Mayınlara yılmayan yüreklere şahit olduk!

YELİZ COŞKUN
yeliz.coskun@aksam.com.tr

Avrupa Ampute Futbol Federasyonu Avrupa Şampiyonası'na Türkler damga vurdu… İngiltere’yi 2-1 mağlup eden Ampute Milli Takımı’nın yaşattığı gururun ise tarifi yok! Güçlü rakiplerini eze eze finale çıkan Millilerin tek istekleri final maçını Vodafone Park'ta oynamaktı. Beşiktaş yönetimi de onları kırmadı ve takıma kapılarını açtı. Asıl engelin bedende olmadığını bizlere bir kez daha gösteren kahramanlara 45 bin seyirci stattan, milyonlar ise ekranlardan destek oldu. Alın teriyle, yürekten top koşturan 13 ampute futbolcunun hayat hikâyeleri ise ibret olacak cinsten… Şırnak'ta vatan görevindeyken hain bir pusuda ayağını kaybeden kaptan Osman Çakmak'tan, 4 yaşında trafik kazasında ayağını kaybeden Barış’a kadar hepsi sıra dışı hayatların kahramanı…

AMPUTE MİLLİ TAKIM KAPTANI ŞIRNAK GAZİSİ OSMAN ÇAKMAK

ARTIK HEDEFİMİZ DÜNYA ŞAMPİYONASI

Ampute Futbol Milli Takımı'nın zafere ulaştığı Avrupa şampiyonluğu finalinde galibiyet golünü atan isim, Osman Çakmak… Tokat'ın Narkışla Köyü'nde çiftçi bir ailenin altıncı çocuğu olarak dünyaya geldi. İlkokuldan sonra ağabeyleriyle birlikte İstanbul'un yolunu tuttu. Tek hayali futbolcu olmaktı. Önce Zeytinburnuspor, sonra Yenidoğan Güneşspor'da top koşturdu. Askerde ise hainlerin döşediği mayına basarak bacağını kaybetti. Ama engeli onu sevdasından vazgeçirmedi. İşte Gazi Osman Çakmak’ın hüzünlü ama bir o kadar da gururlandıran hayat hikâyesi…

GAZİ OLDUĞUM GÜN İLE BUGÜNÜN NEŞESİ AYNIYDI

1997 yılında acemiliğimi Manisa Doğukışla’da yaptım. Ardından Şırnak Besta Vadisi'nde piyade komando oldum. Kuzey Irak operasyonu dâhil birçok operasyona katıldım. O gün de aynı bugünkü neşeyle kalkmış, ülkemizin birlik ve beraberliği için, insanlarımızın huzur ve güveni için göreve çıkmaya hazırlanmıştım. Şırnak-Şenova arasında yol emniyeti sağlama görevini yaptığı sırada hain teröristlerin yerleştirdiği bir mayına bastım ve sol bacağımı, diz altından itibaren kaybettim. Bu durumu kabullenmem kolay olmadı. 10 yaşından beri aktif olarak futbol oynuyordum. Hastanede gözümü açar açmaz ilk söylediğim şey “Ne olur bacağımı kesmeyin. Ben futbol oynamak istiyorum” oldu. 10 ameliyat geçirdim. Bu sürede ailemden sadece abim benim durumumdan haberdardı. Anneme protezimi taktıktan sonra söylemek istedim. Ama komutanlar haber vermiş.

ANNEMİN SESİ GATA KARİDORLARINI YIKTI

Annem, abim ile ilk GATA’ya geldi. Ayaklarım örtülüydü. Önce ellerimi tuttu, sonra sağ ayağımı... Nevresimi kaldırıp sol ayağımın olmadığını görünce kelimenin tam anlamıyla yıkıldı. Ona rahatlaması için birkaç espiri bile yaptım. Sonra abim, annemi koridora çıkardı. O çığlıklarını bir ben, bir abim, bir de GATA’nın koridorları bilir… Ama güçlü kadındır annem, bana da çok düşkün. Tekrar odaya geldiğinde “Vatanın vatan olması için gazi de olacağız, şehit de” dedi. Bu sözü bana öyle bir güç verdi ki… Muhtaç olduğum kudretin damarlarımda gezen kanda olduğunu bir kere daha fark ettim. 3 ay sonra takılan protezle yürümeye başladım. Sonrasında mantıklı ve huzurlu bir evlilik yaptım. Eşimle 18 yıldır evliyim ve 10, 16 ve 17 yaşlarında ikisi kız, birisi erkek üç tane çocuğum var. Eşimin bana çok büyük desteği oldu. Askere gitmeden de eşimle tanışıyorduk. Bir düğünde karşılaştık ve evlenmeye karar verdik.

