uygartaylan@gmail.com
Brezilyalı prodüktör Gui Boratto, geçtiğimiz hafta İstanbul’da yine binlerce elektronikmüzikseveri dans ettirdi. Son günlerin popüler dans kulübü Hpynos Hall’da performansı öncesi buluştuk ve müziğini konuştuk.
İstanbul, Avrupa elektronik müzik piyasasının potansiyeli yüksek şehirlerinden biri. Kendi yetiştirdiği yetenekli DJ’lerin yanı sıra birçok ünlü yabancı prodüktör ve DJ İstanbul’un farklı mekanlarında sahne alıyor. Brezilyalı prodüktör Gui Boratto da bu isimlerden biri. Boratto, geçtiğimiz hafta 3 bin kişi kapasiteli İstanbul’un yeni dans kulübü Hypnos Hall’a konuk oldu. Kendi parçalarının yanı sıra Massive Attack, Pet Shop Boys ve Goldfrapp gibi isimlere yaptığı remixler de her zaman listelerin başında yer aldı. Elektronik müziğin dünyaca ünlü prodüktörü Gui Boratto ile Hypnos Hall’da gerçekleştirdiği unutulmaz performansından önce kuliste bir araya geldik.
Dünyanın çeşitli noktalarında farklı mekânlarda çalıyorsunuz. DJ kabinin başında olmadığınız zamanlarda vaktinizi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sahnede değilsem, zamanımın büyük kısmını müziğimi ürettiğim stüdyoma ve aileme ayırıyorum. Onlar sayesinde biraz da olsa bu dünyadan kopabildiğimi hissediyorum.
DJ kabinine ilk geçtiğiniz anı hatırlıyor musunuz?Tabii ki nasıl unutabilirim?
3 Şubat 2006’da Brezilya’daki Love adındaki şahane bir gece kulübünde sahneye çıkmıştım. ‘Arquipélago’ şarkım, plak şirketi Kompakt tarafından daha yeni yayınlanmıştı.
Peki, bugüne kadar çalmaktan en keyif aldığınız parti ya da festival hangisi oldu?
Son zamanlarda aklımda yer eden etkinliklerden biri Arjantinli besteci Astor Piazzola’nın şarkılarını akordeonla yeniden yorumlayan Ksenjia Sidorova’nın Paris Le Cigale’deki konseriydi. Kesinlikle harikaydı, bir yerden bulup izlemenizi tavsiye ederim.
YENİ ALBÜM 2018’DE
Dünyanın en iyi prodüktörlerinin elektronik müzik şirketi Kompakt’ın önemli üyelerinden birisiniz. Bu sizi nasıl motive ediyor?
Kompakt, benim ailem gibi. Ana üssüm de diyebilirim. 5. albümümü (İsmi henüz belli değil) 2018’in ilk döneminde yayınlayacaklar. Çıkması için sabırsızlanıyorum. Ayrıca evimde müzik ürettiğim plak şirketim ‘D.O.C’da da kaydetmeye devam ediyorum.
Duyduğuma göre aynı zamanda gastronomi alanında da yetenekliymişsiniz. Mutfakta ne tür mixler yapmaktan hoşlanıyorsunuz?
Kendimi bir aşçı gibi görmüyorum ama farklı yemeklere elbette hayranım. Özellikle ailemle yemek yapmaya bayılıyorum. Yemek için alışverişe çıkmayı, taze sebze, balık ya da et alıp evde ailemle hazırlamayı çok seviyorum. Bana terapi gibi geliyor. Bir de yemeği hazırlarken arkadabossa-nova çalıyorsa harika oluyor.
Asla yanımdan ayırmam dediğiniz, dans pistini kurtaracağını kesin bildiğiniz parçalar var mı? Birkaç tanesini bizimle paylaşabilir misiniz?
Zevkle paylaşırım tabii ki ‘No Turning Back’ ve ‘Beautiful Life’ adlı şarkılarım her zaman seyirci üstünde büyük etki yaratmıştır. Fakat son zamanlarda gençlerin daha çok tekno müziğe ilgisi olduğunu hissetmeye başladım. Bunlara ‘Like You’ adındaki bir başka favori şarkımı ekleyebilirim. Aslında eski bir şarkı ama ne zaman çalsam harika bir tepki alıyorum.
YAVAŞ RİTİMLERDE DE DANS EDEBİLİRSİNİZ
İnsanların elektronik müziği sadece dans ettirecek bir müzik türü olarak görmesi yaratıcılığınızda hızlı tempolu BPM baskısı oluşturuyor mu?
Pek sayılmaz. Daha güçlü şarkılar aslında daha yavaş ritimlerde de olabiliyor, örneğin 100 ya da 110 BPM’de de insanlar deli gibi kafa sallayabiliyorlar!
Bugüne kadar Massive Attack, Pet Shop Boys ve Goldfrapp gibi büyük isimlerin parçalarını remixlerinizle tekrar canlandırdınız. Peki sizin için yapılan remixlerden en beğendiğiniz hangisiydi?
Weval’in Take Control adlı şarkıma yaptığı remix çok hoşuma gidiyor. Bence harika bir iş çıkardılar. Armoniyi değiştirme şekli gerçekten çok başarılı.
Peki, siz neler dinliyorsunuz bugünlerde?
Birçok farklı tür sayabilirim. Rock’tan tangoya, Latin aşk şarkılarından bossa-nova’ya her türlü şarkıyı dinliyorum.
INDIGO’DA HARiKA ANILARIM OLDU
Alman Parlamentosu, turistlerin yoğun ilgi gösterdiği Berlin kulüp kültürünü desteklemek amacıyla 1 milyon Euro’luk fon ayırdığını açıkladı. Bununla ilgili ne düşünüyorsunuz?
Bence harika bir fikir! Hollanda’da da hükümet dans müziğini teşvik ediyor ve destekliyor. Mesela Amsterdam Elektronik Müzik Festivali ADE onlardan büyük bir sponsorluk ve destek aldı. Böylece dünya çapında bu alandaki en önemli organizasyonlardan biri olmayı başardılar.
Türkiye’ye daha önce birçok kez geldiniz. Burada çalmaktan keyif alıyor musunuz?
Türk seyirciler muhteşem! Eski Indigo’da harika anılarım oldu. Deneyimimi asla unutamayacağım.
Son olarak başarılı bir elektronik müzik prodüktörü olmak isteyenlere verebileceğiniz bir tavsiye var mı?
Bana herkes bunu soruyor. Bence tek yapmaları gereken başkalarının şarkılarını kopyalamaktan vazgeçmeleri. Başarı, yaratıcı ve biraz da farklı olmaktan geçiyor.