Bütün Türkiye onun 1990'de yapılan yarışmada 'Türkiye Güzeli' seçildiğini, 1991 yılında Miss Universe ve Miss World güzellik yarışmalarında dokuzuncu oluğunu bilir de kariyeri hakkında pek bir şey söyleyemez. Suç onu bilmeyende değil, sabahtan akşama reyting mühendislerinin öncelik anlayışında. Boğaziçi gibi bir üniversitede yabancı dil eğitimi alan ve yıllardır takip eden biri olarak benim de şartsız kabul ettiğim güzel Türkçesi ile 2000 yılında TDK Onur ödülü alan, Show TV'nin değerli spikeri Jülide Ateş'ten bahsediyorum. Haber sunmak şiirle meşgul olmak gibidir. Nasıl mana, çok göstermeden kendini sezdirince güzelse algı yaratma amacı gütmeksizin spikerin sunumu esnasında yorum da kendini sezdirmeli, ruh ve zihinleri dikte edercesine tırmalamamalı. Jülide Ateş'te olan bu güzellikler ki izdivaç programlarında adayların bile eskidiği ekranlarda Onu, eskitmedi.
A2 GÜMBÜR GÜMBÜR
Nihayet beklentilerime cevap verecek bir kanal daha geliyor. Takdir edersiniz ki ATV geçmişinde, ekran klasiğine dönüşen pek çok dizi var. Bunlardan biri de 'Avrupa Yakası', üniversite yıllarımın vazgeçilmezi. Böyle pek çok yapımla daha A2 sayesinde özlem gidereceğiz.
O, OKUDUĞUN NUTUK MU?
Her sunduğu programda sözde, Gazi Mustafa Kemal'in Nutuk adlı eserinden pasajlar okuyan biri geldi aklıma. Elindekinin Nutuk olduğundan şüphelerim var. Zira metin sadeleştirilmiş. Tarihçiler beni aydınlatsın, bu hususta eser sahibinin cevaz verdiğine dair bir bilgi, belge, kayıt altına alınmış sözlü bir beyanatı var mı? Hangi eser olursa olsun sahibinin haberi, tashihi tetkiki yahut izni olmadan sadeleştirilmiş metinleri, eser sahibinin olmaktan çıkmış, yorum katılmış dolaylı intihaller olarak görüyorum. Bu yüzden değerli sunucudan bir izleyici olarak beklentim, eseri aslından okuyup o, engin birikimiyle eseri bize şerh etmesidir.