Biz güçle ilerleyen bir kurumuz

SİBEL ATEŞ YENGİN

sibel.ates@aksam.com.tr

“Biz üreten ve güçle ilerleyen bir kurumuz” diyen TÜRSAB’ın Yönetim Kurulu Başkanı Başaran  Ulusoy’la bir araya geldik. Önümüzdeki sezonu turizm açısından değerlendirmesini istedik. 

Seçimler yaklaşıyor. Siz 18 yıldır başkanlık yapıyorsunuz. Bu seçimleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ben tartışma değil, iş üretmekten yanayım. Rekabet tabii ki olmalı ancak rekabetimiz ülkeye turist getirtme konusunda olursa bu herkesin iyiliğine olur. İşini çok seven bir adamım. 18 yıldır da ekip ruhuna inanarak istikrarla çalışmalarımı sürdürdüm. Bundan sonra da böyle devam etmesi için çalışacağım. Bu seçimler 2 yılda bir yapılıyor zaten. Ben sadece 1. dönem koltuğu düşünmüyorum, hep ülke turizmini düşünüyorum. Önceliğim her zaman bu oldu. Bu anlayışla da 18 yıldır bu koltuktayım. Hizmet bilinciyle birçok çalışma yaptık,  istikrarla çalıştık. Turizm sektörünün desteklenmesi lazım. Sürekli gelişerek hizmet veriyoruz. İspanya, Almanya, Hollanda, İngiltere başta olmak üzere onlarca ülkeye gidip ülkemizi anlattık. Ne kadar güzel ve güvenli olduğumuzu özellikle vurguladık. Birçok uluslararası ve ulusal tanıtım etkinliğine, roadshow ve workshop’a katıldık, yüzlerce şehirde Türkiye’yi anlatan sunumlar yaptık, TÜRSAB olarak birçok ülke temsilcisine ve acentalarına ev sahipliği yaptık. Bunun yanında dünyaca ünlü birçok turizm fuarına katıldık, ziyaretçilere Türkiye’yi anlattık. Bunun yanı sıra ülkeler arası ilişkileri geliştirmeye yönelik de çok adımımız oldu. Alman Seyahat Birliği’ni İstanbul’da ağırladık, (UFTAA) Dünya Seyahat Acentaları Birlikleri Federasyonu’nun Global Turizm Ofisi’nin İstanbul’da açılması için çalışmalar yaptık ve sonuçlarını aldık, tarih netleştirmeyi bekliyoruz. Bunun gibi yüzlerce yeni çalışma benim başkanlığımda ekibimle birlikte yürütüldü. Biz çalışan, üreten ve güçle ilerleyen bir kurumuz. 

2016 oldukça kötü olaylara sahne oldu maalesef ülkemizde. 2017 ise bir nevi toparlanma yılı oldu diyebilir miyiz? Turizm açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?

Evet maalesef 2016 herkes için kötü bir yıl oldu ve 2017 buna oranla daha iyi geçti ancak biz istediğimizi tam olarak aldık diyemeyiz. Çok daha iyisi olsun istiyoruz ve buna da inanıyoruz. Özellikle turizm konusunda elbette ciddi sorunlar yaşandı ama tek yaşayan Türkiye değil. Dünya’nın her yerinde bu olaylar yaşanıyor. Hatta biz ülke olarak çok güçlüyüz diyebilirim. Öyle ki yaşanan tüm saldırı ve terör olaylarından sonra bile ayağa kalktık. Bu sebeple inanıyoruz ki daha da iyisini yapacak, daha güçlü olacağız. Türkiye turizm cenneti adeta, bunun da katkısı büyük olacak. Sadece deniz & kum değil; kayak, yeme & içme- gastronomi ve sağlık gibi birbirinden çok farklı alanlarda bir destinasyon merkezi. Bu sebeple turistler ülkemizi hep tercih edecekler. Buna canı gönülden inanıyoruz. Uzun yılların verdiği tecrübe, Kurduğumuz güçlü bağlar ve yoğun çalışmalarımızla turizm için yeni istikrarlı bir dönem yaratmak için çalışmaya devam edeceğiz. 

2018 nasıl geçecek?

Bizce 2018 Türkiye’nin turizm yükselişine geçeceği bir yıl olacak. Ülkemizin kendini bir cazibe merkezi haline getireceğini düşünüyoruz. Ortadoğu turistlerinin yanı sıra bu yıl tekrar Avrupa’da da oldukça ilgi çekici bir hale geldik.  Deniz, güneş, kum turizmi itibarıyla en büyük pazarımız Avrupa idi zaten şimdi ise yaptığımız tanıtım faaliyetleri sonuçlarını vermeye başladı. Özellikle de sağlık turizmi ve kültür turizminin artış göstereceğini öngörüyoruz. Şunu açık bir şekilde belirtmek isterim ki, tüm çabamız Türk turizminin  daha fazla büyümesi, daha fazla gelişmesi yönünde. Bunu yaparken tüm üyelerimizin desteği ile ilerliyoruz. Turizmin en zor zamanlar geçirdiği dönemlerde de hep birlik olduk, birlikte ilerledik. Geçtiğimiz günlerde yaptığımız “Büyük İstanbul Buluşması” adını verdiğimiz toplantımızda 1200 acentamızdan 1500 kişilik katılımla Türkiye’ye güçlü bir  mesaj verdik.