bir söyleşi çıktı ortaya…
Bu işe nasıl başladın?
Biraz tesadüfen başladım. Babam bilgisayar mühendisi. Doğduğumdan beri evde bilgisayarla oynuyordum. Üniversite sırasında ara verdim. Sonra pek çok arkadaşımın takımlara ve turnuvalara katıldığını görünce ben de kendimi bu işin içinde buldum.
Siz bu oyunun hangi ksalmanındasınız, a, b,c?
Türkiye’de A sınfı bir oyuncuyum. Hep üst düzey takımlarda yer buluyorum.
Bu alanın en başarılısı Fenerbahçe mi?
Geçen sene öyleydi. Ama bu sene çeyrek finalde kaybettik. Ligimiz kış ve yaz sezonu olarak ayrılıyor. Şimdi yaz kısmı var. Hala son şampiyon olarak anılıyoruz. Asıl önemli olan yazın yapılan büyük final.
Bilgisayar oyunu söz konusu olunca aileler çocuklarını korumaya alıyor, siz ne tavsiye edersiniz?
Her aile evladını en iyi yerlerde görmek istiyor. Bana kalırsa bir şekilde kontrollü yürütülmeli. Ama ‘Ben bu alanda kendimi yetenekli görüyorum’ dediğinde de önüne taş konulmamalı. Olabildiğince desteklenmeli. Bütün alanlar için böyle. Sanatta, sporda.
Başarı için kriter ne?
İki önemli şey var. El göz koordinasyonu ve hızlı karar vermek. Bu ikisi ‘Yetenek’ diye tarif ettiğimiz şeyler. Bunlar çok iyi olan insanlar diğerlerine kıyasla bir anda sıyrılıyor.
Çok çalışarak iyi bir oyuncu olunmuyor yani?
Çok çalışmak çok önemli bir etmen. Yetenekli olsanız da çalışmadan bir işe yaramıyor.
Diğer sporlar gibi yorucu mu?
Tabii ki yorucu. Günümüzün çoğu antrenmanda geçiyor. Ama ben bu işi zevk aldığım için yapıyorum.
Kaç yaşına kadar yapabilir bir insan bunu?
Buna net cevap vermek mümkün değil. Bizim jenerasyonumuz ilk. Kimi 35’e kadar oynuyor. Ama genelinde 26’sında bırakıyorlar. İnsanların reflekslerinin zayıflamaya başladığı söyleniyor. Ama bana kalırsa çok büyük bir etmern değil. 30 yaşında oynayanlar var.
Anlattığınıza göre 40’ında yapılmaz?
Evet. 40 yaş çok fazla.
Maçlara nasıl hazırlanırsınız?
Bizim e sporda antrenman programı hafta hafta çıkartılıyor. Başka takımlarla anlaşıyoruz ve hazırlık maçı oynuyoruz.
Bu rakibin size tanıması açısından riskli olmuyor mu?
Risk ama saygı da var. Antrenman yaptığınız takım, rakiplerinize stratejinizi sızdırırsa o takımla bird aha antrenman yapmazsınız. İnternet ortamında yurt dışından takımlarla idman yapıyoruz.
Hocalar başarıda ne kadar etkili?
Şu anda bu işin eğitimcileri daha çok mental anlamda öğretiyorlar. Oyun öğretecek koç yok gibi. Çünkü oyunculuğu bırakıp, koçluk yapan insanlar yeni yeni mesleğe giriyor. Olgunlaşmamış bir mecra.
Başarılı bir oyuncu olmak için eğitime ihtiyaç var mı?
Bana kalırsa hiç ilgisi yok. Tamamen yeteneğe ve azme bağlı bir konu. İlkokul mezunu da oynayabilir. Ama tabii ki insan ilişkileri ve bazı şeyler devreye girince eğitim önemli. Ama zorunluluk yok.
Diğer sporlardan en önemli farkı ne?
