Şarbonlu et tüketildiğinde ağır bağırsak hastalıkları baş gösterir. Hastalık genellikle hayvanlarla uğraşan köylüler, doktorlar, dericiler tarafından kapılabilir. Şarbon hastalığı deri şarbonu ve iç organ şarbonu olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Bu hastalık dünyada giderek azalmaktadır ancak en sık görüldüğü ülkeler, Latin Amerika, Afrika ve Asya’dır. Şarbon hastalığı yakın tarihlerde biyolojik silah halinde de kullanılmıştır. Şarbon hastalığının belirtileri; deri şarbonu, akciğer şarbonu, habis ödem, bağırsak şarbonu olmak üzere 4 şekilde ortaya çıkabilir.
ŞARBON
Şarbon, özellikle sığır, koyun, keçi, deve gibi ot yiyen hayvanlardan insanlara bulaşan bir hastalıktır. Antraks olarak da bilinen şarbon hastalığı ülkemizde çoban çıbanı ve karakabarcık gibi isimlerle anılmaktadır.
Etkeni Bacillus anthracis adı verilen sporlu bir bakteri olan şarbon, insanlarda ve hayvanlarda bilinen en eski hastalıklardan birisidir ve zaman zaman hayvanlarda salgınlar yapmaktadır.
HASTALIK NASIL BULAŞIR?
Şarbon insanlara üç şekilde bulaşmakta ve bulaşma şekline göre de adlandırılmaktadır: Deri şarbonu, hasta hayvanlara, bunların etine, derisine, bu hayvanların kirletmiş olduğu eşya veya malzemelere temas edilmesiyle,
Bağırsak şarbonu, şarbon mikrobuyla bulaşmış gıdaların, özellikle de şarbonlu hayvanların etlerinin yenmesiyle, Akciğer şarbonu, şarbon sporuyla bulaşık tozların veya hayvan tüylerinde ve kıllarında bulunabilen sporların solunmasıyla bulaşmaktadır.
HASTALIK DAHA ÇOK KİMLERDE GÖRÜLÜR?
Hayvancılıkla uğraşanlar, çobanlar, kasaplar, mezbaha işçileri, dericilik sanayinde çalışanlar, veteriner hekimler, hastalığın yaygın olduğu bölgelerde ölen hayvanların kesildiği veya yerleşim yerlerine yakın ölen hayvanların gömüldüğü yerlerde oynayan çocuklar şarbon yönünden risk gruplarını oluşturmaktadır.
HASTALIĞIN DÜNYADAKİ VE ÜLKEMİZDEKİ DURUMU?
Şarbon bazı Latin Amerika, Afrika ve Asya ülkelerinde yaygın olarak görülmektedir. Dünyada gittikçe azalan bir hastalık olmakla beraber henüz tamamen yok edilememiştir.
Görülme sıklığı gittikçe azalmasına rağmen şarbon ülkemizde de görülmektedir. Ülkemizde şarbon hastalığı yılın her mevsiminde görülebilir. Ancak sıcak ve kurak aylarda insan ve hayvan şarbonu daha fazla görülmektedir.
HASTALIĞIN BELİRTİLERİ NELERDİR?
Şarbon hastalığı mikrobun vücuda girmesinden itibaren yaklaşık 2-7 gün sonra ortaya çıkar. Belirtiler hastalığın klinik şekline göre değişiklik gösterir:
Deri Şarbonu: Şarbon sporlarının deriden girdiği yerde, ilk önce böcek ısırığına benzer biçimde kabarık, kaşıntılı bir şişlik oluşur. Bu şişlik 1-2 gün içerisinde içi su dolu kabarcığa dönüşür ve daha sonrada ağrısız, genellikle 1-3 santimetre genişliğinde ortasında karakteristik siyah renkte ölü dokunun yer aldığı bir yara meydana gelir. Deri şarbonunda ayrıca yaranın bulunduğu bölgedeki lenf bezlerinde şişmeler görülebilir.
Ülkemizde görülen şarbon hastalığı genelde deri şarbonu şeklindedir. Bağırsak Şarbonu: Bulantı, kusma, iştahsızlık, ateş gibi belirtilerle başlar, bunu karın ağrısı, kanlı kusma ve kanlı ishal izler. Daha sonra kan zehirlenmesi ve şok gelişerek ölüm meydana gelebilir.
Akciğer Şarbonu: Soğuk algınlığına benzeyen belirtilerle başlar. Yüksek ateş ve titremeler görülür. Birkaç gün sonra ağır solunum güçlüğü ve şok gelişir.
HASTALIK NASIL TEŞHİS EDİLİR?
Hastalığın sık olarak görüldüğü bölgelerde yaşayan veya bu bölgelere seyahat eden, bulaşık materyalle temas eden ve yukarıda belirtilen klinik formlardan birine ait belirtilerin bulunması şarbon hastalığını akla getirmeli ve mutlaka hekime müracaat edilmelidir.
HASTALIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR?
Şarbon tedavisi için etkili antibiyotikler vardır. Tedavinin başarılı olabilmesi için mümkün olan en kısa sürede tedaviye başlamak gerekir.
HASTALIKTAN NASIL KORUNULUR?
Şarbonlu olduğundan şüphelenilen veya şarbondan ölen hayvanlar asla kesilmemeli, derileri yüzülmemeli ve etleri tüketilmemelidir.