ramazan@ramazanbingol.com
Anadolu’yu bir baştan bir başa gezebilmek, her yemeği yöresinde tadabilmek her zaman, herkese nasip olmuyor. Bu konuya özel önem gösterenler ve özellikle de gezi programlarını planlarken tarihi eserlerin yanı sıra yemeklerini de not edenler ve bu güzergâhta ilerleyenler yok değil. Ne mutlu onlara… Ancak hayat zor, koşturmamak imkânsızken kimileri için tatil sadece kendi memleketlerinden ibaret ne yazık ki… Her yazımda ısrarla anlattığım bir konu var ki hala yeterince değer bulmadığını düşünüyorum ve bu nedenle ısrarla üzerinde durmakta fayda görüyorum: “Yemek/ Mutfak Kültürü” Geleceğe ulaşmanın, büyüyerek gelişmenin temel kurallarından biri özü unutmamak. Bu nedenle çok önemsediğim bir diğer nokta ise yörelere ait mutfak zenginliklerini yaşatmayı kendine düstur edinen restoranlar, lokantalar. Bizim gidemediğimiz, bu nedenle de deneyimleyemediğimiz bir birinden lezzetli yemekleri bulunduğumuz yerlere ulaştırarak ticaret yaparken bir nevi kültüre katkıda bulunuyorlar. Hep var olsunlar…
“GÜVENÇ KONYALI”
Konya Mutfağı, Selçuklu saraylarında gelişen ve Mevlevi adap ve erkânıyla yoğrulan muhteşem bir oluşumdur. Klasik Türk Mutfağının dayandığı ana köklerden birini oluşturur. Özdeşleşmiş yöresel yemeklerden en meşhuru etli ekmektir. Etli ekmek denince Konya akla gelir. Et, elde iki bıçak arasında doğranarak bu ekmek hazırlanırsa buna bıçak arası, et ve peynir karışık olarak yapılırsa bu çeşidine de Mevlânâ denilmektedir. Peki, gerçek anlamda etli ekmek için illa Konya’ya gitmek mi gerekir diyorsanız size Güvenç Konyalıyı öneririm. 1988’den itibaren günümüze gelmiş bir restoran zinciri. Dededen babaya ve oğula silsile halinde devam eden Konya kültürünü ve lezzetlerini İstanbullularla buluşturan, lezzetleri kadar iyi esnaflıklarıyla da dikkat çeken bir yer burası. Menüleri Konya mutfağına ait ne varsa içinde barındırıyor.
HER ISIRIKTA "KONYA"
Bir restoranda, lokanta da olması gereken en temel prensipler bence en iyi ürünleri seçerek, en lezzetlisini icra etmek ve özellikle de mevsiminde ürünleri misafirle buluşturmak olmalı. Emek vermeden nimeti beklemek, beklemekten öteye geçmez çünkü. Bu nedenle Güvenç Konyalı Merter’de başlayan Sirkeci’yle devam eden ve en önemlisi de kuşaklardır devam etme başarısını verdiği emeğe borçlu. Zira kullandıkları undan, ete kadar bütün ürünleri üşenmeden bin bir çabayla Ereğli’den getiriyorlar. İstanbullulara Konya lezzetlerini tanıtırken diğer bir yandan da yerel üreticisini de destekliyor.
Gelelim mekânın lezzetlerine. Konya’ya özgü olan etli ekmek, Mevlana, bıçak arası ve küflü peynirli pideler, saçarası tatlısı, ekşi yoğurdu, yayık ayranı. Hepsi denenmesi gereken lezzetlerden. Her ısırıkta sizi Konya’ya götürme garantili diyebilirim. Benim en çok beğendiğim ve neredeyse etin en lezzetli hali diyebileceğim yemeği ise yanında söğüş soğan, domates ve biberle “fırın kebabı”. Hem lezzetli hem de bin bir emekli. Sabah çok erken saatte fırın yakılarak incik, kaburga ve boyun, bakır kazanlara yerleştirilip büyük bir sabırla alt üst ederek pişiriliyor. Her çatal darbesinde etler lime lime olurken lezzeti damakta iz bırakıyor.
GİDİN, GÖRÜN, DENEYİMLEYİN!
Gidebilseniz ne ala! Ama gördüğünüz üzere bu kültüre doymak için illa Konya’ya gitmenize gerek yok. İyi ki memleketine gönül vermiş mekânlar var. Türk mutfağında hep olmalılar. Keşfedin ve deneyimleyin ki hep var olsunlar.
Sağlıkla ve Afiyetle…
GÜVENÇ KONYALI’DAN: BAMYA ÇORBASI TARİFİ
MALZEMELER
- 1 adet. büyük boy kuru soğan.
- 6 yemek kaşığı ayçiçek yağı
- 2 tatlı kaşığı domates salçası
- 300 gram. dana eti.
- 150 gram. kurutulmuş çiçek bamya.
- 1,5 litre. su
- 2 yemek kaşığı taze sıkılmış limon suyu.
- 1 çay kaşığı tuz.
HAZIRLANIŞI
Dana etini küçük kuşbaşı doğrayın. İpe dizili olarak kurutulmuş çiçek bamyaları temiz bir bez içinde ovalayarak kıllarının dökülmesini sağlayın. Kuru soğanı küçük parçalar halinde doğrayın. Ayçiçek yağının yarısını derin bir tencerede kızdırın. Küçük parçalar halinde kuşbaşı doğradığınız dana etini tencereye alın ve hafif bir renk alana kadar kavurun. Kavrulmakta olan etlere çorbanın yapımında kullanacağınız suyu katın. Dana etlerini yumuşayana kadar pişirin. Et suyunun berrak olması için yüzeye çıkan et köpüklerini bir kevgir yardımıyla alın. Kurutulmuş bamyaları ayrı bir tencerede üzerini geçecek kadar su ve limon suyu ilavesiyle kısa bir süre haşlayın. Suyunu süzdüğünüz bamyaların iplerini çıkartın.
Haşlanan etleri bir kevgir yardımıyla çıkartarak temiz bir tabağa alın. Et suyunu bir süzgeç yardımıyla süzdükten sonra bir kenarda bekletin. Büyük boy bir tencerede kalan Ayçiçek yağını kızdırın. Doğradığınız kuru soğanı, kavurun. Domates salçasını katıp kavurma işlemini 2-3 dakika kadar sürdürün. Haşlanmış kuşbaşı dana etlerini ilave ederek kavurun. Yaklaşık bir litre kalan süzdüğünüz et suyunu tencereye aktarın. Kaynamaya başlayan et suyuna kısa bir süre haşladığınız çiçek bamyaları katın. Tuz ve taze sıkılmış limon suyunu kattığınız etli çorbayı kısık ateşte25 dakika pişirip servis edin.