aysun.yildiz@aksam.com.tr
Ege’nin Hamsisi adlı dizide Hatçe karakterini canlandıran Bengi Öztürk, yakın zamanda Sertaç Akkaya’yla yaşadığı aşkı evlilikle taçlandırmıştı. Sosyal medyada yaptıkları paylaşımlarıyla da ilgi gören çiftle bir araya geldik.
Nasıl tanıştınız?
B.Ö: Bizim tanışmamız çok eski, 9 yıl öncesine dayanıyor.
S.A: Evet, her hafta yeni hikâyesi ve yeni karakterleri olan bir dizinin o haftaki başkahramanları olarak tanıştık.
Nasıl evlenme teklifi aldınız?
B.Ö: Bunu Sertaç anlatacak sanırım (gülüyor).
S.A: Bengi’yi geçen sene doğum gününde Abant’ta sinema salonu olan bir otele götürdüm. Tabii ki bunu sadece bir doğum günü jesti olarak düşünmüştü. Ama ben gitmeden bütün oteli çoktan ayağa kaldırmıştım, sağ olsunlar çok yardımcı oldular. Normal zamanlarda kullanmadıkları sinema salonunu bir gün öncesinden açtırdım, bizim videolarımızdan oluşan ve sonunda konuşma yaptığım bir kısa film hazırlayıp sinemaya teslim ettim. Doğum günü akşamı dedim ki “Aşkım yemek öncesi sinema salonunda bir film gireceklermiş özellikle rica ettiler izler misiniz diye ayıp olmasın izleyelim’’ dedim ve Sinema salonuna götürdüm. Girdik ışıklar kapandı koca salonda sadece ikimizdik ve filmimiz başladı. Beyazperdede son karede ikimizin yansıması dururken önünde diz çöktüm ve ‘’Dünyanın en güzel, sonsuz aşk filminin başkahramanları olalım mı, ölmeden önce bu dünyada görmek istediğim son şey senin gözlerin. Benimle evlenir misin?’’ dedim ve gerisi bir rüya hayatta duyduğum en güzel “Evet’’ geldi…
Siz bekliyor muydunuz böyle bir teklif?
B.Ö: Hayır, benim için çok büyük bir şok oldu (gülüyor).
Birbirinizin en çok hangi huyunu seviyor ve sevmiyorsunuz?
B.Ö: Sertaç’ın en sevdiğim huyu çok tertipli, düzenli ve çok düşünceli biri olması… En sevmediğim huyu da alıngan olması...
S.A: Bengi’nin en sevdiğim huyu çok insancıl, vicdanlı ve duyarlı olması. Sevmediğim kelimesini kullanabileceğim köşeli bir huyu yok ama bazen çok ufak bir olaya verdiği büyük tepkiler ufak rahatsızlıklara neden olabiliyor diyeyim.
Kırmızıçizgileriniz var mı?
B.Ö: Hayatıma çok müdahale edilmesinden hiç hoşlanmam... Bir de aptal yerine konmak sanırım en tahammül edemediğim şey!
S.A: Riyakâr insanlara, kendini akıllı zannedip karşısındakini aptal yerine koymaya çalışanlara, yalancılığı huy edinenlere, iyi niyeti suiistimal etmeye çalışanlara tahammülüm yok.
Çok yakın zamanda evlendiğiniz biliyoruz fakat çocuk için düşünceleriniz nelerdir?
B.Ö: Evet, temmuzda evlendik. İkimiz de yakın zamanda istiyoruz galiba... Ben çok severim çocukları, Sertaç da öyle… Onun çok iyi bir baba olacağına inanıyorum.
S.A: Yeni evlendik ama birbirimizin nasıl anne ve baba olabileceğini çok iyi bilen ve birbirini çok iyi tanıyan bir çiftiz. Dolayısıyla Allah nasip ederse yakın zamanda bir bebeğimiz olsun istiyoruz. Eşimin çok iyi bir anne olacağını biliyorum.
İZLEYİCİDEN GÜZEL TEPKİLER ALDIK
Komik videolar paylaştığınız sosyal medya sayfalarınıza ilgi nasıl?
