Geçirdikleri kaza veya rahatsızlık sonucu kimi gözünü kimi kolunu kaybeden engelli öğretmenler, her şeye rağmen hayata tutunarak mesleklerini en iyi şekilde yapmaya gayret ediyor. Hayatlarını değiştiren engellerini sınıfın, okulun, hatta hayatlarının dışında bırakan öğretmenler, fedakârca görev yapıyor.
‘GÖRMÜYORUM AMA HİSSEDİYORUM’
Adana’da doğuştan görme engelli olan Mahir Şamlı, lisede normal öğrencilerle aynı sıralara paylaştığını belirterek, “Eğer özel okula gitseydim, bu kadar başarılı olamazdım” dedi. ‘Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik’ öğretmeni olan Şamlı, 1994 yılından bu yana da öğretmenlik yaptığını anlattı. Şamlı, her gün bir kilometre yol kat edip, görev yaptığı Turgut Özal Anadolu Lisesi’ne ulaşıyor. Şamlı, “Her ne kadar görmesem de hissediyorum. Öğrencilerimin seslerinden onların duygu ve düşüncelerini çözüp, yardımcı olmaya çalışıyorum. En büyük eserim öğrencilerim” dedi.
‘CÜMLEYE ‘AMA BEN’ DİYEREK BAŞLAMAYIN’
İlkokuldan mezun olduktan sonra göz tansiyonu nedeniyle görme yetisini kaybeden Ahmet Sapmaz Ortaokulu Türkçe öğretmeni Buket Gülekoğlu (33), şunları kaydetti: “Engelliler, hiçbir cümleye ‘ama ben’ diye başlamasınlar. Öyle başlayan tüm cümlelerini de çöpe atsınlar. Onların hayatının tek öznesi vardır, o da kendileri. Tüm cümlelere ‘ben başarabilirim, ben güçlüyüm’ diye başlasınlar.”
‘AMACIM BAŞARDIĞIMIZI GÖSTERMEKTİ’
Abdullah Cem Turhan Anaokulu öğretmeni görme engelli Huri Gökçe Ocakçı (36) da 15 yıldan bu yana engelini çevresine hissettirmeden görevini yürütüyor. Küçük yaşta geçirdiği ateşli rahatsızlık sonucu bir gözünü tamamen kaybeden, diğeriyle ise sadece yüzde 5 oranında görebilen Ocakçı, “Amacım, benim gibi engelli öğretmenlerin de başarılı olabileceğini göstermekti. Bunu başardım” diye konuştu.
‘Mesleğimi çok seviyorum’
Demokrasi İlköğretim Okulu Müdür Yardımcısı ortopedik engelli Funda Güralev ise 18 yıldır öğretmen olduğunu ve bunun 6 yılının idarecilikle geçtiğini aktardı. Geçirdiği çocuk felci nedeniyle sağ bacağının protez olduğunu ifade eden Güralev: “Kendimi bildim bileli böyle olduğum için çok sıkıntı yaşamadım. Mesleğimi de severek yapıyorum.”
‘KOLUMU HİÇ DÜŞÜNMÜYORUM’
Üniversite yıllarında geçirdiği kaza sonucu sağ kolundan engelli olan ÇEAŞ Anadolu Lisesi’nde görevli felsefe öğretmeni Erkan Tuncay, 26 yıllık meslek hayatında engelini unutarak dersine giren öğretmenlerden. Tuncay, engeliyle yaşamanın ne olduğunu ilk kitabı “Yaşam Ayrıntılarda Saklı”da anlattığını dile getirdi.