“VATANIN İÇİN TÜRKİYE FORMASI GİY”

Ardından bir gün dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt geldi rehabilitasyon merkezine. Gazilerle sohbet ediyordu. “Komutanım ben iyileştim, lütfen yardımcı olun. Bölgeye gitmek istiyorum” dedim. Komutanım "Vatan görevi illa vuruşarak olmaz oğlum. Vatan için mücadeleye devam etmek istiyorsan, futbol oyna, ay yıldızlı formayı o şekilde taşı" dedi. Benim için zordu; ama inanmak da başarmanın yarısıdır. Çok azmettim. 3 ay sonra milli takıma davet aldım. Bugün nasıl mutluysam o gün de öyle mutluydum. Ben bugüne bu makama geldiysem çok çaba sarf ettim.

BAYRAK SEVGİSİYLE OYNUYORUZ

Ampute futbola çok şey borçluyum. Bir şeyi ne çok istersen Allah sana onu verir. Ben de bu kupayı çok kişiye söz vermiştim, sözümü de tuttum çok şükür. Biz, bu takımda, teknik ekiple beraber 18 kişiyiz. İşin ucunda büyük paralar yok, sadece bayrakla, vatan sevgisiyle oynuyor takım. Kariyerimde hiç golüm yoktu, Allah dedi ki “Al Osman, sana onu da nasip ettim…” Final golünü attım, daha ne isterim! Türkiye'nin bu tabloya ihtiyacı vardı. İnanıyorum ki artık engelli gençlerimiz cesaret bulacak ve spora katılacak.

ŞEHİT AİLELERİ İÇİN REKLAMDA OYNADIM

TSK’nın takım kaptanıyım. Mehmetçik Vakfı’nın genel başkanı komutanımız reklam filmi için beni seçtiklerini söyledi. Reklam gelirinin şehit ve gazi ailelerine gideceğini öğrenince ‘Varım, elbette oynarım’ dedim. Reklamda 'Osman'da gözler, harika bir şut ve gol' deniyor. Ben de İngiltere maçının son dakikasında defanstan ileriye çıkarak attığım golle reklam senaryosunu gerçeğe dönüştürdüm. Hem benim için hem komutanım için şahane ve tarifi imkânsız bir mutluluk oldu. Ben şunu biliyorum ki bir er şehit olduğunda ailesine ilk yardım Mehmetçik Vakfı’ndan gidiyor.

ARTIK HEDEFİMİZ DÜNYA ŞAMPİYONASI

Benim reklam yüzü olduğum dönemde vakıfta kurban bağışı rekoru kırılmıştı. Bu şampiyonluk tüm takım için bir hayaldi. Yıllardır bugün için hazırlanıyorduk. Bize inanmayanları da inandırdık. Çünkü biz dünyanın en iyilerinden biriyiz. Türkiye’nin böyle bir başarıya ihtiyacı vardı, biz de o ihtiyaca karşılık verdik. Şampiyonluğumuzu şehitlerimizin anısına, şehit ailelerine, benim gibi gazi olan askerlerimize, polislerimize ve tüm Türkiye’ye armağan ediyoruz. Bundan sonra da ülkemizi gururlandırmaya devam edeceğiz. Artık hedefimizde Dünya Şampiyonluğu var. Avrupa Şampiyonluğu’nu taçlandırmak istiyoruz. Allah kısmet ederse 2018 Kasım ayında, henüz ülke belli değil ama Dünya Şampiyonası düzenlenecek.

Barış Telli: Formam için kanımın son damlasına kadar savaşırım

Herkes onu maçın finalinde amuda kalktığı fotoğrafla hem kalbine hem hafızasına kazıdı. Türkiye Ampute Futbol Süper Ligi'nin gol kralı Barış Telli, aynı zamanda atletizmde de başarıdan başarıya koştu. Katıldığı Yetenek Sizsiniz programında tanıştığı Hülya Avşar sayesinde protezine kavuşmuş. 

"Spor engel tanımıyor" diyorlar ya işte bunun en güzel ispatı olan Barış’ın umut dolu hayatı…

 -4 yaşında ayağını kaybettin. O güne dair neler hatırlıyorsun?

