Şeker, un ve ekmeksiz yaşamaya gerek yok! Önemli olan...

Türkiye Triatlon Şampiyonluğu bulunan diyetisyen Emine Uluçay, sağlıklı beslenme ve kilo verme ile ilgili merak edilenleri yanıtladı. “Aslında diyet yapmaktansa, hayat boyu sürdürebileceğimiz sağlıklı ve dengeli ve sürekli beslenme alışkanlıkları edinmek en güzeli'' diyen Uluçay, hayatı ''diyetteyken'' ve ''diyette değilken'' diye ayırmanın yanlış olduğunu söyledi.

Aksam.com.tr

Sosyal medya paylaşımları ile takipçilerine sağlıklı beslenme konularında destek veren diyetisyen Emine Uluçay, aksam.com.tr’ye özel açıklamalarda bulundu. Hızlı kilo kaybının sonrasında fazlasıyla geri alındığını vurgulayan Uluçay, kilo vermek isteyenlerin sağlıklı beslenip bunu sürdürmesi gerektiğini söyledi.

“DİYET YAPMAKTANSA HAYAT BOYU DENGELİ BESLENİLMELİ”

Diyet yapmak bir zaruret mi, ihtiyaç mı?

Aslında diyet yapmaktansa, hayat boyu sürdürebileceğimiz sağlıklı ve dengeli ve sürekli beslenme alışkanlıkları edinmek en güzeli. Diyetler bitiyor ve çoğu zaman verilen kilolar geri alınıyor. Hayatımızı ‘diyetteyken’ ve ‘diyette değilken’ diye ayırmayarak, genelde sağlıklı beslenip ara sıra sevdiğimiz şeylere yer vererek hem kilo kaybı hem kilo koruma mümkün.

“HIZLI KİLO KAYBININ TERS TEPTİĞİ DENEYİMLENDİ”

Kısa sürede çok kilo vermek isteyen insanların sayısı oldukça fazla. Böyle bir şey mümkün mü?

Diyet sektörü dünyada çok büyük bir sektör, o yüzden kısa sürelerde büyük kilo kayıpları yaşatacak birçok yöntem mevcut. Ancak herhangi bir ‘hızlı kilo kaybı’ yöntemini denemiş biri, bu kilo kaybının çok uzun süreli olmadığını ve çoğu zaman fazlasının geri alındığını deneyimlemiştir.

“SÜPER GÜCE SAHİP GIDA YOK”

Her sene bir ürün ünleniyor. Bir sene chia tohumu, bir sene teff tohumlu çay, bir sene yeşil çay… Bunlar gerçek anlamda zayıflama konusunda yardımcı oluyor mu?

Çoğu zaman hayır... Bazıları kilo kaybı sürecini desteklese de maalesef ‘superfood’ adı altında satılan birçok yiyecek ve içecek, tıpkı tükettiğimiz diğer tüm gıdalar gibi süper bir güce sahip değiller. Kilo kaybı için sağlıklı beslenip, bunu sürdürmek ve hareket etmek gerekiyor.

“İDEAL DİYET, KİŞİDEN KİŞİYE DEĞİŞİR”

İdeal diyet programı günde kaç öğünden oluşuyor?

Bu sorunun cevabı kişiden kişiye değişiyor. Kişinin hayat tarzı, iş hayatı, yatma kalkma saatleri, aktivite düzeyi, sağlık sorunlarının olup olmaması ve tabii ki tercihleri o kişiye uygun ideal beslenme programının şekillenmesinde büyük rol oynuyor. Önceleri üç ana öğün, üç ara öğün gibi kalıplara takılıp kalsak da, yeni araştırmalar bunun herkes için gerekli olmadığı yönünde. Üç ana ve üç ara öğün ile kilo veren kişilerin yanı sıra aralıklı oruç dediğimiz ve çoğu zaman iki ana öğünden oluşan beslenme şekilleri ile de kilo kaybetmeyi başarmış birçok birey var.

“HAYATTAN TAMAMEN ÇIKARMAK YERİNE DENGELİ TÜKETİM ÖĞRENİLMELİ”

Ekmek, şeker ve undan bağımsız bir hayat herkes için mümkün mü?

Bence değil, zaten herkesin şeker, un ve ekmeksiz bir hayat yaşamasını gerektirecek bir durum yok. Un ve şekeri elimizden geldiğince tam buğday, tam tahıllı veya çavdar olarak tüketip ara sıra, eğer seviyorsak, beyaz undan hazırlanmış ürünler tüketerek de sağlıklı olmak mümkün. Şeker biraz daha farklı; rafine şeker yemeden de yaşayabiliyor olsak da şekeri tamamen kesmek birçok birey için zor bir durum. Kültürel ve sosyal olarak tükettiğimiz birçok şeyin içinde şeker var. Şekeri tamamen kesme psikolojisi birçok kişide ters teperek maalesef daha fazla tüketilmesine veya uzun vadede yeme bozukluklarına yer açabilir. Bir şeyleri tamamen hayatımızdan çıkarmak yerine abartmadan, dengeli ve sağlıklı bir hayat tarzının parçası olarak tüketmeyi öğrenmeliyiz.