Dünyanın en lüks hapishaneleri

EMİNE BIYIK
emine.biyik@aksam.com.tr

Siz hiç otel gibi tasarlanmış bir hapishane gördünüz mü ya da şezlonga uzanıp güneşlenen bir mahkûm… Rehabilite etme amacı güderek tasarlanan Champ-Dollon, Otago, Bastoy gibi hapishaneler, mahkûmlarını dışarıdaki hayata hazırlıyor. İşte ‘hapishane’ demeye bin şahit isteyen dünyanın en lüks hapishaneleri…

Fuhlsbuettel Hapishanesi Almanya

Hamburg’un uluslararası havaalanının yeri olarak bilinen ve Nazilere ait bir toplama kampı olarak görev yapan bu hapishane, 2011 yılında mahkûmların yaşam kalitelerini iyileştirmek için yenilenmiş. Hapishanenin yeni düzeni bir hücreden çok öğrenci yurdunu andırıyor. Ayrıca her hücrenin kendine ait bir banyosu ve bir tuvaleti bulunuyor. 

Bastoy Hapishanesi Norveç

Hapishane demeye bin şahit isteyen cezaevi, Norveç’te bir adanın tamamından oluşuyor ve 115 mahkûma ev sahipliği yapıyor. Minimum güvenliğe sahip olan Bastoy, dünyanın ilk ekolojik cezaevi olarak biliniyor. Adada görevli sadece         beş gardiyan bulunuyor. Mahkûmların tek sorumluluğuysa 08.30-15.30 saatleri arasında adadaki çiftlikte veya marangozhanede çalışmak. 

Otago Hapishanesi

Yeni Zelanda
Hapishaneden çok bir ev gibi dekore edilen Otago Hapishanesi, mahkûmlarına aşçılık, tarım, mühendislik eğitimi gibi konularda eğitim veriyor. Rehabilitasyon amaçlı açılan kurslar, mahkûmları dışarıdaki hayata hazırlıyor. 

Champ-Dollon Hapishanesi İsviçre
1977 yılında Cenevre’de açılan Champ-Dollon Hapishanesi, 376 mahkûmu ağırlarken, 2011 yılında alanının genişletilmesiyle bu sayı 860’a ulaşıyor. Geçmişine birçok kötü anı sığdıran hapishane, 40 milyon dolar harcanarak mahkûmlar için daha yaşanılası bir yer haline getirilmiş.  

Addiewell Hapishanesi
İskoçya
İskoçya Addiewll Köyü yakınında bulunan hapishanede mahkûmlar, haftada 40 saat meslek eğitim dersleri alıyorlar. Aldıkları bu eğitimler dışarıdaki hayata kolay alışmaları ve iş hayatına adapte olmaları için veriliyor.

Halden Hapishanesi
Norveç
Norveç'in ikinci büyük cezaevi olarak bilinen Halden, 10 yıl içinde inşa edilmiş. Yapımı için 1.5 milyar Norveç Kronu harcanan cezaevi, mahkûmları rehabilite etmek ve kendilerini toplumun bir parçası olarak görmeleri için tasarlanmış. Hücrelerde bir evde olması gereken her şey mevcut... Pencereden oturma odasına, televizyondan buzdolabına, tuvaletten banyoya kadar ne arasanız var. Yürüyüş sahası, aşçılık ve müzik derslerinin verildiği bir adet stüdyo ve yürüyüş sahası da bulunan cezaevinin gardiyanları mahkûmlarla aralarındaki ilişkiyi germemek adına silah taşımıyor.  

Justice Center
Avusturya
Avusturyalı mimar Joseph Hohensinn tarafından bir otel gibi tasarlanan hapishanen duvarında ‘Özgürlüklerinden yoksun bırakılan herkese insanca ve kişinin doğuştan sahip olduğu onura saygı gösterilerek davranılır’ yazıyor.