Leptospiroz hastalığının tedavisi mümkün mü?

“Leptospiroz Nedir? Tedavileri Nelerdir?” sorusunun cevabı halk tarafından oldukça merak edilmektedir. İnsanları ve hayvanları etkileyen bu hastalık genellikle ilkbahar aylarında görülmektedir. Bakteri vücuda deri yoluyla özellikle ağız, burun, göz gibi açık yerlerden girebilmektedir. Leptospiroz hastalığı salgınları genellikle kirlenmiş suların içilmesiyle ortaya çıkar. Bu hastalık tüm dünyada görülebilir bir hastalık çeşididir. Ancak sıcak ve nemli bölgelerde bakteriler daha kolay ürediklerinden dolayı sıcak bölgelerde daha sık karşılaşılmaktadır.

Leptospiroz hastalığının semptomları yüksek ateş, baş ağrısı, titreme, sarılık gibi çok fazla semptom görülmektedir. Ancak bazı kişilerde ise hiç semptom gözükmeyebilir. Leptospiroz hastalığı iki evreden oluşur. Tanı idrar, kan ve beyin omurilik sıvısının incelenmesi sonucu konur. Leptospiroz hastalığının tedavisindeyse genellikle antibiyotik ve görünen semptomlara göre tedavi uygulanır. Bu hastalık tedavi edilmezse ölümle sonuçlanabilir. Erken teşhis ve tedavi oldukça önemli bir rol oynamaktadır. 

LEPTOSPİROZ

Leptospiroz; Weil hastalığı, domuz çobanı hastalığı, pirinç tarlası hastalığı, bataklık ateşi olarak da bilinen, leptospira cinsi bakterilerin oluşturduğu bir hastalıktır. Leptospiroz en çok yaz sonu, ilkbahar başında görülür.

Salgınlar, sel baskını gibi çevresel değişiklikler sonrasında kemiricilerin şehirlere yönelmesi sonucu hastalık artabilir.

HASTALIK NASIL BULAŞIR?

En sık bulaşma yolu, mikrobun bulaşmış olduğu göl, havuz, kanal suyu, bataklık ve pirinç tarlalarındaki sularla temas sonucu derideki yaralardan, ağız, burun ve göz mukozalarından mikrobun alınmasıdır. Şiddetli yağmurlar sonucu oluşan sel sularıda leptospiralar için uygun ortamlardır ve salgınlar gözlenebilir. Bu doğal felaketlerden sonra dere, akarsu ve kirli su birikintilerinin kenarında çıplak ayakla yürümek ve yiyecek hazırlanan yerlerde kemirici hayvanların görülmesi en önemli risk faktörleridir.

HASTALIĞIN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Leptospiroz hastalığında; hiç belirti görülmeyebileceği gibi ağır böbrek yetmezliği ve sarılıkla seyreden farklı klinik tablolar görülebilir. Hastaların %90’ında hafif seyirli, sarılık olmadan kendi kendini sınırlayan ateşli bir klinik tablo görülür.

Kalan %10 vaka ise ateş, sarılık, kanamalar, böbrek yetmezliği ve sinir sistemi bulgularının ön planda olduğu Weil hastalığı şeklindedir.

HASTALIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR?

Hastalığın ilk 4 günü içinde antibiyotik tedavisinin başlanması faydalıdır. Zamanında başlanan tedavi sonucunda ateşli dönem kısalır, hastalığın ilerlemesi önlenebilir.

HASTALIKTAN KORUNMAK İÇİN NELER YAPILMALIDIR?

Mikrop taşıyan hayvanlar ile insanlar arasındaki bulaşmanın önlenmesi için fare ve kemiricilerle mücadele edilmesi gerekmektedir. Mesleksel veya turistik-sportifetkinliklerde su geçirmez çizme ve eldiven, gözlük gibi koruyucu giysiler giyilmeli ve en küçük deri yaralanmalarında bile kalın yara bantları kullanılmalıdır. Durgun sulara çıplak ayakla girilmemeli ve bu sularda yüzülmemelidir.