IHA
Menopoz dönemi ne zaman başlar? Menopoz nedir? gibi soruların cevabı kadınlar tarafından araştırılıyor. Ortalama bir yıl adet görmeyen kadının menopoz döneminde kabul edildiğini söyleyen uzmanlar, menopoz belirtilerini ve bu dönemi kolay atlatmanın yollarını anlattı.
İHA'ya açıklamalarda bulunan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Sevgi Kandemir, menopoz döneminin, kadınların hayatındaki önemli dönemlerinden biri olduğuna dikkat çekti.
Dünya Menopoz Günü nedeniyle menopoz hakkında bilgi veren Opr. Dr. Sevgi Kandemir, “kalıcı olarak adetten kesilme” olan menopozun tıpkı bebeklik, ergenlik, cinsel olgunluk gibi hayatın önemli bir dönemi olduğunu ifade etti. Kandemir, “Kelime anlamı olarak kadının adetten kesilmesidir. Ortalama bir yıl adet görmeyen kadın menopoz döneminde kabul edilmektedir.” dedi.
MENOPOZ DÖNEMİ NE ZAMAN BAŞLAR?
Menopozun kesin olarak söylenebilmesi için bir kadının 12 ay boyunca hiç adet görmemiş olması gerektiğine vurgu yapan Opr. Dr. Kandemir, “Batı toplumlarında 44- 55 yaş arasında olan bu dönemin ortalaması 51 yaştır. Bu süreç 40 yaşından önce olursa ‘erken menopoz’, 55 yaşından sonra olursa ‘geç menopoz’ olarak adlandırılır. Bu dönem kadınlar için oldukça sıkıntılı bir süreç olup kişiden kişiye farklılık gösterir.” şeklinde konuştu.
MENOPOZUN BELİRTİLERİ
Menopozun bir hastalık değil, sağlık sorunu olduğuna işaret eden Opr. Dr. Kandemir, “Menopoz döneminde yumurtlama süreci ve hormon üretimi durmaktadır. Östrojen eksikliği belirti ve bulguları doğal yaşlanma ile ortaya çıkan sorunlarla birleşir. Sıcak basması, terleme, çarpıntı, cinsel isteksizlik, uyku bozukluğu olur.” ifadelerini kullandı.
MENOPOZDA DENGELİ BESLENME VE EGZERSİZ ÖNEMLİ
Doğru beslenmenin sağlığın korunması ve kaliteli yaşam sürdürebilmek için hayatımızın her döneminde son derece önemli olduğuna dikkat çeken Opr. Dr. Kandemir, menopoz dönemi için önerilerini şöyle sıraladı:
“Dengeli ve doğru beslenme menopoz dönemi için de ayrıca önemlidir. Bu dönemde obezite, damar tıkanıklığı, kemik erimesi, hipertansiyon, diyabet, lipidemi gibi hastalıkların önlenmesi için uzman tarafından belirlen bir beslenme programına uyulması gereklidir. Bu hem şikâyetlerin en aza indirilmesini hem de yaşam kalitesinin artırılmasına katkı sağlar.
Beslenmede süt, yoğurt, gibi kalsiyum yönünden zengin gıdalar, beyaz et (somon, sazan, uskumru gibi balıklar), tam tahıllı gıdalar, sebze ve meyveler tercih edilmelidir.
Bu dönemde özellikle şekerli gıdaların tüketimini en aza indirmek gerekir. Baklagiller, sebze ve meyveler kan şekerinin dengelenmesini sağlamaktadır.
Yağ tüketimi de özellikle bu dönemde beslenmede dikkat edilmesi gereken önemli noktalardan biridir. Omega-3 ve Omega-6 yağlarından zengin beslenme önerilmektedir.
Bu yağları bolca içeren uskumru, sardalye, somon ve ton balığı, ceviz, badem, soya filizi, keten tohumu, yeşil yapraklı sebzelerin tüketimine gayret edilmelidir.
Posalı yiyecekler, kepek, çavdar, yulaf, kuru baklagiller, sebze ve meyveler öncelikli besinler olarak tercih edilmeli, tam buğday ekmeği tüketilmelidir.
Soya, bitkisel bir östrojen kaynağıdır. Kansere karşı koruyucu etkiye sahiptir. Kolesterolü düşürücü özelliği vardır. Bu sebeplerle elma, havuç, domates, maydanoz, sarımsak, üzüm kuru baklagiller tüketilmelidir.
Menopoz döneminde yürüyüş gibi egzersizlerin yapılması da şikâyetlerin azalmasında ve kemik erimesinden korunmada etkin rol oynar.”
Günlük 2- 3 litre su tüketimi ihmal edilmemelidir. Hazır gıda, hazır meyve suları ve gazlı içeceklerden uzak durulmalı, mümkünse hiç tüketilmemelidir.”
MENOPOZ DÖNEMİNDE HOBİ EDİNİN
Menopoz dönemindeki sıkıntıları kolay atlatabilmek için farklı uğraşlar edinmenin önemli olduğunu bildiren Opr. Dr. Kandemir, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu dönemde hobiler edinilebilir. Fotoğraf çekmek, resim yapmak, el işi, farklı mutfaklardan yemek ve günlük bir saatlik açık havada yürüyüş önerilmektedir. Sonuç olarak menopozda uygun beslenme şeklinin benimsenmesi ve egzersiz ile kişinin yaşam kalitesi arttırılabilir. Bu dönemde kişinin gerektiğinde hekimiyle iletişime geçmesi önemlidir. Menopoz dönemindeki kadınlar hayata olumsuz bakmamalıdır. Çünkü her yaş kendince güzellikler barındırır. Bu yaşamın doğal süreçlerinden birisidir.”