B.Ö: Ya biz kendi kendimize eğlenirken bir anda bunları gören menajerimiz Selçuk Kaya, siz neden bunları paylaşmıyorsunuz dedi... Yani videolar çekelim de yayımlayalım gibi bir kafayla başlamadık ama izleyenlerden o kadar güzel yorumlar ve tepkiler aldık ki hadi yapalım dedik… Tabii biraz tembel çıktık galiba çünkü epeydir iş güç koşturmaca derken bir şeyler ekleyemedik… Herkes soruyor “Hadi artık yenileri yok mu?” diye. Daha aktif olmaya çalışacağız bundan sonra.
En çok beğendiğiniz fenomenler kimler?
B.Ö: İnan ki takip ettiğim bir fenomen yok.
S.A: Hayrettin’i hem arkadaşım olarak çok seviyorum hem de ürettiklerini, ortaya koyduklarını ve haklı başarısını çok takdir ediyorum.
Aynı projelerde yer almak ister misiniz?
B.Ö: Olabilir tabii neden olmasın kısmet.
S.A: Bengi ile hayat enerjimiz çok uyumlu. Çok şükür ki bunu hayatımızın her köşesine taşıyoruz, koyduğumuz videolardan ve insanların tepkisinden de belli oluyor. Tabii ki bir projede tekrar karşılıklı oynamayı isterim.
Ege’nin Hamsisi diziniz nasıl gidiyor, reytingleriniz oldukça yüksek.
B.Ö: Evet, yaa çok şükür. İlk bölümden itibaren o kadar çok sevildik ki… Biz çok seviyoruz ekip olarak yaptığımız işi.. Bu da ekranlara yansıyor diye düşünüyorum.. Çok samimi sıcak bir iş oldu. Böyle bir işin içinde olduğum için çok şanslıyım. Çok değerli insanlarla çalışıyorum. Yapımdan oyuncusuna ve ekibine kadar çok şükür herkes birbirine çok saygılı… Umarım böyle de devam eder.
BANA YEPYENİ BİR KAPI AÇTI
Oyunculuk hayatınıza nasıl başladınız?
Bengi Öztürk: 2004 yılında Show TV’de yayımlanan Türkiye’nin Yıldızları diye bir oyunculuk yarışması vardı. Ona katıldım ve süreci biraz hızlandırmış oldum. Yani yarışma olmasaydı da zaten okulu bitirdikten sonra İstanbul’a gelip ne yapılması gerektiğine bakacaktım. O zaman Gazi Üniversitesi Ekonomi Bölümü okurken annem görmüş yarışmanın katılım reklamlarını… Annemin de ısrarıyla katıldım ve 4. oldum. Yarışma bittikten sonra dizi teklifleri geldi ve böylece başlamış oldum…
Sertaç Akkaya: Oyuncu olmaya rahmetli ve çok değerli yönetmenimiz Atıf Yılmaz’la feribotta karşılaşmam sonucunda karar verdim. Çekecekleri ’’Eylül Fırtınası’’ filmi için ekibiyle mekân bakmaya gidiyordu, o zaman film takılan fotoğraf makinelerinden var bizde ve son pozumuz kalmış makinede, kendisini tanıdım ama tanımamış gibi yanına gidip ‘bir fotoğrafımızı çeker misiniz’ dedim, ’’seve seve’’ diyerek beni ve arkadaşlarımı fotoğrafladı. Çektikten sonra makineyi elinden alırken ‘’ben sizi tanıdım sizin gibi bir yönetmenin gözünden fotoğrafımız olmasını çok istedim, o yüzden böyle küçük bir oyun yaptık size karşı kusura bakmayın ve çok teşekkür ederiz’’ dedim. Şaşırdı, çok mutlu oldu, çok yaratıcı ve akıllıca bulduğunu dile getirdi ve ‘’ayrıca fotojeniksin de yanında da bu yaratıcılıkla belki ilerde tekrar karşılaşırız’’ dedi. Makinedeki son pozu Atıf Yılmaz’a çektirmem ve sonrasında yaşadığımız o diyalog hayatımda yepyeni bir kapı açmıştı bana. Akabinde Yeditepe Üniversitesi’nde bir yandan Uluslararası Ticaret okurken diğer yandan da Tiyatro Bölümü’nde oyunculuk eğitimi alarak oyunculuk hayatıma başlamış oldum.