olguilgin@gmail.com
Şifa yaranın sebebidir!
25 Eylül’de Koç burcunun 1. derecesinde Koç burcunda gerçekleşecek Dolunay Kerb sabit yıldızının etkisinde. Bu yıldız terk edilmeyi, duygusal yıkımı, karşı cinsle yaşanacak bilinçli kapris ve kavgayı anlatan doğası nötr bir yıldızdır. Dolunay 7. evde 1. evle bağlantılı olduğundan ilişkilerimizle ilgili konularda büyük yükseliş ve aydınlanmalar yaşayabiliriz. Bu dönem her türlü ilişkimiz, ortaklıklarımız, aldığımız ya da verdiğimiz danışmanlıklar mercek altında olacaktır. Koç, benmerkezci bir doğada öncü, yenilikçi, cesur ve sabırsız bir enerjidir. Dolunayın diğer aktörü ise Güneş Terazi, biz odaklı uzlaşmacı ara bulucu karşısındaki kendinden çok düşünen bir enerjidir. Bu zıtlık prensibi Dolunay’da yoğun bir şekilde çalışır. İlişkilerimizi her yönden görüp farkına varıp değerlendirip bir tercih yapacağız. Kişiliğimizde bencillik ve bizcillik kavramlarının hangisine daha çok gerek var, hangisi çok fazla bunları bir dengeye oturtacağız. Dolunay yöneticisi Mars Kova burcunda Güney Düğüm ile kavuşumda ve Dolunay’a olumlu açı yapıyor. Mars Altair sabit yıldızıyla kavuşumda. Bu yıldız ani ama geçici şans servet ve çekicilik ve cesaret ile ilişkilendirilir. Bu dönem geçmişte aldatılmayla kopan ama ruhsal ama madde planında bitirilemeyen ilişki ya da ortaklıkları bitirme cesareti göstermemize neden olabilir. Uranüs’ün Mars’la girdiği kontakt, epeydir veremediğimiz kararları ani bir güçle verme cesareti göstermemizi sağlayabilir. Ancak elektrikli aletlerle kaza potansiyeli de taşıdığından buna dikkat etmeliyiz.
SATÜRN’ÜN SINAVINA DİKKAT!
Bu noktada dikkat etmemiz gereken bir nokta var. Satürn Dolunay’a kare açı dediğimiz bir etkileşimle bağlanıyor. Bu durumda ilişkilerimizdeki ayrılık kararları ve uygulamaları asla intikam ve kin duygularıyla olmamalı. Karşı tarafın parasını almak, tüm servetini elde etmek, ona zarar vermek gibi duygular içindeyseniz belki başarılı olursunuz ama günün sonunda bu geçici bir başarı olur ve kazandım dediğiniz şeyleri kaybedebilirsiniz. Satürn’ün sınavına dikkat etmek lazım. Geleneksel olandan ziyade yeniliğe açık ve bulunduğumuz şartlardan bizi özgürleştirecek adımlar atarsak sonuç bizim lehimize olacaktır. Chiron dolunayda çok aktif. Yara almışsak yaralamak mı lazım? Evet geçmişte birileri bizi acıtmış olabilir. Çok canımız yanmış olabilir ama bu yaranın sebebi acaba karşımızdaki kişi miydi? Belki de bizim davranışlarımız onu bu noktaya itmişti ya da içimizdeki o günün birinde “ya beni aldatırsa” korkusu. İçimizde ne varsa dışımızda da o var sözünü hatırlayın. Korkularınız bir gün mutlaka başınıza gelebilir. Şimdi yaralarımız Dolunay’da ışıl ışıl parlarken yapmamız gereken o acıyı şifalandırmak. Bir daha aynı şekilde yaralanmak istemiyorsak o yarayı iyileştirmeliyiz. Yara karşı tarafın canını aynı şekilde yakarak maalesef iyileşmez. Dolunay bize bunu net bir şekilde gösterecektir.
AFFEDEREK ŞİFALANIN
Dolunay’da Venüs Hades Kronos ve Poseidon arasındaki bağlantı çok güçlü. Bizi hasta eden, bizi kanser eden her türlü ilişki duygu, bağımlılık ve korkuyu kendimizi seçerek kendimizi daha çok severek geride bırakabilir daha üst bilince çıkabilir aydınlanabilir ve şifalandırabiliriz. Akrep zehirlidir. Ancak onda zehirin şifası da vardır. Zehirlenmişsek ölmek zorunda değiliz. Yaralanmışsak yara açmak zorunda değiliz. Bu sarmala artık “dur” demek istiyorsanız, bu döngünün içinden çıkmak istiyorsanız, zehiri yani yaşadığımız acıyı, haksızlığı affederek şifalandırmayı seçmeliyiz. Dolunay, yük gibi taşıdığımız ve ilerlememize engel olan her türlü ilişki ve konuyu tekrar acıtıcı şekilde önümüze getirebilir. Ancak bunun bir son olduğunu yapacağımız seçimlerle bilincimizi daha üst seviyeye taşıyarak edineceğimiz farkındalıkla hayatımızın daha güzel günlere gebe olduğunu anlamalıyız.