Mühendislik yerine yelkenliyi tercih ettik

MEHMET EMİN DEMİREZEN

emin.demirezen@aksam.com.tr

Son yıllarda Türkiye’de yelken sporuna ilgi artmaya devam ediyor. Ülkemiz adına olimpiyatlarda yarışan Deniz – Ateş Çınar kardeşler de bunun bir kanıtı… Son aylarda birbirinden zorlu yarışa katılan Fenerbahçe Doğuş Yelken Şubesi’nin sporcuları Deniz – Ateş Çınar kardeşlerle bir araya geldik, kardeşliğin spordaki önemini konuştuk. 

1995 yılında İzmir’de yelkenle tanıştınız ve daha sonradan İstanbul’a geldiniz. İstanbul ve İzmir hep kıyaslanır. Siz bu noktada nasıl bir kıyaslama yaparsınız?

Ateş Çınar: İzmir, Foçalıyız. 2007 yılında İstanbul’a geldik. Geçen yıl da Fenerbahçe Doğuş’a transfer olduk. İstanbul İzmir kıyaslanırsa İstanbul’daki imkânları maalesef ki İzmir’de yok! 

Deniz Çınar: İzmir’de rüzgâr olarak hava şartları daha güçlü. İzmir’in iklimi bu spora daha uygun diyebiliriz. Çünkü kış aylarında da çok rahat bir şekilde denize girebiliyoruz.

Kardeşsiniz… Kardeşleriniz anlaşması genelde pek mümkün olmaz ama siz bu birlikteliği nasıl sağlıyorsunuz?

Deniz: Biz, çocukluğumuzdan beri birlikteyiz. Yelkende farklı sınıflarda yarışıyorduk ama sonradan bir birliktelik sağladık. Evet, dediğiniz gibi tartışmalarımız oluyor ama birlikte yol aldığımız için genellikle hep birbirimize destek olarak bu durumu avantaja çeviriyoruz. Birbirimizi karşımıza almaktansa destek vermeyi yeğliyoruz.

Ateş: Normal hayatta tekne üzerinde iyi anlaştığımız kadar iyi anlaşmıyoruz aslında. Tekne çok farklı bir dünya. İkimizde başarılı olmak ve madalya kazanmak istediğimiz için birbirimize destek vermek zorundaymışız gibi hissediyoruz. 

YELKEN BİR YAŞAM BİÇİMİ

Sürekli deniz üstündesiniz. Denizi elbette seviyorsunuzdur ama nefret ettiğiniz durumlar hiç olmuyor mu?

Ateş: Biz tatillerimizde de yelkenli kiralayıp denize açılıyoruz. Çünkü biz yelkeni bir iş olarak görmüyoruz. Yelken bizim için bir yaşam biçimi. 

Aynı zamanda her birinizin ayrı bir mesleği de var. Ama şimdi görüyorum ki o meslek seçimleriniz hobiniz işiniz de hobiniz hale gelmiş gibi…

Ateş: İkimiz de mühendislik okuduk. 22 yıldır yelken yapıyoruz. Üniversiteyi bitirirken bile 3 olimpiyata gittik. Bu yüzden de üniversite uzadı. Yelkende de olimpiyata gitmek çalıştığınız bir yerde müdürlüğe yükselmek gibi. İkisini yan yana koyduğumuzda yelkende daha iyi bir yerde olduğumuzu gördük ve bunu tercih ettik. 

Bu kadar yoğun bir temponun içinde çalışmalarınız devam ederken sosyal hayatınızı nasıl devam ettiriyorsunuz?

Ateş: Sosyal hayatımız diye bir şey yok. Arkadaşlarınızdan da zamanla yavaş yavaş kopuyorsunuz. Çünkü bizim tempomuza ayak uydurmak çok zor bu yüzden de arkadaşlıklar arasında elbette bir anlaşmazlık oluyor.

3 tarafı denizlerle çevirili bir ülkeyiz. Yelken sporu da çok fazla bilinmiyor… Neden sizce bu durumdayız?

Deniz: Yıllardır biz de bu durumu konuşuyoruz. “Biz nasıl buralara nasıl geldik” diye konuşuyoruz. Aslında böyle olmaması gerekiyor. Fenerbahçe ve Doğuş’un da katkısıyla biz bu seviyelerde yarışıyoruz. Ailelerin bu kadar kaygılı olmasına gerek de yok. Evet, yeni ve çok güzel yatırımlar söz konusu. Artık bundan sonra gençlerin ve ailelerin çok fazla arada kalacağını düşünmüyorum. Yelken hem fizyolojik hem de mental anlamda kişiye çok katkısı olan bir spor. Buna ülkemiz de çok uygun. Dediğiniz gibi 3 tarafı denizlerle çevirili bir ülkeyiz ama bu sporla da yeni yeni tanışıyoruz diyebilirim. 

FERİT ŞAHENK HER YARIŞ ÖNCESİ BİZE MESAJ ATAR 

Duyduğum kadarıyla Ferih Şahenk’le de bir yelken maceranız var…

Ateş: Ferit Bey de yelken yapıyor ve çok seviyor. Uluslararası yarışlara da katılıyor. Geçen yıl bizleri de davet etti ve antrenmanına katıldık. Ama bu durumun olması da bizi çok motive ediyor. Başarıyı getiren de bu sıcaklık aslında. Her yarış öncesi bize mesaj atar. Bunlar çok güzel şeyler.

AİLELER YELKEN SPORUNUN FAYDALARINI GÖRMELİLER

Fenerbahçe Doğuş Yelken Takımı Menajeri Dr. Malte Phılıpp 

“Fenerbahçe Doğuş Yelken milli sporcuları Ateş ve Deniz Çınar, yelkende Dünya Şampiyonası’nda madalya alan ilk Türk yelkenciler olmanın en büyük adayı. Biz onlardan 2020 Tokyo Olimpiyatları’nda da Türkiye’nin ilk madalyasını alan sporcular olmalarını bekliyoruz. Bunu yapabilecek mental güce sahipler. Fenerbahçe Spor Kulübü amatör branşlara, altyapıya ve sporcuların gelişimine çok önem veren bir kulüp. Doğuş Grubu sponsorluğu ile şu an yelkende üst düzey rakiplerimiz ile aynı seviyedeyiz. Fenerbahçe Doğuş Yelken planlı ve programlı sistemi ile sporcuların başarılı olması adına gereken zemini en iyi şartlarda sağlıyor. Burada başkan Aziz Yıldırım ve yönetim kuruluna, sponsorumuz Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk’e, Fenerbahçe Doğuş Yelken Şube Sorumlusu Selma Altay Rodopman’a teşekkür etmem gerekiyor. Ailelerin de, yelken sporunun faydalarını, gençlere etkisini, gelecekleri için hazırladığı altyapıyı görmeleri çok önemli. Yelken çok yönlü bir spor dalı. Şöyle ki; bir bireyin hem spor hayatını hem sosyal hayatını etkiliyor. Çocukların daha zeki, daha sosyal, özgüvenli olmalarını, sorumluluklarının farkında olmalarını sağlıyor; karar alma mekanizmalarını geliştiriyor.”