Kyra ve Tom… Birbirlerine olan -ya da bir zamanlar olan- sevgileri dışında pek bir ortak noktada buluşamayan iki yaralı ruh. Hayat görüşünü geçin yemek konusunda bile birebir zıt olan bu iki karakterin geçmişleriyle yüzleşmelerini konu alan Pencere,- orijinal adıyla Skylight- her şeyden önce çok ama çok iyi bir metin. En son Broadway’de yetenekli bayan Mulligan (Carey Mulligan) ve usta oyuncu Bill Nighy’nin yer aldığı oyun, Türkiye’de de bu iki ismi aratmayan bir kadroyla Oyun Atölyesi’nde sahnelenmeye başladı. Haluk Bilginer ve Esra Bezen Bilgin’i aynı sahnede buluşturan Pencere, Oyun Atölyesi’nin bu sezon tiyatro severlere bir başka armağanıdır.
HERKES SEÇTİĞİ HAYATI YAŞIYOR
Pencere’nin odağında kendi seçimlerinin sonuçlarına katlanan bir adam ve bir kadın bulunuyor. Tom, gizlenmekten sıkılıp yasak ilişkisini herkesin önünde yaşamak isterken Kyra, Tom’un karısı Alice’in Tom’la olan ilişkilerini öğrenmesiyle uzaklara kaçıyor. Elbette her ikisi de bu ayrılıktan sonra kendilerini cezalandırmayı ihmal etmiyor. Kyra, kendisi için en zor koşulu yaratıp, olabilecek en izole yerde ve en izole biçimde yaşamayı hak ettiğini düşünürken Tom, kayıplarına elinde kalan oğlunun gitmesini de göze alacak kadar tepkisiz kalıyor. Yani aslında herkes kendi seçtiği hayatı yaşıyor.
SEYRİNE DOYUM OLMUYOR
Pencere, seyrine doyum olmayan ve her iki karakteri de müthiş çizilmiş ve oynanmış oyunlardan. David Hare’in her iki