90’lar Türk Pop’unun unutulmaz yıllarıydı

SİBEL ATEŞ YENGİN

sibel.ates@aksam.com.tr

Müzik yolculuğuna çocuk yaşlarda başlayan Evren Türeci, yayınladığı ilk teklisinde, üstat dediği Vedat Sakman’la düet yaptı. Yıllar önce Leman Sam’dan dinleyip sevdiğimiz Her Neyse ile bu yazın romantik listelerinde sesini ve adını sıkça duyacağımız Evren Türeci ile konuştuk.

Sizi biraz tanıyalım mı, müzik yolculuğunuz nasıl başladı?

Hiperaktif ve isteklerini ailesine kabul ettirmek konusunda ısrarcı bir çocuktum. Onlar da her zaman isteklerime, yeteneklerime ve hayallerime saygı duydular. Dolayısıyla müzik konusunda en büyük desteği ailemden gördüm. Onların sayesinde çok değerli hocalardan özel eğitimler aldım. İlkokul, ortaokul ve lise yıllarımda hafta sonları ve tüm yaz tatillerinde ya evimizde bir müzik öğretmeni olurdu ya da ben bir müzik kursunda olurdum. Şan eğitimi, solfej, klasik gitar ve keman eğitimi aldım. İlk kez 16 yaşımda sahneye çıktım. Radyo programcılığı, haber spikerliği derken sahne almaya 10 yıl ara verdim. 2015 yılında müziğe geri dönerek İstanbul’a yerleştim.

Vedat Sakman ile yaptığınız düet sürecini anlatır mısınız? 

2015 yılından bu yana sevgili Vedat Sakman’a ait ‘Sakman İstanbul’da sahne alıyorum. Yepyeni bir şarkıyla albüm çalışması yapmadan önce hem büyük üstatla özel bir anım olsun hem de profesyonel olarak atacağım ilk adımın bir cover şarkıyla olmasını istedim. Kendisi de beni kırmayarak böyle bir çalışmaya “evet” dedi. Hem gitarı hem de sesiyle eşlik etti.  

90’lı yıllarda ilk kez Leman Sam’dan dinledik ‘Her Neyse’yi.  Leman Sam’dan sonra sizin yorumunuz için müzikseverlerden nasıl tepkiler aldınız? 

‘Her Neyse’ benim çok sevdiğim ve yıllardır dinleyerek kendi sahnemde de söylediğim bir şarkı. Tamamen bana hissettirdiği duygularla yorumladım. Bu duygular dinleyen kişilere de geçmiş olacak ki çok güzel geri dönüşler aldık.

Müzik sektörüne bir cover şarkıyla giriş yaptınız. Son yıllarda eski şarkıların tekrar gündeme gelmesi konusunda neler düşünüyorsunuz? 

Bu şarkılar hepimizin çok sevdiği, yıllardır dinlediğimiz ve ilk seslendiren sanatçılarla anılan hatta onlarla özdeşleşmiş şarkılar. 7’den 70’e eksiksiz sözlerine eşlik ediyoruz ve hiçbir zaman popülaritelerini yitirmediler. Birçoğunu söylemek, yeniden yorumlamak aslında büyük bir risk. Çünkü çoğu dillere pelesenk oldu, sevildi, yıllar geçse de tükenmedi ve hepimiz aynı heyecanla dinliyoruz. Cover versiyonlarıyla gelmeleri çok abartılmadığı ve seslendirenin sesine yakışıp parladığı sürece güzel diye düşünüyorum. Kendi adıma ömrüm boyunca cover şarkı söylemeyi elbette düşünemem ama bu çok özel şarkıyı sahibinin eşliği ve desteğiyle söylemek büyük bir şans.

90’lı yılların şarkıları  hâlâ dinleniyor, bu konuda neler söylemek istersiniz? Günümüz müziği için düşünceleriniz nelerdir? 

90’lar Türk popunun unutulmaz dönemiydi. O şarkıları hâlâ dinliyoruz. Ben 70-80-90’lı yılların şarkılarını okuyorum sahnede, o dönemin ruhuna daha yakın hissediyorum kendimi. Yeni şarkılar arasından da yine kendi seçtiklerimi yorumlamaya çalışıyorum. Günümüz müziği o dönemden çok çok uzak gibi çünkü bir anda parlayan ama bir ay sonra unutulan şarkılar var. Aynı şekilde gündeme bomba gibi düşen ve akıllardan kolay silinmeyecek şarkılar da ortaya çıkıyor. Birçok yetenekli müzisyen, söz yazarı var ama hiçbiri tanınmıyor. Bir yerlerde şarkılarını söylüyorlar, birçoğunun cesareti ve ümitleri de kırılmış, yeteneklerini büyük kitlelerle paylaşmak konusunda isteklerini  rafa kaldırmışlar. 

KALBİMİN BİR YARISI HAYVANLAR İÇİN ATIYOR

Müzik dışında neler yapıyorsunuz? 

Tıpkı müzik gibi astroloji ve okült konular ilgimi çekti. Özellikle ruhsal astroloji konusunda eğitim aldım ve başta kendi hayatım olmak üzere gökyüzünün insan hayatı üzerindeki etkilerini öğrenmek istedim. Doğum anında aldığımız göksel etkilerin hayatlarımız üzerindeki etkilerini biliyorum ve bunu bilerek hareket etmeye gayret gösteriyorum. Hayvan Hakları konusunda uzun yıllar gönüllü çalışmalar yaptım. Şimdi rotası değişen hayatım sebebiyle o denli aktif olamasam da yine hayvanlar için yapılacak tüm gönüllü çalışmalara destek vermeye çalışıyorum. Son nefesime kadar kalbimin bir yarısının hayvanlar için atacağını biliyorum. Kitap okumayı ve yazmayı çok seviyorum şimdilik şarkı sözü yazamıyorum ancak kendimi bildim bileli günlük tutuyorum. Arkadaşlarımla bir araya gelince sabaha kadar müzikten astrolojiye filmlerden kitaplara sohbet ediyoruz.