MasterChef'ten elenen Selin'den şaşırtan sözler: Çok tepki aldım

MasterChef 2020'nin ana kadrosuna yedeklerden giren Selin Öztürk Aydın, Mor Papatya'ya özel açıklamalarda bulundu. Programda yemek yaparken pozitif enerjisiyle ve çocuğuna olan bağlılığıyla dikkat çeken Aydın, ''MasterChef'te yarışırken ‘Çocuğu nasıl bırakıp gittin?' diye çok tepki aldım.” diyerek MasterChef serüvenini anlattı.

AKSAM.COM.TR/MOR PAPATYA

Merve Kantarcı Çulha

MasterChef’in 2020 ana kadrosuna yedeklerden giren Selin Öztürk Aydın, yemeğe olan ilgisi ve sosyal medyada verdiği tariflerle dikkat çekiyor. “Yarışmada insan bildiklerini de unutuyor” diyen Aydın, bu tarz yarışmalara katılmak isteyenler için önemli tüyolar verdi.

Aksam.com.tr’den Merve Kantarcı Çulha’nın sorularını yanıtlayan Selin Öztürk Aydın, MasterChef ve yemek üzerine merak edilenleri yanıtladı.

Öncelikle farklı bir meslek dalında çalışırken MasterChef fikri nereden geldi?

Kalabalık bir ailede büyüdüm. Bizde tencere yemekleri, börekler ve tatlılar meşhurdur. Aile yemeklerimizde misafir ağırlamayı da çok severim. Misafirlerime ve aileme yemek hazırlarken her geçen gün bundan keyif aldığımı fark ettim. Bunun ardından hiç aklımda MasterChef fikri yokken yemekle ilgili eğitim almaya karar verdim. Bu süreçte hep yemeklerle uğraştım ve bir gün bir rüya gördüm. Rüyamda bademli kek yaptım ve şefler beğenmeyerek, rüyamda "Bu senin kekin değil, kendi meşhur olan kekini yapmalısın." dediler. Bu rüyayı bir süre sonra unuttum fakat bir gün sosyal medyada MasterChef başvuruları ile alakalı bir haber gördüm. Baktığımda başvuru tarihlerinin geçtiğini fark ettim. Ama yine de şansımı denedim ve video gönderdim. Kabul edildi. O şekilde bu aşamaya kadar geldim.

Annelik yemek yapmanızı etkiliyor mu? Bunu size kattığı sorumluluk nedir?

MasterChef'te yarışırken hem anne hem de çalışan kadın profiliyle yarışmaya katıldım. Dolayısıyla orada sergilediğim her davranışta ailemi ve oğlumu da düşündüm. Çünkü ailem benim için her şeyden önemli. MasterChef'te bu anlamda kendimi olduğu gibi ifade ettiğimi düşünüyorum.

BİLEREK ELENMEK İSTEDİM

Yarışmada düdüklünün kapağını bilerek mi kapatmadınız?

Koronavirüs dolayısıyla büyük önlemler alındı. Dışarıyla temas kesinlikle yoktu. O süreçte oğlumla hep görüntülü görüştük. Devam etmeyi çok istedim ama annelik duygusu benim için ağır bastı. Benim için her şeyden önemli olan oğlumdu. Hatta dışarıdan da "Çocuğu nasıl bırakıp gittin?" şeklinde çok olumsuz tepki aldım. En son elendiğim gün çekimden önce yine Toprak ile görüntülü konuştuk. Ama o gün Toprak bana kendimi iyi hissettirmedi. Telefonu attı, hatta yüzüme bile bakmadı. 22 aylık ama ilk kez o şekilde bir şey hissettim. Dolayısıyla tüm motivasyonum düştü, bilerek ahtapotu pişirmedim, yani gitmek istedim.

Bu durumdan çocuk kariyere engel oldu sonucunu çıkarabilir miyiz?

Kesinlikle hayır. Ailem ve oğlum benim en büyük motivasyonum. Ben hayatım boyunca üniversite de dâhil olmak üzere çalışan bir kadın oldum. Kendimi bildim bileli çalıştım diyebilirim. Evlendikten sonra kaliteli zaman ayırma konusu daha da önem kazandı tabii. Çünkü hem oğluma hem de eşime vakit ayırmam gerekiyordu. Yoğun iş hayatına rağmen evliliğin ve çocuğun kesinlikle kariyer hayatına engel olduğunu düşünmüyorum. Aksine daha da güçlendim. Önemli olan hepsine kaliteli vakit ayırabilmeyi başarmak…

Çocuğu olan annelere yemek önerileriniz neler?

Ben oğluma yemek hazırlarken mutlaka sulu bir yemek ve çorba yapıyorum. Özellikle yayla ve tarhana çorbasını çok seviyor. Fakat bunlar dışında farklı sebzelerden çorbalar da deniyorum. Bazılarını elbette çok seviyor, bazılarını yedirmek zor oluyor, sevmeyebiliyor. Ama özellikle brokoli gibi faydalı sebzelerden çorbalar yapıyorum. Her gün farklı bir çorba yapmaya özen gösteriyorum. Annelere bu noktada önerim çocuk için her yemekte çeşitliliği artırmaları.

