Mutlu olmanın en birinci koşulu şüphesiz insanın kendini sevmesidir. Peki, kendimizi sevmiyorsak bakış açısını nasıl değiştireceğiz? İşte kendini sevmeyen insanların özellikleri ve çözüm önerileri...
Alem Dergisi'ne açıklamalarda bulunan Psikolog Pınar Maro, dış görünüşüyle barışık olanların ve kendisini beğenmeyenlerin özelliklerini anlattı.
Acaba bu satırları okuyanların kaçı dış görünüşüyle barışık? Buna çok şey giriyor tabii; boyunuz, kilonuz, yüzünüz, yaşınız...
Acaba bugün size bir cin görünse ve sizi tam istediğiniz dış görünüşe getirse hayatınızda her şey yoluna girer miydi? Mesela mutlu olur muydunuz?
Ben, mutluluğunuzun uzun sürmeyeceğini ve yine hayatınızdaki problemlerle uğraşmaya devam edeceğinizi iddia ediyorum.
KİŞİNİN KENDİNİ SEVMEME NEDENLERİ
Kendimizi beğenmiyor, belki de sevmiyorsak bunun nedeni, dışarıdan şiddetle pompalanan güzellik algısıdır. Koşa koşa estetikçiye gidip; botoks, PRP, lazer uygulatmak, göz kapağını kaldırmak gibi müdahaleler istemek; ozon terapisi, kaş, saç ekimleri, mide küçültmeler, ‘gastrik bypass’lar (bağırsağın bir bölümünü devre dışı bırakmak), ‘Fransız askısı’, ‘yoyo diyet’ler ve açlık oruçlarına başvurmak... Ben saymakla bitmeyen bu seçenekleri yazarken yoruldum ve bir süre sonra bu döngüyü tekrar yaşıyoruz. Bunu hayatımızın amacı haline getiriyoruz ve tabii biz yaşlanarak ölen bir tür olduğumuz için, sonunda müthiş hayal kırıklıkları yaşıyoruz; üstelik bütçemizde koca bir delik açılıyor.
Beni sakın yanlış anlamayın; bakımsız gezin demiyorum. Tabii ki her sağlıklı canlı gibi yediğimize, içtiğimize dikkat edelim, hareket edelim, ölçülü spor yapalım, hoş ve bakımlı olalım ama hepsi bu kadar olsun.
Ne olur kendimizi hem sayalım hem sevelim. Siz biricik ve özelsiniz. Dünyada sizden bir tane daha yok ve olmayacak. Ona, buna, şuna benzemeye çalışmaktansa; daha çok kendiniz olun. İnanın sağlıklı ve kendine güvenen insan her zaman güzel ve ışıl ışıldır.
BİRİNE RASTLADIĞINIZDA İLK CÜMLE KİLOSUYLA İLGİLİ OLMASIN
Yaşlanmaksa son derece doğal bir süreçtir, kaçınılmazdır. Tabii ki zarafetle yaşlanalım veya yaş alalım ama bu süreçle didişmeye girerseniz, emin olun siz kaybedersiniz. Hani demişler ya ‘Her canlı hem ölümü hem de şanslıysa yaşlılığı tadacaktır’ diye. Evet doğru duydunuz, şanlıysa dedim. Genç yaşta ölen o kadar çok insan var ki…
Bir kere ruhunuzu sakinleştirin; aklınıza hep o zarafetle yaşlanan hoş Fransız hanımefendileri veya beyefendileri gelsin. Bence böyle yaşlanmak ayrıcalıktır. Siz bu gruptan olun; sentetik ve doğal görünmeyenlerden değil.
Bir arkadaşınıza rastladığında ilk cümleniz, kilosuyla ilgili olmasın lütfen. Onun yerine; ‘İyi mi, hoş mu, hayatında her şey yolunda mı?’ diye düşünün ve bunları sorun. Kendinize de aynı muameleyi yaptırın.