13 Nisan'da trafik kazası oldu. 10 gün sonra yani 23 Nisan Çocuk Bayramı'nda ayağım kesildi. Kısmet işte, benim bayram hediyem o oldu. Futbol topunun peşinden koşarken minibüs çarptı. Evde ellerimin üzerinde yürüyerek, koltuklarda takla atarak büyüdüm. Hep futbolcu olma hayalim vardı. Evet tek ayağım eksik. Ama her şey kafada bitiyor. Bir an bile umutsuzluğa kapılmadım. Bu hiçbir şeyin sonu olamazdı ve aslında bir başlangıçtı. Her zaman pozitif baktım dünyaya. Tüm bu olumlu bakışla bugünlere kadar geldim. İnsanın kendine olan güveni sporda da başarıyı getirdi. İnsanlar bana önce "bir ayağı yok yazık" diye bakıyor, ama ben onlara "ben milli futbolcuyum, aynı zamanda beden öğretmeniyim" dediğim zaman bana daha farklı bakıyorlar.

- Ampute Futbol takımına katılman nasıl oldu?

- Kırklareli'nde okurken beden eğitimi derslerine de katılıyordum. İlkokulda beni atletizm takımına almışlardı. 23 Nisan'da gösterilere katılıyordum. Lisedeyken de ben bu tarz bir grup kurdum. Bir gün spor salonunda ellerimin üstünde yürüyorum, futbol oynuyorum. Hocam beni izlemiş ve 'Sen futbolcu olmalısın' dedi.

Ankara'da engelliler için ampute futbol takımı olduğunu öğrenmiş. 2005'te Ankara'ya geldim. Önce antrenmana, bir ay sonra da milli takıma aldılar beni. Sonra ailem de benim için Kırıkkale'den Ankara'ya taşındı.

- Hiç isyan ettin mi?

- Hayır, asla. Belki de ayağımın olmaması bana bu başarıları getirdi. Her şey Allah'tan. Aksini düşünmedim hiç. Atletizme çocukluğumdan beri meraklıydım. Koşu için tek eksiğim protezdi. 2011’de Yetenek Sizsiniz TESEV yararına bir yayın yaptı. Bana da ulaştılar ve gösteri yapmamı istediler. Gittim orada top sektirdim, break dans yaptım. Elimin üzerinde yürüdüm, taklalar attım. Yayın öncesi Hülya Avşar'ı bulup konuşmuştum. 'Ben başarılıyım, proteze ihtiyacım var' dedim. O da sağ olsun ilgilendi. Spor Bakanlığı'na yazı yazmış ama yanıt alamayınca Hülya Cup'tan bütçe ayırıp bana protez aldı.

-Ve şimdi Avrupa şampiyonluğunu göğüsledin…

Ne mutlu Türküm diyene! Stat bizlere inandı. Buraya getirene kadar canımız çıktı. Özellikle Rusya maçını alana kadar, son dakikaya kadar ter döktük. En sonunda Vodafone Park’ı yıktık. İngilizleri gömdük. Bu şampiyonluk zaten gelecekti. Biz dünya çapında çok başarılıydık. Ülkemizde kupayı kaldırarak tarihe geçtik. Bu forma kanımın son damlasına kadar savaşacağım bir forma. Biz tabii Süper Lig’te oynayan futbolculardan daha az para kazanıyoruz, bu normal. Sonuçta onlar her zaman vitrindeler ve tabii ki bunun da karşılığını alacaklar.

Şimdiki hayalim dizide oynamak

Biz de takım olarak ve bireysel olarak başarılıyız, hele ki son şampiyona kendimizi tüm Türkiye’ye göstermemize neden oldu. Ama yine de bize daha çok destek olacak sponsorlarımızın olması gerekiyor. Benim Türkiye’deki idolüm Arda Turan, dünyada ise Ronaldo… Ben şimdi hayallerimin gerçek olmasının mutluluğunu yaşıyorum. Bana küçükken sorarlardı “büyüyünce ne olacaksın” diye hep “futbolcu” olacağım derdim. İnanmazlardı. Öğrencilerime hep hayalleri olmasını ve onun peşinden koşmalarını söylüyorum. Ben öğretmen ve futbolcu olma hayalimi gerçekleştirdim. Şimdiki hayalim ise bir reklam ya da dizi filmde oynamak. Nasıl Ronaldo oynuyorsa ben de ampute bir futbolcu olarak reklamlarda oynayabilirim.