AA
Trabzon'un tescilli Sürmene pidesi asırlardır sofralarda sevilen lezzetlerin başında geliyor. Peki, Sürmene pidesi nasıl yapılıyor? Sürmene pidesinin püf noktası nedir?
AA'da yer alan habere göre Trabzon'da, yaklaşık 4 yıl süren çalışmaların ardından coğrafi işaret tescil belgesi alınan Sürmene pidesi, ilçe sakinlerinin yanı sıra yerli ve yabancı ziyaretçilerin ağızlarını tatlandırıyor.
İlçede bir asır önce evlerde "Trabzon yağlısı" ve "Trabzon peynirlisi" adıyla pişirilen, 50 yıldır da fırınlarda yapılan Sürmene pidesi, tadanları hayran bırakıyor.
SÜRMENE PİDESİNİN PÜF NOKTASI TEREYAĞI VE PEYNİR
Yuvarlak açılan hamurunun üzerine bölgedeki yaylalarda doğal yöntemlerle üretilen tereyağı ve salamura edilmiş peynir konularak taş fırında odun ateşinde pişirilen pideye coğrafi işaret tescil belgesi alınması, ilçe halkı ve üreticiler tarafından memnuniyetle karşılandı.
Coğrafi işaret tescil belgesini ilçede pide üretimi yapılan tüm fırınlara astıklarını ifade eden Sürmene Belediye Başkanı Rahmi Üstün, Sürmene pidesinde tescili belirleyen kriterleri şöyle sıraladı:
"Örneğin peynirinin burada üretilmesi lazım, tereyağının burada, yaylalardaki tereyağından olması lazım. İmalatının burada yapılması lazım. Unun da kaliteli olması lazım. Hepsinden önemlisi el emeği göz nuru veren ustalar var. Ustalarımız da maharetli ustalar. Dolayısıyla bu bölgeye pide yemeye gelenler gönül rahatlığıyla yiyorlar."
150 YILLIK GEÇMİŞİ VAR
İlçenin en eski pide fırınlarından birini işleten Savaş Virdil de aile olarak 55 yıldır pidecilik yaptıklarını, babasından devraldığı mesleği uzun yıllardır sürdürdüğünü anlattı.
Sürmene pidesinin peynirli olarak bilindiğini ancak son yıllarda kıymalı, kavurmalı ve karışık olarak da yapıldığını aktaran Virdil, pidenin sırrının hamurunun açılmasından kullanılan malzemenin kalitesine ve pişirilmesine kadar tüm sürecin titizlikle yapılmasında olduğunu vurguladı.
Pidenin, Sürmene'de bir gelenek olduğunun altını çizen Virdil, "Sürmene pidesi aslında buranın yaylasını, suyunu, havasını, yağmurunu anlatır. Usta ellerde, taş fırında pişirilip sıcak servis edilir. Aslında 150 yıllık bir geçmişi var. Salon kültürü olarak son 50 yıldır fırınlarda yapılıyor. Coğrafi işaret belgesi alındı ve dünya markası oldu. Yapandan, uğraşandan, elini taşın altına koyandan Allah razı olsun." ifadelerini kullandı.