Onlar konuşurken siz neredeydiniz?

ONUR AKBAŞ
onurakbastde@gmail.com

Hepimiz teoride eleştirinin 'bir şeyi hem olumlu hem de olumsuz yönleriyle değerlendirmek' olduğunu biliriz de bunu pek azımız pratiğe dökeriz. Eleştiriyi karşı tarafı mağlup etmek için kullandığımızdan meselenin dününe bugününe bakmayız.  17 Aralık sürecinde sıklıkla ekranlarda gördüğümüz FETÖ yapılanmasını çok iyi bilen isimlerden birisi olan Nurettin Veren’in CNN Türk’te Didem Arslan Yılmaz’ın programındaki açıklamalara yapılan “önceden neredeydin bakiim sen” yollu analiz sentez harikası eleştirilerden(!) bahsediyorum. Efendim kendisi 2005 yılından bu yana hem konuştu hem yazdı. O, buralarda, bizim aramızdaydı hep. Ulusal Kanal’da, Kanal Türk’te o tarihlerde yaptığı konuşmalar da bir tık kadar yakınınızda. Meseleyi somutlaştırma adına bir arkadaşımın anlattığı bir olayı sizinle paylaşayım: “2005 yılında İzmir’de Nurettin Veren’in Kuşatma isimli kitabını sorduğumda bazı kitapçıların yüzüme ‘bizde ne gezer ulan o adamın kitapları’ diye bağırmaları hâlâ aklımdan çıkmıyor.” Sahi bu eleştiriyi yapanlar, Nurettin Veren gibiler ciddi bir sosyal dışlamayla karşı karşıyayken siz neredeydiniz?  O kitabı soranlar arasında mı yoksa kitap 

soranlara bağıranlar arasında mı? 

CNN TÜRK’ÜN TELEFONLARI 

Söz değerli Didem Arslan Yılmaz’dan açılmışken bu programlardan birinde telefonuyla 'oynadığı'na dönük eleştiriler pes dedirtti. Gerçi kendisi o sert üslubuyla bir açıklama yaptı ama ben onun yerinde olsam şöyle derdim: “Kardeşim bu alet sadece 'Pokemon' oynamaya yaramıyor. Daha dün bu alet üzerinden yapılan bir çağrı ile ülkenin kaderi değişti.” 

ELLERİNE ÇİÇEK Mİ VERSEYDİK ?

Ekran eleştirmenlerinden değerli biri, darbeyle ilgili çekilen ve meşhurlardan oluşan klibi hem müzik hem de yüz ifadeleri bakımından korkutucu bulduklarını ifade ediyorlar. Canım efendim, elin oğlu daha dün sirenli kliplerle halka korku salarken doğrudan teröristleri muhatap alan o yüzlerde güller açmasını beklememek gerek. 

GECEYLE İÇE YOLCULUK 

Gündemin boğucu ikliminden kurtulup kendi içsel yolculuğuna çıkmak isteyenler için Gece’nin 12 Ağustos 2016 tarihinde yayımlanan kısa film tadındaki klipini öneririm.