Şeker yerine bağışıklığı güçlendiren şifa: Akçaağaç şurubu

Akçaağaç şurubunu zaman zaman yemek programlarında duyuyoruz. Peki, akçaağaç şurubu neye iyi gelir, nasıl kullanılır? Az miktarda kullanmanız gereken tatlandırıcılardan biri olan akçaağaç şurubu, normal şeker yerine iyi bir alternatiftir.

Şeker tüketimine bir türlü engel olamıyorsanız akçaağaç şurubunun faydalarına göz atın. Akçaağaç şurubu şeker gereken pankek, tatlı gibi birçok çeşitte kullanılabiliyor. Vücuda zararı olmadığı gibi birçok hastalıktan da koruyor. İşte akçaağaç şurubunun faydaları...

BAĞIŞIKLIĞI GÜÇLENDİRİR

Akçaağaç şurubu tüketmek, iltihap azaltan polifenol antioksidanları barındırdığı için artrit, inflamatuvar bağırsak hastalığı veya kalp rahatsızlığının önlenmesinde yardımcı olan sağlıklı bir diyetin parçası olarak değerlendirilebilir. Akçaağaç şurubundaki bitki esaslı bileşikler, daha hızlı bir şekilde yaşlandırmaktan ve bağışıklık sisteminin gücünü azaltmaktan sorumlu olan oksidatif stresini azaltır.

İLTİHABI AZALTIR

Uygun miktarda kullanıldığında, akçaağaç şurubunun besin faydaları; iltihabı azaltma ve kan şekerini daha iyi yönetme yeteneğini içerebilir. Akçaağaç şurubu, isfendan çınarı ya da akçaağacın gövdesinde sadece şubat, mart ve nisan aylarında oluşan özsularının işlenmesi sonucu elde edilen şifalı bir içecektir. Antioksidan bileşenler içeren akçaağaç şurubunda riboflavin, kalsiyum, çinko, manganez, potasyum, fosfor, demir ve magnezyum da bulunur.

DİYABETİ ÖNLER

Rafine şeker ve rafine edilmiş karbonhidratların genel olarak karaciğer tarafından hızla metabolize olduğu bilinir. Daha da kötüsü, çok fazla şeker tüketirseniz kan şekerinin hızla artıyor olması ve insülinin yükselmesi kan şekeri yönetimi açısından da tehlikelidir. Bu şekilde devam ettiğinde ise diyabet ortaya çıkar. Fazla şeker tüketmek; obezite, tip 2 diyabet ve kalp hastalığı gibi sağlık sorunlarının önde gelen nedenlerindendir; Akçaağaç şurubu gibi doğal tatlandırıcılar bile belli ölçüde kullanılmalıdır. Diyabetin doğal olarak tersine çevrilmesine yönelik çözümler veya diğer kan şekeriyle ilgili koşullar söz konusu olduğunda, genel olarak şeker alımını en aza indirmek ve özellikle rafine şekeri kullanmaktan kaçınmak en iyisidir.

KANSER RİSKİNİ AZALTIR

Şekerin kansere neden olabileceğini veya en azından katkıda bulunduğunu gösteren birçok çalışma var. Akçaağaç şurubu çok daha az zararlıdır. Bunun nedeni, DNA hasarı ve mutasyonundan hücreleri koruyabilen akçaağaç şurubu içindeki antioksidanların varlığından kaynaklanmaktadır. Akçaağaç şurubu, tek başına kanser gelişimi için riskin azalmasıyla sonuçlanmazken, diyetinize yüksek seviyede rafine edilmiş şeker veya yapay tatlandırıcılar eklemekten daha güvenli bir seçenek olarak tercih edilebilir.

KRONİK HASTALIKLARA İYİ GELİR

Rafine şeker, mısır şurubu ve agave nektarı minimal antioksidan içerir, ancak akçaağaç şurubu, çörek otu pekmezi, esmer şeker ve saf bal, yüksek antioksidan kapasitesine sahiptir. Akçaağaç şurubu bünye açısından yoğun besleyicidir, koruyucu antioksidanlar konusunda da etkileyicidir. Fenolik bileşikler biçimindeki bu antioksidanlar, iltihaba neden olan ve çeşitli kronik hastalıkların oluşumuna katkıda bulunabilecek serbest radikal hasarını azaltmak için faydalıdır. Mümkün olduğunca daha koyu, sınıf B akçaağaç şurubu seçin, çünkü bunlar daha yararlı antioksidanlar içerir.

SİNDİRİMİ DÜZENLER

Yüksek düzeyde rafine edilmiş şeker tüketimi, kandida, IBS, sızdıran bağırsak sendromu ve diğer sindirim sistemi bozukluklarını artırabilir. Aslında, sızdıran bağırsak ve otoimmün bozukluklarını iyileştirmek için atabileceğiniz en büyük adımlardan biri, rafine edilmiş şeker alımını azaltmak ve bunun yerine, az miktarda doğal tatlandırıcılar kullanmaktır. Çoğu yapay tatlandırıcı aynı zamanda gaz, şişkinlik, kramp ve kabızlık gibi hazımsızlık semptomlarına neden olur. Akçaağaç şurubu, pişmiş ürünler, yoğurt, yulaf ezmesinde kullanılmak üzere sindirim sistemini daha sağlıklı bir biçimde, kimyasallardan ve yüksek şekerli bir diyetten kaynaklanan hasardan korumak için kullanılabilir.

CİLT İÇİN FAYDALIDIR

Akçaağaç şurubu bala benzer şekilde ciltte oluşan iltihaplanmayı, kızarıklığı, lekeleri ve kuruluğu azaltmaya yardımcı olabilir. Çiğ süt veya yoğurt, yulaf ve saf balla yapılan bu doğal karışım, cildi nemlendirir.