Pandemiden sonra 2. Salgın tehlikesi: Miyop! Göz kusuru nasıl anlaşılır? Uzmanı açıkladı

Dünyada ve Türkiye'de pandeminin ardından yayılan salgınlardan biri de miyop oldu. Ekrana bağımlılığın arttığı bu dönemden özellikle çocuklar etkilendi. Peki, çocuklarda göz kusuru, miyop ya da diğer göz problemleri nasıl anlaşılır? Merve Kantarcı Çulha'ya açıklamalarda bulunan Dr. Öğr. Üyesi Sezer Hacıağaoğlu, gözü lazerle çizdirme konusundan lenslere kadar tüm merak edilenleri anlattı. Detaylar haberimizde.

AKSAM.COM.TR/MOR PAPATYA

Merve Kantarcı Çulha

Çocuklarda göz problemleri, gözü lazerle çizdirme, miyop, lenslerin kullanımı ve gözde iltihap en çok araştırılan konuların başında geliyor.

Aksam.com.tr'den Merve Kantarcı Çulha'nın sorularını yanıtlayan Dr. Öğr. Üyesi Sezer Hacıağaoğlu, pandeminin ardında dünyada miyop salgınının başladığına dikkat çekti.

Özellikle çocuklarda ekran bağımlılığıyla bu sorunun yaygın olduğunu söyleyen Hacıağaoğlu, gözde erken teşhisle ilgili aileleri uyardı.

Son yıllarda göz için lazer operasyonları çok tercih ediliyor. Her göz bu tedaviye uygun olur mu? Lazerden korkan hastalar için ne söylemek istersiniz?

Halk arasında göz çizdirme olarak bilinen ve gözün kırma kusurlarını düzeltmeyi amaçlayan ameliyatlar; lazer ameliyatlarıdır. Bu ameliyatlar; gözün saydam tabakası olan korneanın lazerle yeniden şekillendirilmesi sayesinde görüntünün retina üzerinde odaklanmasını sağlamaktadır.

Korneanın kalınlığına ve yapısına göre göze uygulanabilecek lazer ameliyat yöntemleri değişmektedir. Lazer yöntemleri arasında; PRK (No Touch Lazer), LASİK ve SMILE lazer yöntemleri sayılabilir. Bu yöntemlerin en iyisinin hangisi olduğu hastalar tarafından sıkça sorulmaktadır. Ancak en iyi yöntemden değil hastanın göz yapısına en uygun lazer yönteminden bahsedilebilir.

Lazer gerçekten görme kaybını sıfırlıyor mu?

Ameliyat öncesi detaylı hasta muayenesi ve kornea yapısının gelişmiş cihazlarla değerlendirilmesi sonrası hastanın göz yapının lazere uygun olduğuna karar verildiyse hastaların ameliyattan sonra görme kaybı riskinin sıfıra yakın olduğunu söylemek mümkündür. Bu nedenle hastaların lazer operasyonundan endişe etmesine gerek yoktur. Lazer ameliyatları damla anestezisi altında uygulanmakta olup ortalama 15-20 dakika süren, günlük hayata dönüşün oldukça hızlı olduğu, hasta açısından oldukça konforlu ameliyatlardır.

Göz damlalarının zararı var mı? Kortizonlu damlalar uzun süre kullanıldığında gözü nasıl etkiler?

Göz damlaları içerik açısından oldukça çeşitlilik göstermektedir. Halk arasında en sık kullanılan göz damlaları göz kuruluğu tedavisinde kullanılan suni gözyaşı adı verilen nemlendirici damlalardır. Bu damlaların bazıları koruyucu içermektedir, sık damlatılmaları durumunda faydasından çok zararı olabilmektedir. Bu nedenle hekiminizin önerdiği sıklıkta damlatılmaları önemlidir.

Şiddetli göz kuruluğu, alerji gibi durumlarda veya operasyon sonrası kortizonlu damlalar reçete edebilmekteyiz. Yine bu ilaçların çok uzun süre kullanılması göz tansiyonunun yükselmesine neden olabilmekte ve glokom adını verdiğimiz tabloya sebep olarak göz sinirinin hasar görmesine yol açabilmektedir. Kortizonlu damlaların uzun süre kullanılması ayrıca erken yaşta katarakt gelişmesine de sebep olabilmektedir. Bu nedenle hekiminizin önerdiği sıklıkta ve sürede bu ilaçların kullanılması büyük önem arz etmektedir.

