Mide zarını kamufule ediyor: 3 besin var ki krampı rahatlatıyor

Mide sağlığının reçeteleri besinler var. Bu besinlerin şifalarını uzmanlar sıralıyor. Gastroenteroloji uzmanlarına göre az, sık ve doğal beslenmek mideye şifa oluyor.

HABER MERKEZİ

Mevsim geçişlerinin tetiklediği mide rahatsızlıkları, sonbahar aylarında milyonlarca insanın yaşam kalitesini düşürdü. Uluslararası gastroenteroloji uzmanları ve bilimsel araştırmalar, bu 'sonbahar kabusuna' karşı en etkili doğal yöntemleri işaret etti.

Sonbaharın gelmesiyle birlikte değişen hava koşulları, beslenme alışkanlıkları ve artan stres faktörleri mide ağrısı şikayetlerinde ciddi bir yükselişe neden oldu.

Tıbbi adı dispepsi olan hazımsızlık ve ağrı atakları, bu dönemde en sık karşılaşılan sağlık sorunlarından biri olarak öne çıktı.

Uluslararası uzmanlar, mide zarı hassasiyetinin arttığı bu zorlu dönemde, bilimsel verilerle desteklenen üç temel doğal çözümü dünya kamuoyuna duyurdu.

1. Zencefil, Nane ve Papatya: Bitki Çaylarının Güçlü Sinerjisi

Mide ağrılarının hafifletilmesinde bitki çaylarının rolü, son yıllarda yapılan birçok bilimsel çalışmayla kanıtlandı. Londra'daki King's College Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü'nden Dr. Emily Carter, özellikle zencefil, nane ve papatyanın üçlü etkisine dikkat çekti.

Dr. Carter, yaptığı açıklamada, "Zencefil, mide bulantısı ve ağrıları gidermedeki etkinliği nedeniyle geleneksel tıpta binlerce yıldır kullanıldı. Modern araştırmalar, zencefilin içerdiği 'gingeroller' sayesinde mide hareketliliğini düzenlediğini ve mide kaslarını rahatlattığını doğruladı" ifadesini kullandı.

Aynı zamanda, nane çayında bulunan mentolün mide ve bağırsaklardaki kas spazmlarını azalttığı, papatyanın ise antienflamatuar ve sakinleştirici etkisiyle strese bağlı mide kramplarına karşı etkili bir kalkan oluşturduğu vurgulandı.

2. 'Sık ve Az' Beslenme Kuralı Yeniden Gündemde

Sonbaharda artan mide rahatsızlıklarının ana nedenlerinden biri, mideye bir anda aşırı yüklenilmesi oldu.

New York'taki Mount Sinai Hastanesi Sindirim Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. David Chen, beslenme düzenindeki küçük değişikliklerin bile büyük fark yarattığını belirtti.

Prof. Dr. Chen, konuya ilişkin değerlendirmesinde, "Mide asidinin optimum düzeyde kalması ve reflü riskinin azalması için, öğünlerin 'az ve sık' porsiyonlar halinde tüketilmesi hayati önem taşıdı. Özellikle yatmadan önceki 2-3 saat içinde yemek yeme eyleminden kesinlikle kaçınılması gerekiyor. Bu basit yaşam tarzı değişikliği, mide asidinin yemek borusuna geri kaçmasını önemli ölçüde engelledi" şeklinde görüş bildirdi.

Araştırmalar, küçük porsiyonların mideyi daha az gerdiğini ve bu sayede sindirim sürecinin daha nazik ve kontrollü ilerlediğini gösterdi.

3. Probiyotik Zenginliği: Muz ve Yoğurt İkilisi

Mide ağrısı şikayetleri yaşayanlar için beslenme önerilerinin başında, sindirimi kolay ve mideyi yormayan gıdalar geldi.

Harvard Tıp Okulu'nun son yayınlarında yer alan bilimsel bir makale, "BRAT" (Muz, Pirinç, Elma Püresi, Kızarmış Ekmek) diyetinin mideyi yatıştırmadaki rolünü bir kez daha teyit etti.

Özellikle muzun, hem potasyum zenginliği hem de mide zarı üzerinde koruyucu bir tabaka oluşturması nedeniyle önerildiği ifade edildi.

Chicago Üniversitesi Tıp Merkezi'nden Gastroenterolog Dr. Sarah Miller, bağırsak florasının mide sağlığı üzerindeki etkisini vurguladı.

Dr. Miller, açıklamasında, "Sonbahar geçişinde bozulan bağırsak mikrobiyotasını onarmak için yoğurt ve kefir gibi probiyotik açıdan zengin gıdaların düzenli tüketimi büyük önem taşıdı. Probiyotikler, bağırsak florasını dengeleyerek şişkinlik ve gaz kaynaklı mide ağrılarını hafifletmeye yardımcı oldu" ifadelerini kullandı. Bu besinlerin, mide asidini dengelemeye destek olduğu ve sindirim sisteminin genel direncini artırdığı bildirildi.