Sosyal fobinin bireysel, toplumsal ve biyolojik nedenleri vardır. Sosyal fobide beyin kimyasında bir takım düzensizliklerden söz edilmektedir; tehdit algısı varmış gibi sinir sisteminde aşırı uyarılma, kalp atımında hızlanma gibi panik atağa yakın etkiler yaşanmaktadır. Çağımız ebeveynlerinin kontrolü ellerinde tutarken dikkat etmesi gerekmektedir; çok koruyucu ve kollayıcı, eleştirel tutumda olan ailelerde çocuğun sosyal fobik olma riski artmaktadır.
İŞTE, “SOSYAL FOBİ NEDİR?” SORUSUNUN CEVABI
Sosyal fobi, psikiyatride kaygı bozuklukları içinde yer alan bir rahatsızlık olarak bilinmektedir. Sosyal anksiyete olarak da adlandırılır.
Fobiler, belli durumlarda yaşanan korkular olduğuna göre, sosyal fobi de sosyal ortamlarda yaşanan kaygı olarak tanımlanabilir. Sosyal fobinin genel belirtilerine baktığımızda; Kişi yeni bir ortama girdiğinde kaygı yaşar, sıkıntı duyar, endişe hali söz konusudur. Çarpıntı, kaygı, kendini ifade etmede sıkıntı yaşanması da bu tabloya eşlik eder.
Sosyal fobinin ikincil olumsuz etkisi de toplumdan çekilme yönünde bir eğilimle kendini gösterir. Sosyal fobinin erken döneminde çocuk utançtan bu sorununu kimseye söyleyemez. Toplumumuzda utangaç çocuklar övgü bile aldıkları için sosyal fobinin vahimliği göz ardı edilebilir. Hastalık olduğu bilinmeyip zamanında müdahale edilmediğinde de ileride çocuk iyice güçlük çeker. Üniversite yıllarında sorun iyice artar. Çünkü tedavi edilmediğinde sorun giderek daha da derinleşir.
SOSYAL FOBİ VE KARİYER
Normalde sosyal fobik kişiler sosyal ortamlara gitmekten kaçınır. Her gün gittiği ortamlara bile girmekten kaçınmaktadır. Ancak, pozisyonu müsaitse durumu belirli konuma kadar idare edebililir. Ama pozisyon yükseldikçe durum vahimleşmektedir. Mesela kariyerinde yükselmiş, terfi etmiş, yurt dışına gitmesi gereken, toplantılarda sunum yapması beklenen insanları görüyoruz. Tabii ki, bu noktada çok zorlanmaktadırlar. Ancak bu konuma gelenler artık kendi durumlarını araştırmaya başlar ve bunun bir hastalık olduğunu da öğrenir. Böylelikle tedavi planlanır ve tedavi uygulanmaya başlanır.
SOSYAL FOBİ TEDAVİSİ
Sosyal fobide ilaç tedavisi tablonun şiddetine göre psikoterapi ile birlikte ilerlemektedir. Çoğunlukla bir yıllık bir ilaç tedavisi önerilir. Bir yılın sonunda önemli ölçüde belirtilerde gerileme gözlemlenir. Psikoterapinin de uygulanması ile iyilik hali artar. Çok fazla kendini ifade etmeyen toplumlarda kendine güveni düşük yetiştirilen bireyler bunu yaşamaktadır. Sorunun başlangıcı sıklıkla çocukluk çağında görülmektedir. Hatta okul öncesi çağda da görülür. Ürkek, başkalarına yaklaşmaktan korkan, izole olan çocuklar alarm durumunda olunması gereken çocuklardır.
SOSYAL FOBİ TEDAVİSİNDE İLAÇ KULLANIMI
Bir yıl 6 ay arasında kullanılan ilaçların oldukça etkili bir tedavi olduğu söylenebilir. Bu ilaçlar antidepresan grubundadır. Fobik belirtileri ortadan kaldıran ilaçlardır. Vakaların yüzde 70-80'inde belirtileri ortadan kaldırır. Diyelim ki, sosyal fobik bir konuşma yapacak. İşte bu performanstan bir saat önce ilacı kullanılması önerilir. Bedensel belirtiler yaşanmayınca kişi zihnini de daha rahat kontrol edebilir. Ama altta yaşanan düşüncenin terapi ile ortadan kaldırılması önemlidir.
Tedavi sürecinde kısaca yapılan Neuro-Biofeedback yöntemi, bireysel psikoterapi ve gevşeme egzersizleri ile birlikte kullanılan Neuro-Biofeedback tekniği ile; kişiye özel opsiyonel ayar yapabilme imkanından yararlanılabilir. Kişiye rahatsızlığıyla ilgili farkındalık kazandırmak, motivasyonunu arttırmak, bireysel psikoterapide kazandığı davranış değişikliklerinin bedeninde ne tür gerilimler, ısı ve kalp ritminde farklılıklar ile nefesinde nasıl bir hata oluşturduğu ve beyninde ne tür bioelektriksel görünüm kazandığıyla ilgili geribildirim vermek suretiyle düşüncelerine hakim olabilme yeteneği kazandırılır.
SOSYAL FOBİYİ OLUŞTURAN TOPLUMSAL VE BİYOLOJİK NEDENLER
Sosyal fobide beyin kimyasında bir takım düzensizliklerden söz edilmektedir. Diğer kaygı bozukluklarında olduğu gibi sosyal fobide de bunun olduğu görülmektedir. Tıpkı tehdit algısı varmış gibi otonom sinir sisteminde aşırı uyarılma, kalp atımında hızlanma, mide bağırsak sisteminde hareket gibi panik atağa yakın bir şey yaşanmaktadır. Bazı durumlarda bayılma gözlemlenmektedir. Sosyal fobi durumunda da diğer psikolojik sorunlar gibi kimyasalların bir dengesizliği söz konusudur. Sosyal fobi de genetik yatkınlıktan da söz edilebilir. Ailede de olup olmadığı sorgulandığında, yakın akrabalarda benzer problemin olduğu sıklıkla görülmektedir.
SOSYAL FOBİ VE KİŞİLİK BOZUKLUĞU
Anti-sosyal kişilik sosyal fobiden farklı bir rahatsızlık halidir. Bu özellikte kişiler suça eğilimli olur ve yaptıklarından rahatsızlık duymaz, sorumluluğu başka kişi ve kurumlara yıkarlar. Tabii ki, bazı durumlarda birkaç psikiyatrik problem bir arada bulunabilir. Sosyal fobikler suça eğilimlidir diyemeyiz ancak çocukluğunda aşırı şiddet görmüş kişilerde gözlemlenebilir.