Elektronik müziğin ritim ustası Shigeto

UYGAR TAYLAN

uygartaylan@gmail.com

Detroitli prodüktör Shigeto, tekno, hiphop ve rap’i kullanarak oluşturduğu performansıyla İstanbul’a geliyor. Bu yıl ikincisi düzenlenen Sonar İstanbul Müzik Festivali’nin önemli konuklarından biri olan Shigeto ile konuştuk.

Shigeto sahne adıyla bilinen Detroitli prodüktör Zach Saginaw müziğini tekno, caz ve hiphop gibi farklı türleri birleştirerek yaratmış. Üç albümü bulunan sanatçı Amerika’nın en önemli plak şirketi Ghost Records’un yıldız isimlerinden biri. Shigeto albümlerini, doğduğu sokakların sesi olan Detroit rapi ve house müzik kültürü üzerine kurmuş. Okullu bir caz davulcusu olan sanatçı, canlı performanslarında ritim ustası kimliğiyle karşımıza çıkıyor. Bu yıl 6-8 Nisan tarihlerinde İstanbul Zorlu PSM’de düzenlenecek müzik, yaratıcılık ve teknolojiyi buluşturan Sonar Festivali, SonarLAb sahnesinde Shigeto’yu ağırlayacak. Uluslararası müzik festivallerin vazgeçilmez ismi Shigeto’yla görüşme fırsatı bulduk.

Müzikle ilişkin nasıl başladı?

Aslında müzik hayatımın içinde hep vardı. Dört yaşındayken o kadar çok masalara vurmuş, tencere ve tavalarla ses çıkarmışım ki annemler bana küçük bir davul seti almışlar. Sanırım müzik içimde olan, yapmam gereken şeymiş. Eğer müzisyen olmasaydım mutlu olamazdım. İşim olsa da olmasa da müzik yapmayı asla bırakmayacağım. 

New York, New School’da caz okudun. Okulun ve New York şehri sana ne gibi dersler verdi?

Yapmak istemediğim şeyin ne olduğunu anladım. Caz sahnesinin gerçek yüzünü görmek ve hayal ettiğim şeyi o gerçeklikte bulamamak benim için çok önemliydi. Üç dönem okudum ve teknik anlamda çok şey öğrendim fakat aynı zamanda da başka bir yerde olmak istediğimi anladım. 

Para kazanmak için okul yıllarında New York’ta ek işler yapman gerekti mi? 

Canlı bir D&B grubunda çaldım ve gerçekten çok iyi şovlar çıkardık. JoJo ve Droid gibi grupların D&B (davul&bas) sahneleri sırasında çaldım.

Peki, elektronik müzik nasıl hayatına girdi?

İlk ilgilendiğim elektronik müzik Aphex Twin, Squarepusher gibi Warp tarzı şeylerdi. O zamanlar çok sevdiğim hip hop müziğin aslında ‘elektronik’ müzik olduğunu fark etmemiştim. Ghostly Records’la çalışmaya başladığımdan beri, Michigan’daki tekno ve house müziğin kökenleri ilgimi çok çekiyor.

Aslen bir davulcu olarak hayatında ritmin önemi nedir?

Özel hayatımın ritmi yok (gülüyor), aslında sürekli bir ritim tutmaktansa, daha sade olmayı ve her şeyi oluruna bırakmayı severim.

BENİM ANA SESİM DAVUL

Elektronik ritimlerin üzerine akustik davulla solo çalma fikri nasıl oluştu?

Bir seçim değildi. Başından beri böyle yapacağımı biliyordum. Benim ana sesim bu, davul.

Bugün Red Bull Music Academy gibi enstitü ve yarışmalar genç yeteneklere şans veriyor. Bu tarz oluşumlar için ne düşünüyorsun?

Genç ve keşfedilmemiş yeteneklere görülmelerini ve gelişmelerini sağlayacak bir alan vermek her zaman güzeldir. 

Telefon Tel Aviv, Tycho, Com Truise, Black Marble gibi birçok önemli isimin plak şirketi Ghostly International’da olmak seni nasıl motive ediyor?

Böyle güzel bir ekibin parçası olmak çok güzel.  Todd Osborn ve Tadd Mullinix gibi önemli sanatçılarla beraber büyüdüğüm için çok mutluyum. 

‘The New Monday’ diğer albümlerine göre daha caz bir sounda sahip, bunun belirli bir sebebi var mı?

Neden aynı şeyi tekrarlayalım ki? Yeni albüm saksafon sololarla, elektronik ritimler üzerine hip-hop vokallerle harmanlanıyor. Caz benim ilk aşkım. Bu albümde de yeni şeyler denedim.

TERLEMEYE HAZIR OLUN

İstanbul’da keşfettiğiniz mekan ve müzikler var mı?

Bu şehir bir harika, enerjisi çok yüksek. Gecenin bir saatinde bir sürü insanın köprülerde balık tuttuğunu görmüştüm, harika bir manzaraydı.

Sonar İstanbul’da bizi nasıl bir performans bekliyor?

Her şeyi tüm sadeliğiyle ortaya döken birini göreceksiniz. Terlemeye hazır olun!

Shigeto, 6 Nisan Cuma günü Sonar Festivali, SonarLab Red Bull Music sahnesinde yer alacak.