Ekran kullanımının artmasıyla çocuklarda göz problemleri arttı. Çocuklarda gözle ilgili problem nasıl anlaşılır? Çocuklarda göz tedavisinde erken teşhis neden önemli? Hangi tedaviler uygulanıyor?

Pandeminin başından itibaren çocuklarda ekran maruziyetinin etkilerini çok daha sık görmekteyiz. Dijital ekranlar başında geçirilen süre arttıkça miyopi de tetiklenmektedir. Tüm dünyada deyim yerindeyse bir miyop salgını baş göstermiştir.

Ayrıca ailede miyop, hipermetrop veya astigmatizması olanlarda genetik geçişe bağlı olarak bu risk çok daha artmaktadır. Bir süre sonra çocuklarda uzağa baktıklarında gözlerini kısarak okumaya çalışma, gözlerini sık sık kırpma veya daha yakın mesafeden çalışma gibi durumlar görülebilmektedir.

Çocuklarda erken teşhis hem göz tembelliği riskini azaltmak açısından hem de bilişsel aktivitelerde ve okul performansında düşme riskini önlemek açısından önemlidir. Eğer çocukta gözlük takmasını gerektirecek derecelerde bir kırma kusuru varsa mutlaka çocuğun gözlük takması sağlanmalıdır.

İki göz arasında kırma kusuru derecesi açısından belirgin bir fark varsa ve yüksek dereceli gözde göz tembelliği tespit edilmişse, bu durumun tedavisi için iyi gören göze kapama tedavileri önerilebilmektedir. Ancak göz tembelliğinin 7-8 yaşına kadar başarıyla yapılabileceği, bu nedenle çok daha erken yaşlarda tespit edilmesinin önemini vurgulamak isterim.

Peki, ne yapmak gerekir?

Ayrıca yapılan çalışmalar göstermiştir ki açık havada, gün ışığında çocukların vakit geçirmesi miyopi gelişmesi riskini belirgin olarak azaltmaktadır. Bu nedenle çocukların dijital ekran maruziyetlerini kısıtlayarak dışarıda vakit geçirmelerini sağlayacak aktiviteler planlamak da oldukça önemlidir.

Kontakt lensler kullanımı oldukça yaygın. Piyasada birçok marka bulunuyor. Yanlış kontakt lensinin göze zararı nedir? Kontakt lens alırken nelere dikkat etmek gerek?

Kontakt lensler gözlük kullanmak istemeyen hastalar için oldukça güzel bir alternatif. Ancak kontakt lensleri internetten veya bir optikten kendi isteğimize göre almamalıyız. Mutlaka öncesinde göz hekiminize muayene olarak size reçete edilen kontakt lens reçetesi ile almalısınız. Çünkü her marka veya tasarımda kontakt lens her göze uygun değildir.

Biz kontakt lens kullanmak isteyen hastaların öncelikle kırma kusurunun derecesini tespit ederiz. Bu dereceler gözlükle her zaman birebir olmaz. Sonrasında ise korneasının çapı, dikliği ve yapısına göre bir kontakt lens reçete ederiz. Her markanın, her tasarımın oksijen geçirgenliği, çapı, kalınlığı aynı olmadığı için uygun olmayan bir kontakt lens kullanılırsa bir süre sonra korneaya zarar verebilir. Kornea üzerinde anormal damarlanmalar, kızarıklıklar görülebilir hatta korneanın saydamlığını yitirmesine kadar varan sonuçlar doğurabilir.

Son yıllarda marketten pazara kadar her yerde makyaj ürünleri satılıyor. Bu anlamda en çok göze makyaj yapılıyor. Bu tarz ürünlerden kaynaklı göz sağlığı problemlerine denk geliyor musunuz? Makyaj ürünleri gözü nasıl etkiliyor? En çok neye dikkat edilmeli? Makyaj ürünlerinden dolayı gözde bulaşıcı hastalık olabilir mi?

Makyaj malzemelerinin özellikle göz çevresine uygulanması günümüzde güzellik algısında kaçınılmaz hale gelmiş durumda. Ancak şunu özellikle belirtmek isterim ki kirpik dibine, göz kapağı kenarına uygulanan makyaj malzemeleri birçok sorunu beraberinde getiriyor.

