‘Sevgiliniz imitasyon ürün kullanıyorsa dikkat edin!’

MEHMET EMİN DEMİREZEN

emin.demirezen@aksam.com.tr

Yazar ve edebiyatçı kimliğiyle tanıdığımız Uğur Batı, uzun yıllar akademik olarak üzerinde çalıştığı dünyanın ilk nöropolitik kitabı ‘Sinaps’ ile karşımızda. Beynimizin ve kararlarımızın sıra dışı hikâyesini paylaştığı kitap için bir araya geldiğimiz Batı’yla henüz keşfedilecek onlarca şeyi olan, hakkında birçok sorunun cevapsız kaldığı beyni konuştuk

Tren istasyonundasınız. O gün mezun olmuş ve bunu kutlamaya giden 5 masum gencin hayatını kurtarmak için, hemen yanlarında küçük ve tatlı kızıyla birlikte duran bir babayı tren raylarına itmeniz gerekiyor. Karar vermek için 5 milisaniyeniz var. Verdiğiniz karar sizi kahraman mı yapar, yoksa cani mi? Uğur Batı yazdığı son kitabı Sinaps’ta bu sorunun cevabını araştırmalarla ortaya koyuyor. Sadece bunu değil, akıllı insanlar neden aptalca hatalar yapar, seçimlerinizde gerçekten özgür müsünüz gibi birçok konuda araştırma yapan Uğur Batı ile buluştuk. 

Bilimsel kitap yazmak zordur… Bu kitabı yazmaya nasıl karar verdiniz?

Artık herkes olayları sosyal medyadan takip ediyor. Bugün dünyada aktif sosyal medya kullanıcı sayısı 3 milyara yakın. Hayatımızı domine eden bu tip teknolojilerin yanında birilerine kitap okutmak son derece iddialı bir şey. Beyin üzerineyse uzun zamandır çalışıyorum. Beni pek çok insan yazar, edebiyatçı kimliğimle tanıyor. Ama ben aynı anda nöropsikoloji, nöroikna ve nöropazarlama üzerine çalışan bir akademisyenim. Kitap da bu birikimlerin sonucu. 

Kitabı yazdıktan sonra sizde değişen bir şeyler oldu mu? 

Sadece kitap sonrası değil, beyin bilim çalışmaya başladığım anda hayatım değişti. Farkındalık seviyem hat safhaya çıktı. Her şeyi sadece anlamaya değil, benimsemeye çalışıyorum. 

Madem o kadar araştırdınız; beynin en hızlı ve en verimli çalıştığı zaman hangisi?

En iyi sabah 07.00-10.00 saatleri arasında çalışır. Çünkü bu vakit öğrenme saatidir. Yemeklerden sonra uykuyla birlikte beynin odaklanması azalır. Beynin bir de ‘siesta’ dönemi vardır. Bu dönemlerde beyin az çalışır ve pek verimli olmaz. 

Dünya teknolojik olarak hızlı bir ilerliyor. Hayatımıza yavaş yavaş yapay zekâ robotlar giriyor…

Bu konuda çok kötümserim. Böyle gelişmelerin sonuçlarının Mad Max veya Terminatör gibi filmlerle bitmesi daha olası görünüyor.

“Sevgiliniz taklit ürün kullanıyorsa size aldatma potansiyeli daha yüksektir” demişsiniz.

Mesela arkadaşınız ya da sevgiliniz imitasyon ürün kullanıyorsa dikkat edin! Çünkü onun farklı alanlarda dürüst olmayan davranışlarıyla karşılaşmanız son derece olası. Sahte olmayan ürünleri kullanmak sizi dürüst yapmaz ama sahte ürün kullanmak dürüstlük eşiğinin aşılmasını ve gerçeği daha çok çarpıtma eğiliminin artmasını sağlar.  

‘GÜNÜN YÜZDE 98’İNİ OTOMATİK PİLOTTA YAŞIYORUZ’

Hayatta her şeyi anlayacağımız bir dönem gelecek mi?

Hayır, hep bir gizem olacak. Bu biraz da spiritüel görüş olacak ama ben olağanüstü bir kapasiteye sahip olan beynin sadece bu kapasitesi nedeniyle bile her şeyi anlayamayacağını düşünüyorum. Egoyu da bunun içine dahil edersek bu pek mümkün olmayacak. 

Karar verme noktasında bizi en çok etkileyen unsurlar ne?

Tüm veriler günün en az yüzde 98’inde otomatik pilotta yaşadığımızı ve bu şekilde karar verdiğimizi gösteriyor. Beyinin bir konfor sistemi var ve en kolay olanı kendisi tercih ediyor. Zor kararlar ancak iradeyle mümkün.

Aşk duygusallıktır. işin içine akıl girerse ne olur? Aşk ölür mü?

Mantıkla aşk olmaz. Kelimenin anlamına aykırı bu. Duygu devreden çıkıp akılla devam etseydi zaten adı aşk değil başka şey olurdu. Ama şunu da söyleyeyim, ne dersek diyelim aşk bir kalp macerasından ziyade beynin kimyasal aktivitesidir. Bunu da unutmamalı.