ELİF ÇARMAN
Yaz aylarında artan sıcaklıkla birlikte klima kullanımı neredeyse kaçınılmaz hale geliyor. Ancak serin bir nefes almak için açılan klimalar, yanlış kullanıldığı takdirde bazı sağlık sorunlarını da beraberinde getirebiliyor. Yanlış klima kullanımı yüz felci riski oluşturuyor mu? Yüzün bir tarafının aniden hareket edemez hale gelmesiyle ortaya çıkan bu rahatsızlık, genellikle sinirlerin hasar görmesiyle ilişkilidir. Peki klima, bu sinirleri etkileyebilir mi? Doğrudan yüze gelen soğuk hava akımı, ani ısı değişimi ve bilinçsiz klima kullanımı, bu riski gerçekten artırıyor mu? Klimanın olası yan etkilerinden korunmak için neler yapılmalı?
Elif Çarman'a açıklamalarda bulunan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Cüneyt Saltürk, yanlış klima kullanımına ve sebep olabileceği tüm etkilere ilişkin en çok merak edilen soruları yanıtladı.
Klima kullanımında yapılan hatalar nelerdir ve bunlar hangi sağlık sorunlarına yol açabilir?
Klima kullanımı yaz aylarında adeta hayat kurtarıyor ama ne yazık ki doğru kullanılmadığında ciddi sağlık sorunlarına da yol açabiliyor. En sık yapılan hatalardan biri, klimanın soğuk havasını doğrudan kendimize çevirmek. İlk başta serinletici gibi gelse de bu durum zamanla boyun ve sırt tutulmalarına, kas spazmlarına hatta yüz felcine bile neden olabiliyor. Özellikle uzun süre bu şekilde kalmak ciddi sorunlara davetiye çıkarıyor.
Bir diğer önemli konu da klima filtrelerinin temizliği. Çoğu zaman göz ardı ediliyor ama bu filtreler düzenli olarak temizlenmediğinde içinde toz, bakteri ve mantar birikiyor. Haliyle bu kirli hava da solunum yoluyla vücudumuza giriyor. Sonuç? Astım atakları, alerjik reaksiyonlar, sinüzit, bronşit... Hatta daha ileri durumlarda lejyoner hastalığı gibi ciddi enfeksiyonlar bile görülebiliyor.
Ayrıca dışarıyla içerisi arasında çok büyük sıcaklık farkı yaratmak da pek sağlıklı değil. Dışarısı 35 derece, içerisi 18 derece olunca vücut bu ani değişime adapte olamıyor. Bu da bağışıklık sistemini zayıflatıyor, halsizlik, baş ağrısı ya da soğuk algınlığı gibi şikâyetler ortaya çıkıyor.
Bir de gece uyurken klimayı açık bırakmak var. Üstelik bu esnada hava doğrudan yüzümüze ya da göğsümüze geliyorsa, sabah boğaz ağrısıyla uyanmak işten bile değil. Özellikle hassas bünyelerde kuru öksürük ya da bronşit gibi durumlar kolayca gelişebiliyor. Bunun yanında klima bakımını ihmal etmek de başka bir sorun. Klimanın içi zamanla mikrop yuvasına dönebiliyor. Bu da özellikle yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf olanlar için ciddi risk anlamına geliyor. Ve son olarak, klimalı ortamların iyi havalandırılmaması da baş ağrısı, yorgunluk ve dikkat dağınıklığı gibi şikâyetleri beraberinde getiriyor. Kısacası klima elbette gerekli ama bilinçli kullanılmadığında sağlığımıza zarar verebilir. O yüzden ara ara camları açıp ortamı havalandırmak, filtreleri düzenli temizlemek ve serinliği dozunda tutmak şart. Böylece hem konforlu hem de sağlıklı bir yaz geçirmek mümkün olur.
Klimanın olumsuz etkilerinden korunmak için ne yapılmalı?
Klimanın olumsuz etkilerinden korunmak için özellikle düzenli bakımları yapılmalıdır.
Filtre Temizliği: Klima filtreleri düzenli olarak temizlenmeli veya değiştirilmelidir. Kirli filtreler, havada bakteriler, toz ve diğer kirleticilerin yayılmasına neden olabilir.
Nem Dengelemesi: Klimada nem oranını kontrol etmek önemlidir. Aksi takdirde, fazla nem veya kuru hava, solunum yolları ve cilt üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Bazı klimada nem ayarları yapılabilir, ancak klimayı çalıştırdıktan sonra ortamın çok kuru olmaması için bir nemlendirici kullanılabilir.
Havalandırma: Klima sisteminin hava sirkülasyonunun düzenli olması sağlanmalı. Bu, havanın taze kalmasına ve odadaki kirleticilerin birikmemesine yardımcı olur.
Klima Akıntılarından Kaçının: Klimanın doğrudan üzerinize üflemesini engelleyin. Bu, baş ve boyun ağrılarına neden olabilir. Klimanın doğru açıyla yerleştirilmesi, doğrudan soğuk hava akımını engeller.
Hava Kalitesini İzleyin: Ofisteki hava kalitesinin izlenmesi önemlidir. Havadaki karbondioksit oranı arttıkça, yorgunluk ve baş ağrıları gibi belirtiler görülebilir. Bir hava kalitesi ölçer kullanmak, ofisteki hava durumunu düzenli olarak kontrol etmenize yardımcı olabilir.
Sıcaklık Ayarlarını İyi Yapın: Ofisteki sıcaklık, çok soğuk olmamalıdır. Genel olarak, ofis ortamındaki ideal sıcaklık 22-24°C arasında olmalıdır. Aksi takdirde, aşırı soğuk, vücutta kas gerginliğine ve grip benzeri semptomlara yol açabilir.
Hidrasyonu Unutmayın: Klima, hava içindeki nemi azaltabilir ve bu da vücudun kurumasına neden olabilir. Bu yüzden bol su içmek, cildin kurumasını engellemek ve vücudu nemli tutmak çok önemlidir.