Kirpik dibinde meibomian bezi adını verdiğimiz minik bezlerin ağızları bulunuyor. Bunların görevi ise gözyaşına yağ salgısı üreterek ona bir kalkan görevi oluşturmak. Ancak kirpik dibine göz kalemi çekmek veya ipek kirpik yaptırmak gibi işlemler bu bezlerin ağzını kapatarak yağ salgısının üretilmesini ve gözyaşına karışmasını engelliyor.

GÖZ MAKYAJI ÜRÜNLERİNDE ORTAK KULLANIMA DİKKAT!

Sonuçta blefarit adını verdiğimiz kronik kirpik dibi iltihabı ve göz kuruluğu kaçınılmaz hale geliyor. Ayrıca makyaj malzemelerinin ortak kullanımı bir kişide var olan blefarit, konjonktivit, arpacık gibi enfeksiyonların diğer bir kişiye bulaşmasına neden olabiliyor. Bu nedenle makyaj malzemelerinin kişiye özel olması, ortak kullanılmaması gerektiğinin altını çizmekte fayda var.

Makyaj malzemelerinin sertifikalı ürünler olması da çok önemli. Merdiven altı, ucuz üretim malzemeler göz çevresine ve cilde uygulandığında alerjik reaksiyonlar, kimyasal maruziyete bağlı toksik etkiler de kaçınılmaz.

Göz çapaklanması ya da göz kızarması neden olur? Bu durum nasıl geçer?

Kırmızı göz hastalığı olarak da bilinen konjonktivit; göz yüzeyinde bulunan konjonktiva zarının enfeksiyon veya alerji nedeniyle hasarlanmasıdır. Oluşan bu hasara en sık bakteriler, virüsler veya alerjenler neden olmaktadır.

Konjonktiva yüzeyindeki damarlarda meydana gelen inflamasyona bağlı olarak, göz yüzeyi kızarık, kapaklar ödemli hale gelebilir. Bu nedenle bu hastalığa halk arasında "kırmızı göz" de denmektedir. Konjonktivit nedene bağlı olarak farklı belirtiler gösterebilir.

En yaygın konjonktivit nedeni olan bakteriyel konjonktivitlerde; gözlerde kızarıklık, sarı-beyaz renkli akıntı, sabahları göz kapaklarında yapışma görülmektedir. Virüslere bağlı konjonktivitlerde gözlerde kızarıklık, aşırı sulanma, batma, yabancı cisim hissi ön plandadır. Alerjik konjonktivitlerde ise; kaşıntı, sulanma en sık belirtilerdendir.

Bakteriyel ve viral konjonktivitler bulaşıcı olabilmektedir. Kış aylarında daha çok canlı kalabilen virüsler; toplu taşıma araçları, alışveriş merkezleri, kreşler gibi kapalı mekanlarda temasın artmasına bağlı olarak daha çok bulaşmaktadır.

Viral konjonktivit nedenlerinden özellikle "adenoviral konjonktivit" temas edilen yüzeylerden, öksürme veya hapşırma ile havadan çok hızlı bulaşmakta ve ev içi salgınlara neden olabilmektedir. Alerjik konjonktivitler ise toz, polen, akar maruziyetine bağlı olarak kişide ortaya çıkan, sıklıkla mevsimsel özellik gösteren ve bulaşıcı olmayan bir konjonktivit tablosuna neden olmaktadır.

Konjonktivitlerde etkene yönelik bir tedavi planı yapılması gerektiği için mutlaka bir göz hastalıkları uzmanı tarafından muayene gerekmektedir. Tanıda göz muayenesinde rutin olarak kullandığımız biyomikroskop muayenesi yeterli olmaktadır.

Bulaşıcı hastalıklara karşı gözlerimizi nasıl korumalıyız?

Enfeksiyon nedenli konjonktivitlerden de korunmak için ilk alınması gereken önlem ellerin göz ile temasını sıfıra indirmektir. Ellerin herhangi bir yüzeye teması sonrası ise, su ve sabunla en az 20 saniye boyunca yıkanması veya en az yüzde 60 alkol oranına sahip dezenfektanlar ile temizlenmesi gerekmektedir.

Gözlerde sulanma veya akıntının olduğu durumlarda ev içi bulaşı önlemek için tek kullanımlık kâğıt mendiller kullanılmalı, ortak havlu, yastık gibi eşyaların kullanımından kaçınılmalıdır. Ayrıca bu dönemde kontakt lens kullanımına mutlaka ara verilmeli, enfeksiyon geçtikten sonra yeni kontakt lensler kullanılmalı ve göz çevresine uygulanan makyaj ürünlerine bir süre ara verilmelidir.