Küçükken de farklı spor dallarında yer aldım. Bana kalırsa hiçbir spor dalından farkı yok. Takım oyunu gerekiyor. Bireysel özellikleriniz ve inisiyatif almanız gereken durumlar oluyor. Takım adına hareket ettiğin durumlar oluyor. En çok satrança benziyor. Orada nasıl kas gruplarının devreye girmediği, düşünce gücüne ihtiyaç olan durumlar varsa, burada da öyle.
Takımın neden önemli?
Aslında bu soru, ‘Neden Koreliler başarılı?’ sorusunun da cevabı. Yetenekli oyuncu dünya üzerinde çok var. Ama onların bu kadar başarılı olmasının sebebi uyumlu olmaları. Uyum ve disiplin önemli. Birlikte hareket etmek daha büyük fayda sağlıyor.
Sizde de bireysel ve takım istatistikleri tutuluyor mu?
Evet pek çok istatistik var, kayıt altına alınan.
Günde 8 saat idman
Kırmızı, sarı kart, ihraç var mı?
Kural ihlalleri oluyor. Bazı şeyleri yapmak yasak. Maç esnasında masadan kalkıp gitmek yasak. Bir oyuncu çok sinirlendi diye masadan kalkması yasak. Oyun içindeki karşısındaki adama hakaret ederse 5 ay ceza alabilir, ömür boyu men de alabilir. Yaptığı eyleme bağlı.
Bu cezaya kim karar veriyor?
Buna şirket Riot Games karar veriyor.
Kaç saat antrenman yapıyorsunuz?
Antrenmanımız bireysel ve takım antrenmanı olarak ikiye ayrılıyor. Takım antrenmanı günde 5-6 saat oluyor. Bireysel antrenman da kişiye bağlı ama 2-3 saat olabiliyor. Uyuyana kadar.
Çok yıpratıcı değil mi?
Her gün bu tempoda geçmiyor. Biraz kişiye bağlı. Hiç hazır hisetmeyen insan bütün saatlerini harcayabilir. Bazı oyuncular takım antrenmanını yeterli görüyor. Sosyal hayatımızı çok etkilemiyor. İstediğimiz zamanı yaratabiliyoruz. Boş günlerimiz de oluyor. Sezon çok uzun sürmüyor. Sezonun haricindeki zamanlar sıkıntı olmuyor.
Yılda 12 milyon kazanan var
Oyuncular ne kadar kazanıyor. Bu işin Neymar’ı kim ve aldığı ücret ne kadar?
Şöyle bir örnek vereyim. Çin’de bir oyuncu var. İsmi Uzi. Silah ismi. Bu oyuncunun senelik 4 milyon dolar (12 milyon TL) kazandığı söyleniyor. Çin’de en çok kazanan oyunculardan biri. Üst noktaları bu derecelerde. Bu inanılmaz bir ivmeyle artıyor. Futbolun yükselme süreci çok uzundu, bu 2-3 senede buraya geldi. Seneye bambaşka olabilir.
Tanınıyor musunuz? Sokakta imza isteyen oluyor mu?
Her sokağa çıktığımda açıkçası en az bir tanıyan çıkıyor. Gittiğin yere göre de değişiyor. Kilte benden daha küçük yaş grubu olduğu için beni küçükler daha çok tanıyor. Kardeşimi almaya okula gittiğimde beni hiç rahat bırakmıyorlar. Genel anlamda her gün tanınırlık artıyor.
Kaptanlık nasıl bir şey. Takıma etkisi nedir? Hangi kaptanı örnek alıyorsun?
Aslında işler kötü gittiğinde inisiyatif alan biri olarak kaptanı tanımlayabiliriz. Liderlik vasfıyla ilgili
Özel sevinç ritüelleriniz var mı, şöyle masadan kalkıp bir tur atabiliyor musunuz?
Bitene kadar oynuyoruz. Kimi takım grup kucaklaşması yapıyor. Eller ortaya konuluyor. Takımdan takıma değişiyor.
Size yurt dışından teklif geldi mi?
Geldi. 4 sene önce gelmişti. Avrupa’dan aldım. Her sene teklif aldım ama gitmedim. Çünkü eğitimim aksamaması için burada kaldım.
Siz yerli oyuncuların en iyisi misiniz?
En iyilerinden biriyim.