Aksam.com.tr
Leke ile kirlenen giysilerin, litrelerce su harcayarak temizleyebildiğimiz arabaların, kısaca hayatımızda hijyeni pratik ve daha kaliteli koşullarda sağlayabilmenin püf noktaları var. Namık Kemal Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Evren Cabi, bu kapsamda “lotus etkisinin” detaylarını anlattı.
Aksam.com.tr’den Ferit Ömeroğlu’na açıklamalarda bulunan Cabi, geçmişte iki bilim insanının su geçirmez özelliğe sahip lotus bitkisinin yapraklarını incelediğini ve “lotus etkisi” özelliğini keşfederek dünyaya duyurduklarını söyledi.
Prof. Dr. Evren Cabi, ülkemizde çok az bilinen detayı şu sözlerle açıkladı:
“Günümüzde ‘Lotus Etkisi’ dekoratif eşyalardan kıyafetlere, arabalardan boyalara kadar birçok yerde kullanılmaktadır. Arabalar için ‘Lotus Etkili’ spreyler üretilmektedir ve bu sprey arabanın dış yüzeyine uygulandığında su arabayı ıslatmayarak yüzeyden yuvarlanarak düşer.”
Büyük bir çoğunluğumuz üzerine dökülen içeceğin getirdiği zor durumları yaşamıştır. Dökülen içecek leke bırakıyorsa, ıslanmak tek problemimiz değilmiş gibi bir de o lekeyi nasıl çıkaracağımız ikinci problemimiz haline geliyor.
Üzerimizi değiştirme şansımız yoksa ve günü öyle geçireceksek, sıkıntılar üst üste biniyor. İşte tam da burada yardımımıza Barthlott ve Neinhuis isimli iki bilim adamı yetişiyor. Bu iki bilim insanı 1997 yılında yaptıkları çalışmada su geçirmez özelliğe sahip lotus bitkisinin yapraklarını inceleyerek, bitkilerin bunu nasıl başardıklarını ortaya koydular. Bu özelliğe ise “Lotus Etkisi” adını vererek dünyaya duyurdular.
“Lotus etkisi” aynı zamanda kolay temizlenen, kir geçirmez, kire dayanıklı ve kendi kendini temizleyen kavramlarıyla da karşımıza çıkmaktadır. Bunun nedeni yaprak bir tepkiyle karşılaştığında (örn. rüzgâr) veya yer çekiminin etkisiyle, yaprak yüzeyinde bulunan su damlaları yuvarlanarak yaprak yüzeyinden aşağıya düşer. Yuvarlanma esnasında yaprak yüzeyinde bulunan çamur, kir, toz veya bakteriler su damlasına yapışarak su damlası ile birlikte yapraktan uzaklaşır. Böylelikle su geçirmeyen yaprak yüzeyleri aynı zamanda kiri de bünyesinden uzaklaştırabilmektedir.
“LOTUS ETKİSİNİ” SAĞLAYAN MİKRO HÜCRELER
Yaprak yüzeylerinin su geçirmez ve kir tutmaz özellikler taşımasında, yüzeye mikro boyutta pürüzlük kazandıran hücreler rol oynamaktadır. Pürüzlü yüzeyin iç boşluklarında sıkışan hava, sıvı-katı temas alanının azalmasına neden olur. Böylelikle su damlacıkları yüzeye yapışmaz. Yuvarlak bir biçim kazanan su damlalarına, yaprağın yüzeyinde bulunan kir parçacıkları, su ile katılar arasındaki doğal yapışma nedeniyle, su damlasına yapışırlar. Yapışan kirler yuvarlanan su damlaları ile birlikte yaprak yüzeyinden atılmaktadır. Tüm bunları enerji harcamadan gerçekleştirmesi ise tekstil, boya ve nanoteknoloji sektörleri için “Lotus Etkisi”, önde gelen bir araştırma alanı olarak karşımıza çıkar.
LİTRELERCE SU HARCAMADAN ARABANI NASIL TEMİZLERSİN?
Günümüzde “Lotus Etkisi” dekoratif eşyalardan, kıyafetlere, arabalardan, boyalara kadar birçok yerde kullanılmaktadır. Arabalar için “Lotus Etkili” spreyler üretilmekte ve bu sprey arabanın dış yüzeyine uygulandığında su arabayı ıslatmayarak yüzeyden yuvarlanarak düşer. Aynı zamanda tozları ve kirleri beraberinde götürür. Böylelikle deterjan ve litrelerce su harcamadan arabanın daima temiz kalmasını sağlayabilirsiniz.
LEKE TUTMAYAN GİYSİLERİMİZİ “LOTUS ETKİSİNE” BORÇLUYUZ
Doğa yürüyüşleri için özel tasarlanmış pantolonlarda da kullanılan “Lotus Etkisi” sayesinde, çamura batsanız dahi küçük bir şişe su yardımıyla tüm çamurdan kurtulabilirsiniz. Su geçirmez özellik de kazandırdığı için doğa yürüyüşü boyunca hem kuru hem de temiz kalmayı başarabilirsiniz. Ayrıca günlük kullanım için nanoteknoloji ile geliştirilmiş tişörtler sayesinde yemek sosları, su, kahve veya çay gibi gıdalar üzerinize dökülse dahi leke oluşturmamakta ve kuru kalmaktadır.
“LOTUS ETKİSİ” SAYESİNDE TEMİZLİK KİMYASALLARI AZALTILABİLİR
Çevre kirliliğinin üst düzeyde olduğu bir dönemde yaşamakta olduğumuz aşikârdır. “Lotus etkisi” sayesinde hem su kullanımını hem de temizlik kimyasallarının kullanımını azaltabiliriz. Bu konuda sürdürülebilir ve ergonomik ürünler tasarlayarak daha konforlu, aynı zamanda çevre dostu bir yaşam sürdürebiliriz.