Yemek yapmak sizin için ne ifade ediyor?

Yemek yapmak benim için bir tutku. Yemek yaparken müzik dinlemeyi ve kendimi farklı ülkelerde hayal etmeyi seviyorum. Bu benim motivasyonumu artırıyor.

MASTERCHEF'TE İNSAN BİLDİĞİNİ DE UNUTUYOR

MasterChef'te sizi en çok zorlayan yemek ya da bölüm hangisi oldu? Katılmak isteyenler için neler söylemek istersiniz?

MasterChef'e ilk hafta motivasyonu düşük bir şekilde katıldım. Ekran önündesiniz ve beğenenler olduğu gibi beğenmeyenler de oluyor. Tüm bunlar karşısında motivasyonu korumak önemli ve zor. Yapılan yorumlar benim motivasyonum düşürdü. Mesela evde mükemmel yaptığım börekte orada merdaneyi düşürdüm. O yüzden üzülmüştüm. Yaratıcılık oyununda güzel bir makarna çıkarmıştım. Yaratıcılık oyunu aslında daha kolay diyebilirim. Çünkü malzemeler veriliyor ve o anda ona göre bir şey üretiyorsunuz. Fakat şeflerin sunduğu imzalı yemeklerde onların damak zevkine göre aynısını ortaya çıkarmak çok zor. Yani o tarifte bir malzeme eksik olsa istenilen lezzet olmuyor. Diğeri tamamen size kalmış. Orada panik yapıyorsunuz, tarifler birbirine giriyor. MasterChef'te insan bildiği yemeği de unutuyor.

REÇETEDE SADECE MALZEMELERİN ADI YAZIYOR

Birçok kişi size verilen reçetelerde tarifle ilgili ne yazdığını merak ediyor? Tarifler yazıyor mu?

Bize verilen reçetelerde sadece ürünlerin isimleri yazıyor. Ölçü ve tarif kesinlikle yazmıyor. Sadece o yemekte kullanılan malzemeler yazıyor.

MasterChef ile çevrenizde neler değişti?

Ben misafir ağırlamayı çok severim ve her zaman çok çeşitli bir sofra hazırlarım. MasterChef'ten önce her zaman tariflerimi aileme sunuyordum. Hatta hem eşimin hem benim ailem bize yemeğe geldiğinde jüri üyesi gibi yemeklerimi değerlendiriyordu. Yarışmadan önce böyleydi. Bu da bana çok şey kattı diyebilirim. Ama şimdi sofralarda yemeklerde benim onlara jüri üyeliği yapmamı hatta bazı yemekleri de benim yapmamı istiyorlar. "Sen artık MasterChef'sin" diyorlar.

Mutfakla ve yemekle ilgili hedefleriniz neler?

Ben buraya girmeden önce kısa bir mutfak eğitimi almıştım. Şu an dünya mutfaklarını da görmek ve buna göre de bir eğitim almak istiyorum. Yani mutfak konusunda kendimi daha donanımlı hâle getirmek başlıca hedefim diyebilirim. Pandemi dönemini atlattıktan sonra yurt dışında da bununla ilgili eğitim almak istiyorum. İzmir'de bir markanın sponsorluğunda bir mutfak atölyemiz var. Orada yemekle ilgilenenlerle eğitimlere devam ediyorum. Markalarla çalışmaya başladım. Tariflerime sosyal medyadan devam ediyorum. Yemek programı ile alakalı teklifler geliyor. İzmir'de oturduğum için zamanı bana uyan programları değerlendirmeye çalışıyorum.

Yemek dışında da farklı sektörlerden teklif geliyor mu?

Modellik ve katalog teklifleri geldi ama benim hedefim mutfakla ilgili olduğu için o yönde herhangi bir şey düşünmedim. Şu an sadece yemekle ilgili eğitimlere ve projelere açığım.

Son olarak Mor Papatya okuyucuları için sizin meşhur tarçınlı ve havuçlu kekinizin tarifini isteriz.

Elbette tarçınlı havuçlu kek tarifi malzemeleri şu şekilde;

3 yumurta

1,5 su bardağı şeker

1 bardak süt

1 bardaktan bir parmak az sıvıyağ

2 orta boy havuç rendesi

Ceviz ve tarçın

2 kabartma tozu

1 vanilya

Önce yumurtanın beyazıyla şekeri köpürene kadar çırpıyorum, sonra sarısını ekliyorum. Ardından diğer malzemeleri de ilave ediyorum. Cevizle ve tarçını ekliyorum. Ceviz ve tarçın eklemede karıştırırken tahta kaşığı kullanıyorum. Bunun da ayrı bir lezzet kattığını düşünüyorum. Alt tarafını margarinle yağlıyorum ve biraz un serptikten sonra kalıbı ters çevirerek fazla unu alıyorum. Kek kalıbına döküyorum. 180 derece önceden ısıtılmış fırında alt üst pişiriyorum. Şimdiden havuçlu tarçınlı kek sevenlere afiyet olsun...

Bilimsel etkisi kanıtlanan zerdeçalın faydaları

Ev yapımı pratik çikolata tarifi! Çikolata nasıl yapılır?