Kolajen en çok kemik suyunda mı yoksa balıkta mı var? Meğerse bir lokması kutu kutu kolajene bedel besin…

Cilt sağlığı ve eklem dayanıklılığı denince akla ilk gelen takviyeler arasında kolajen yer alıyor. Peki, kolajen en çok hangi besinde bulunuyor? Kolajen üretimini destekleyen besinler konusunda kemik suyu ve balık adeta yarışıyor. Uzmanlara göre hem kemik suyu hem de balık, vücudun ihtiyaç duyduğu kolajeni doğal yollardan sağlayan en güçlü kaynaklar arasında bulunuyor. Öyleyse kolajen en çok kemik suyunda mı yoksa balıkta mı var? Meğerse bir lokması kutu kutu kolajene bedel besin…

ELİF ÇARMAN

Son yıllarda güzellik ve sağlık trendlerinin merkezinde yer alan kolajen, cilt elastikiyetinden eklem sağlığına kadar birçok alanda etkili. Vücut yaş aldıkça doğal kolajen üretimi azalıyor, bu da kırışıklıklardan eklem ağrılarına kadar pek çok sorunu beraberinde getiriyor. İşte bu yüzden doğal yollardan kolajen almak büyük önem taşıyor.

KEMİK SUYU KOLAJEN DEPOSU

Türk mutfağının da vazgeçilmezi olan kemik suyu, kolajen açısından en zengin kaynaklardan biri. Uzun süre kaynatılan kemikler, içerdikleri bağ dokusu sayesinde kolajeni suya bırakıyor. Düzenli tüketildiğinde hem eklemleri destekliyor hem de cildin daha canlı görünmesine katkı sağlıyor.

BALIKTA GİZLİ KOLAJEN

Özellikle balık derisi ve kılçıkları, yoğun kolajen içeriyor. Balıktan elde edilen kolajenin, vücut tarafından daha hızlı emilebildiği belirtiliyor. Bu nedenle uzmanlar, haftada en az 2 kez balık tüketilmesini öneriyor.

KOLAJEN EN ÇOK KEMİK SUYUNDA MI YOKSA BALIKTA MI VAR?

Uzmanlara göre kemik suyu da balık da güçlü kolajen kaynakları arasında yer alıyor ancak fark emilim hızında ortaya çıkıyor. Balıktan alınan kolajen daha hızlı sindirilirken, kemik suyu daha uzun süreli bir destek sağlıyor. Yani biri "hızlı etki" diğeri ise "kalıcı güç" için öne çıkıyor.

KUTU KUTU KOLAJENE BEDEL BESİNLER

Sadece kemik suyu ve balık değil, yumurta beyazı, tavuk derisi, kırmızı et, kuruyemişler ve C vitamini zengini meyve-sebzeler de kolajen üretimine katkı sağlıyor. "Bir lokması kutu kutu kolajene bedel" dedirten bu doğal besinler, düzenli tüketildiğinde pahalı takviyelere gerek bırakmıyor.