sibel.ates@aksam.com.tr
AKUT Spor Kulübü Sualtı Branşı Sporcusu ve Serbest Dalış branşında Şampiyon Millî Sporcu Birgül Erken, ‘Tek Nefesle Sualtında bisikletle 60 metre katederek Guinness Dünya Rekoru kırdı. Rekorunu şehitlere ithaf eden sporcuyla konuştuk.
Başarınızı tebrik ederiz. Neler hissediyorsunuz?
Dünya Rekorunu yaklaşık 400 kişilik bir öğrenci grubu izledi. Gençlerin enerjisi beni çok etkiledi. Ünlü rekortmen Namık Ekin hocamızın elinden aldığım tescil belgesi ayrı bir onur kaynağımdı. Bu çok harika bir sahneydi. Ayrıca 18 Mart Şehitleri Anma ve Çanakkale Deniz zaferinin 103. yılında Çanakkaleli bir milli sporcu olarak büyüdüğüm bu topraklara adayacağım rekorun heyecanı içindeydim.
Rekorunuzu vatanı için feda edenlere adadınız. Neler hissediyorsunuz?
Bu rekoru şehitlerimize ithaf etmek benim için ayrıca bir gurur. Bu vatan için canlarını veren nice şehitlerimiz var. Çanakkale destanı burada yazıldı. Rekoru bugüne denk getirmek özellikle istediğim bir şeydi. Bu vatan uğruna canlarını feda edenlere borçlu olduklarımıza karşı bir nebzecik selam ve dualarımızın ulaşmış ulaşmasını diliyorum. Dilerim bu rekor sınır ötesindeki Mehmetçiklerimize de moral olur. Rabbim onlara gayret kuvvet versin...
Tam olarak ne yaptığınızı anlatır mısınız?
Sualtında tek nefesle bisikletle en uzun mesafeyi kat ederek dünya rekoru kırdım. Suyun altında bizler farklı bir spor yapıyoruz. Bu rekor az bilinen serbest dalışı tanıtmak anlamına da geliyor. Bu, daha fazla oksijensiz teneffüsle, daha fazla zor bir iş aslında. Biz bunu bilimsel olarak araştırdık ve 19 kat daha zor olduğunu tespit ettik. Şimdi dikey olarak suyun direncine karşı mücadele verdim.
Sonraki hedefiniz nedir?
Bu rekor beklediğimden de güzel bir ilgi gördü. 2018 sezonu daha yeni başlıyor. Bu şahane başlangıç bana moral oldu. Bu yıl içinde birçok dünya rekoru denemem ve ülkem adına yarışmalarım olacak. Tüm bu yolculuk için antrenman programımı yaptım. Uzun ve zorlu bir sezon başlıyor. Özellikle ülkem adına yarışırken dünya çapında kazanacağım başarılar için heyecan doluyum. Hem sportif gücüme, hem de projelerime güveniyorum. Kısacası benzersiz başarıların, orijinal fikirlerimi gerçekten benim gibi yüreğiyle karşılayan insanlara ulaştıracağına inancım sonsuz. Bunun için de evrenin adaletine güveniyorum.
Başarınızın sırrı nedir?
Çalışmak, disiplin, süreklilik, iyi bir ekip ve huzur. Gerçekten çok çalışıyorum. Her yaptığım çalışmayı bilimsel temellerle destekliyorum. Spor keyifli olduğu sürece sağlıklı ve güzel. Benim için havuzda ve denizde olmak büyük mutluluk. Spordan sonraki huzuru seviyorum. Antrenmanlarımın hiçbirinde risk almadım. Bedenen ve zihnen hazır olmadıkça gereksiz zorlamalara meydan vermedim. Sabırla ve dikkatle kendimi tanımak üzere tüm antrenman ayrıntılarını yazıyorum. Yaptığım tüm dinamik apnea antrenmanlarımın video kayıtlarını inceleyip yorumluyorum.
Bugüne kadar yol göstericiniz kimler ve neler oldu?
Benim yol göstericim en başta Mevlâna. Mesnevi vazgeçilmez kitabım. OSHO’yu, Robin Sharma’nın, Nasuh Mahruki’nin kitaplarını ve sporda otojenik antrenmanları anlatan bilimsel yayınları okuyorum. Sporcu sağlam karakterli olmazsa olmaz bence. Ruhunu beslemek için bir yol bulmalı. İnanç sisteminiz her ne olursa olsun bir şeye inanmak ve elindekilere şükretmeyi bilmek önemli.
Sualtı dünyasını anlatsanız bize neler söylersiniz?
Sessizliğin ve huzurun, özgürlüğün ve sonsuzluk duygusunun olduğu yer benim için sualtı. Bu bir tutku. Gücünü bu büyük sevdadan aldığım doğrudur. Kaptan Cousteau’dan etkilenen tek kanallı televizyonun çocuklarıyız. Sualtının gizemli dünyasını seven insanların bildiği gibi bu sualtı ayrı bir âlem adeta.
Sualtında yaşam imkânı sunulsa yeryüzünü mü sualtını mı tercih ederdiniz?
Sudan vazgeçemem. Yüksek dağlarda, oksijeni bol şelaleler arasında ama denize çok yakın bir doğada yaşamak isterdim. Masmavi berrak bir suda dalmak isterim. Şifalı suların yanı başında ve derinliklere kolay ulaşabileceğim bir doğada olmak harika olur.
Karaya çıkınca sudan çıkmış balığa dönüyor musunuz?
Kesinlikle öyle hissediyorum. İki gün suya girmesem kötü hissediyorum. Suyun iyileştirici bir özelliği var.
YÜZMEYİ BİLE BİLMİYORUZ
Gençlere, ailelere sporu teşvik etmek için neler önerirsiniz?
Spor yaşam kalitemizi artıran ve bizi her anlamda güçlendiren bir şey. Uzun vadede toplumsal barışın teminatı. Sağlıklı nesiller yetiştirmek için herkesin spor yapabilmesini dilerim. Türkiye yalnızca güreşte değil, serbest dalışta da kendini ispat etmeli. Yalnız halterde değil, yüzmede de dünya çapında sporcular yetiştirmeli. Sadece futbola, basketbola para dökmek yerinde sporun her dalında alt yapıya ve sahadaki elit sporculara bütçe ayırmalı. Bana göre millî eğitimin müfredatı içinde en başta olması gereken şey küçük yaşlarda çocuklarımıza üç temel spor dalının öğretilmesi olmalı. Yüzme, jimnastik ve atletizm. Üç tarafı denizlerle çevrili sahil şeridine sahibiz. Ne yazık ki denizlerin hakkını veremiyoruz. Yüzmeyi bile doğru dürüst bilmediğimiz için dalış sporunun olağanüstü olduğunu düşünenler çoğunlukta ve korkularına yenik düşüyorlar. Serbest Dalış branşının görünür olmaya ihtiyacı var. Toplumsal bilinç oluşturmak adına çaba göstermeliyiz.