Ege Bölgesi’nin İzmir’den sonra en büyük ikinci şehri Manisa, ünü Türkiye’yi aşan şifalı mesir macunu, sultaniye üzümü, yeşilin binbir tonunu barındıran Spil Dağı, çiçeklerle bezenmiş sokakları ve şirin evleriyle mutlu yüzlerin beldesidir. 1923’te Saruhan adıyla vilayet olan şehir 1927'de Manisa adını almış. Yüzyıllar boyunca pek çok kültüre ev sahipliği yapmış olan bu Şehzadeler Beldesi, doğal güzellikleri, kaplıcaları, tarihi ve kültürel mirasıyla dikkatleri çeker. Evliya Çelebi’nin ilk görüşte Bursa’ya çok benzettiği Manisa için “Müzeyyen Şehir” yakıştırmasını da eklemeden geçmemek gerekir.Manisa, konumu itibariyla hem İç Anadolu hem de Ege Bölgesi’nin mutfak kültüründen etkilenmiştir. Daha çok et ve süt ürünleri kullanılsa da taze sebzelerin hatırı sayılır bir yeri vardır ve Manisa mutfağının önemli bir özelliğini oluşturur. Bunların yanı sıra, tarihi geçmişi ve aldığı göçlerin de etkileri olmuş, farklı yemek, lezzet ve tatları yöre mutfağına zenginlik katmıştır. Yöre mutfağında, Manisa kebabı, Şevketi bostan, enginar dolması, börülce tarator, simit ekmeği, zerdenin yanı sıra şehzadeler kenti olmasından dolayı şehzade tatlısının da her geçen gün şöhreti daha fazla yayılmaktadır. Manisa’nın mayalı hamurdan yapılmış haşhaşlı çöreği de meşhurdur. Bazı yörelerde haşhaşlı şekerpare denilse de Manisa’nın şehzade tatlısıdır.
Malzemeler: l 1 paket yumuşak margarin l 2 adet yumurta l 1 tüp vanilya aroması (veya toz vanilya) l 1 paket kabartma tozu l 1 su bardağı irmik l ½ su bardağı pudra şekeri l 3,5 su bardağı un l 1 kase mavi haşhaş (üzeri için) l Bütün badem, ceviz ya da fındık (üzeri için)