MEHMET EMİN DEMİREZEN
Akyaka’yı nasıl buldun?
Gelmeden önce burası hakkında ne düşünüyordun?
Burada birkaç gün rüzgâr olmadı. Rüzgârın az olması sizi nasıl etkiliyor?
Açıkçası ben şiddetlendikten sonra yükselmeyi seviyorum.
Her yarışçının kendi tercihleri oluyor. Ama sonuçta beklentilerimizi bir kenara koymalıyız. Çünkü hepimiz profesyonel insanlarız ve yarış esnasında oluşabilecek her şeyle başa çıkmak zorundayız.
Başarılı olmak için ne gerekli?
Bu sporda başarının elbette ana unsurları var. Rotasyonlar, hız ve yükseklik en önemli olanları...
Daha yüksekte daha çok mesafe kat edebilir ve daha hızlı olabiliriz. Bu sizi rotanızdan çıkaracak hıza da çıkarabilir ama bunların dengesini iyi ayarlamak gerekir.
Bu strateji gerektiren bir spor.
Kiteboard için favori sahilin neresi?
Brezilya’nın Kuzeydoğusunu çok seviyorum. Sezonun her döneminde güçlü bir rüzgâr bulma şansınız çok yüksek oluyor.
2011 yılında bu branşta bütün kupaları kaldırdın. Ama daha sonraki yıllarda biraz yavaşladın gibi…
2011’den bu yana çok yoğun bir süreç geçirdim. O yıl tüm ödülleri kazandığımda bir sonraki yılın ödülünü düşünüyordum ve bir yıl sonra yeniden şampiyonluğu kazandım. Ama bir talihsizlik yaşadım ve o yıl omzum çıktı. Bu süreçten sonra hem iyileşme hem de model olarak tanıtımlarda, organizasyonlarda yer almak beni çok meşgul etti diyebilirim. Çok gezdim, biraz tembelleştim (Gülüyor).
Aynı zamanda modellik de yapıyorsun. Bu sporun “gözde çocuğu”sun diyebiliriz. Modellik kiteboard’unu biraz etkiledi gibi?
Her olumsuzluk içinde olumlu yönler de taşır. Ben model olmamı sporda rol model olmaya tercih etmiyorum ya da tam tersi bir bakış açım yok. Modellikle sporculuk arasında iyi bir denge kurduğuma inanıyorum. Açıkçası etrafımda diğer modellerin olmasını da seviyorum. Ancak tüm bunlar spor kariyerimle başardığım şeylerdir ve sporcu kariyerimle alakalı şeylerdir. Dolayısıyla bir yandan enerjisi yüksek bir sporcu olmak diğer yandan da model olmak hoşuma gitti. Ve bunu bu şekilde devam ettirmeye çalışıyorum.