Pazar alışverişinden ailece hırsız avına

ÖZKAN TAMİRAK

ozkantamirak@gmail.com twitter: @OzkanTamirak

AYAKKABI MAĞAZASI SOYULDU

Polisler sabah kahvaltısını bitirmiş işlerine dönmüştü. Arayan Fatih Emniyetiydi. Bir iş yeri soyulmuştu bilgisini vermişti.  A.E.’ye ait ayakkabı mağazasına giren hırsızlar içerideki 472 bin doları çalarak kayıplara karışmıştı. Büyük bir hırsızlık olayıydı. Asayiş Şube Müdürlüğü Hırsızlık Büroda görevli polis memurları Ferhat, Özgür ve Ender hemen olay yerine gittiler.

PLAKA YOK

Mağazaya giren kar maskeli 4 kişi kepenkleri kırdıktan sonra çekmecedeki paraları alarak kaçmışlardı. Bu kamera kayıtlarında net olarak görülüyordu. Polisler kamera kayıtlarını alarak şubeye geri döndüler. Ferhat dikkatlice görüntüleri izliyordu. Hırsızların geldiği araç görünüyordu ama plakası yoktu. Genelde hırsızlar bu tür olaylarda ya 

çalıntı plaka ya da hiç plaka kullanmıyordu. Ferhat buna hiç şaşırmamıştı.

AYNI ARAÇTAN 120 TANE BULUNDU

Ferhat görüntülerde Toyota marka aracın sol ön lastiğinin jantının olmadığını bir kenara not etti. Bu belki önemli bir detay olabilirdi. Bu arada meslektaşı Aydın İstanbul’daki 1996 model Toyota araçların sayısını çıkarttı. 120 tane vardı. Ellerindeki bilgilerle toplantı odasına geçtiler. Hırsızlık Büro Amiri bu 120 araca tek tek bakılması talimatını verdi. Ama öncelik soygun mahallesindeki araçlardı.

SOL ÖN JANTI OLMAYAN ARAÇ ARANIYOR

Araç sahiplerinin listesi çıktıktan sonra polisler tek tek adreslere dağıldı. Sol ön jantı olmayan bir araç arıyorlardı. Bu onları hırsızlara götürecekti. Deneyimli hırsızlık masası polisleri araç sahiplerine tek tek gidilerek, "bir kaza oldu, vurdu kaçtı, bisikletimi ezdi” gibi bahaneler söyleyerek belli etmeden aracın lastiklerini kontrol ettiler. Ama aradıkları araç şu ana kadar ortaya çıkmamıştı.

GÜZEL BİR KAHVALTI SONRA ALIŞVERİŞ

Yorucu bir hafta geçmişti. Ferhat sabah camdan baktığında güneşli havayı görünce çok mutlu oldu. Bugün izinliydi. Eşine zaman ayıracaktı. Ama önce evin ihtiyaçları alınacak sonra da beraber yemeğe gideceklerdi. Ferhat güzel bir Pazar günü için kafasında planlarını yapmıştı. Kendi elleriyle eşine kahvaltı hazırladı. Gece geç saatlere kadar çalışıyordu. İzin günü onun için çok önemliydi.

EŞİYLE MARKETE GİTTİ

Öğlen 13.00 gibi eşiyle markete gitmek için yola çıktılar. Bir gün evde olduğu için market alışverişinde eşine yardımcı olmayı çok seviyordu Ferhat. 45 dakika süren alışverişin ardından yürüyerek eve doğru yola çıktılar. Bu arada önünde bir araç durdu. Sol ön jant kapağı yoktu. Bu 4 gündür aradıkları araç olabilir miydi? Heyecanlandı. İzinlide olsa o bir polisti.

BİN TAKSİYE BİR YERE UĞRAYACAĞIZ

Eşi, “Ne oluyor Ferhat?” demeye kalmadan “bin arabaya bir yere uğramamız gerekti” diyerek bir taksi çevirdi. Eşi binmeden taksiciye çaktırmadan “Şu öndeki aracı takip et ben polisim” dedi. Eşi de şaşırmıştı.  Ellerinde alışveriş poşetleri. Acaba Ferhat bir sürpriz mi yapacaktı ona. Taksi Ferhat’ın söylediği aracın hemen arkasındaydı.

BULDUM O ARACI HEMEN GELİN

10 kilometre sonra araç bir yerde park etti. Ferhat hızla taksiden inerek aracın fotoğrafını çekerek emniyete yolladı. 

“O aracı buldum yardıma gelin” mesajı attı. Eşine durumu anlatmak zorunda kaldı. O polis eşiydi. Anlayışla karşıladı. Bir kenardan  aracı göz hapsine aldı Ferhat. 20 dakika sona ekip arkadaşları yanındaydı.

HEPSİ YAKALANDI

1 saat sonra Z.A. araca gelince polisler operasyona başladı. Ferhat eşini bir taksiye bindirerek evine gönderdi. Çünkü operasyon genişliyordu. A.’nın yakalanmasıyla diğer şüphelilerinde yerleri tespit edildi. Ü.Ç., R.G., S.K.’da yakalandı. Teknik çalışmalarda şüphelilerin hepsi soygundan saatlerce önce bir araya gelip plan yapıp ayrıldıkları belirlendi. Z.A.’nın soygundan bir gün sonra eşine lüks bir otomobil aldığı da tespit edildi.

SIRA GÖNÜL ALMA OPERASYONUNDA

Operasyon başarıyla bitmişti. Ama Ferhat için bitmemişti. Çünkü daha eve gidip eşinin gönlünü alma operasyonunu başarıyla bitirmesi gerekiyordu. Ama bu pek kolay olacak gibi değildi. Bir akşam yemeği durumu kurtarmaya yetmeye bilir…