Koronavirüs herkesi psikolojik olarak etkiledi. Özellikle virüs sürecinde stresten kaynaklı sorunların olduğunu belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, herkesin vakti geldiğinde "hayır" demeyi öğrenmesi gerektiğini aksi takdirde bu durumların iç hastalıklara sebep olduğunu söyledi.
Duygularını bastırarak stres ve öfkesini belli etmeyen kişilerde görülen örtülü, bir diğer adıyla 'maskeli depresyonun' kansere davetiye çıkardığını belirten Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, "Kişi gerektiğinde hayır demeli. Bunları bastırdıkça karşımıza iç hastalıkları şeklinde çıkıyor." dedi.
KİŞİ GEREKTİĞİNDE HAYIR DEMELİ
Prof. Dr. Tarhan, koronavirüs nedeniyle birçok psikolojik hastalığın nüks ettiğini söyledi. Prof. Dr. Tarhan, önerilerini şöyle sıraladı:
"70 yaşında olup hayatında ilk kez antidepresan kullanmak zorunda olan hastalarımız oldu. Uzun süredir kendini dengede tutan bazı psikolojik hastalıklar koronavirüs nedeniyle nüks etti. Koronavirüs şu anda yaşamsal travma olarak hastalıkları başlatan olay. Kontrol edilemeyen stres insana zarar veriyor. Kontrol edilebilen stres insana zarar vermez. Kişiyi uyanık tutar ve çalıştırır. O nedenle kontrol edilebilen stresten korkmamak gerekir. Öfkeyi ne bastırmak ne dışa vurmak, öfkeyi öğütmek gerekiyor. Öfkeye bir itfaiyeci tavrıyla yaklaşmak gerekiyor. İtfaiyeci ne yapar? Önce yangını söndürür, sonra soğutur ardından ise bu yangının sebebini araştırır. Kişi bu yaklaşımla kendisini neyin öfkelendirdiğini sorgulamalı. Sakinleştikten sonra kendisini öfkelendiren bu konuya çözüm üretmeli. Kişi gerektiğinde "hayır" demeli. Bizler hayır deme becerisini çalışıyoruz. Bunları bastırdıkça karşımıza iç hastalıkları şeklinde çıkıyor. O nedenle kişi hayır deme becerisini öğrenmeli."